Fillerle Türkiye arasındaki ilişki ne olabilir ?

Filler çok geniş arazilerde yaşamalarına rağmen gittikleri yere hep aynı yolu kullanarak giderlermiş. En önde sürünün başı, boy sırasında en küçüğüne kadar sıralanırlarmış.Fil avcıları da fillerin geçeceği yolu derince kazar üzerini alalayıp en önde yürüyen filin tuzağa düşmesini beklerlermiş. Çukurun içinde debelenen çaresiz o dev gövdeye siyah elbiselerle ve yüzleri kapalı bir biçimde yaklaşır, fili kırbaçlar, bir kaç gün yiyecek vermez aç ve susuz bırakırlarmış.
Sonra yine aynı avcılar, beyaz elbiselerle yüzleri açık biçimde, filin sevdiği yiyeceklerle gelir, filin karnını doyurur susuzluğunu giderir ve hortumunu, yüzünü gözünü okşarlarmış. "Avcılar" fili kendilerine alıştırdıktan sonra çukurun önünü kazarak fili tuzaktan kurtarırlarmış. Kendisine yapılan bu "iyiliği" hiç unutmayan fil de "borcunu" yeni efendilerine bir ömür boyu büyük bir özveri ve sadakatla hizmet ederek ödermiş.

İşte ülkemizin yıllardır yaşadığı ve hala da yaşamakta olduğu durum budur. Siyasi yönden, sosyal yönden, ekonomik yönden yıllardır sürdürdüğümüz politikalar hep IMF politikaları. Bu politikaları uygulayan politikacıların hemen hepsi de ABDnin yetiştirmiş olduğu yada yolladığı politikacılar. Bu gün ülkemizde sorun diye karşımıza çıkan her konunun altından IMF çıkıyor. Özalla birlikte ülkemizi borç sarmalına dolayan, kitlere yatırım yapılmasını engelleyerek sürekli zarar eden kurumlar haline gelmesine neden olan, ülkemizi sürekli kamplara bölmeye çalışan , bunun için gizli örgütler kuran, dinin siyasetde etkin güç olması için tarikatları örgütleyen, destekleyen, ülkemizde yanlış ekonomi politikaları uygulayıp sürekli krizler çıkartan, sosyal güvenlik ve sağlık sektörünü çökerten, insaları 39 yaşında emekli eden, yanlış kur politikalarını bize dayatan, tarım sektöründe çöküş getiren politikaların mimarı hep IMF değilmidir?

Oynanan oyun bu kadar basit işte. Biz fil, onlar avcı. Biz her şeyimizle varımız yoğumuz, emeğimiz alınterimizle onlara hizmet ediyoruz. Yeter bu kadar kölelik. Artık gerçek düşmanı görmenin vakti geldi. Bizi çukura düşürüp köle haline getirenlerden kurtulmadığımız sürece bizim bütün emeklerimiz efendileri daha da zengin etmekten başka bir işe yaramayacaktır. Önce şunu görmek lazım sahip kölesini öldürmez, ancak boynundan ve ellerinden de zinciri çıkarmaz.Filin yavrusu da, yavrusunun yavrusu da kölelikten kurtulamaz. Biz karnımızı doyurmak için değil zincirlerimizden kurtulmak için çalışmalıyız.