Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Mart '14

 
Kategori
Bebek - Çocuk
 

Finger food yöntemiyle katı gıdaya geçiş

Finger food yöntemiyle katı gıdaya geçiş
 

oğlum 7 aylıkken


Oğullarım 5 aylıktan itibaren tek başına yemek yiyor. 2 haftalık yutmayı öğrenme süresi hariç onlara ne püre verdik ne de yemek yedirdik. Kulağa inanılmaz geliyor, ama gerçekten öyle oldu! Bugün 4 ve 5 yaşındaki oğullarıma yutkunma alıştırmaları sürece hariç bir kere bile yemek yedirdiğim olmadı. Bunun sayesinde yemeklerimizin çoğu hem hep birlikte hem de huzurlu geçti.

İlk oğlum dört aylıkken her anne gibi ben de bebeğimi ne zaman ve nasıl yemeğe alıştıracağım diye düşünmeye başlamıştım. Vakit buldukça internette farklı makaleler okuyup bana göre mantıklı yaklaşımları çıkartıyordum. Olası alerjilerine karşın üç günde bir yeni bir meyve veya sebze vermek aklıma yatan örneklerindendi mesela. Artık püreyi bu şekilde yaparım sonra şunu eklerim diye plan yapıyordum ki finger food diye bir şeye rastladım. Çocukların başından beri tek başına elleriyle parça halindeki gıdaları yemeleri çok ilgimi çekti. Okudukça kararımız netleşiyordu. Evet, biz bunu kesinlikle denemek istiyorduk! İyi ki de denedik…

 

Temizliği dert etmeyin

Tabi ki finger food’un bir dezavantajı var. Oldukça uzun bir süre boyunca yemekler yere düşüyor. Evimizde bolca kedi ve köpek olduğu için bu konuyu hiç dert etmedik. Biz bir bez alana kadar dört patili dostlarımızdan biri yeri temizlemişti bile. Kedi veya köpeğiniz yoksa da bu önemli değil. Yemekten sonra biraz temizliğin, finger food’un avantajlarına karşın hakikaten önemsiz kalıyor. Parça yemekler çocuklar için boğulma tehlikesi oluşturuyor diyorsanız, sizi rahatlatabilirim. Çocuk sadece istediği miktar yemek ağzına aldığı için bu risk oldukça düşük. Üstelik yemekleri yutabilmek için iyice ezmesi gerektiklerini çok erken yaşta öğreniyorlar. Bir de çocuklar zaten yalnız yemek yememelilerdir.

 

Yemeklere meydan okumak

İlk oğlum 5 aylıkken yaklaşık 10-14 günlük bir süre için püre yedirdik. Çünkü bebeğin her şeyden önce ağza gelen mamayı diliyle arkaya doğru ilerletmeyi ardından da yutmayı öğrenmesi gerekiyor. Ama söyleyeyim, oğlum bundan hiç ama hiç hoşlanmadı. Buna 5 aylıkken başladık, çünkü okuduğum WHO ve başka kurumların araştırmalarına göre o yaştan itibaren anne sütü bebek için yetersiz kalmaya başlıyormuş. Emzirilen bir bebek ilk günlerde çok fazla yemek de yemiyor, yani 1,5 – 2 aydan sonra ancak düzgün yemek yemeye başlıyor. Oğlum 5,5 aylıkken artık bir taraftan meme emiyordu diğer taraftan mamayı yutmayı öğrenmişti. Finger food’a geçme zamanı gelmişti!

Biz aynı mantıkta devam ederek üç günde bir yeni bir gıda ilave ettik. Damakla ezebildiği çiğ veya pişmiş ve yaşına uygun her türlü sebze ve meyveyi teker teker verdik. Tabi ki hepsi serçe parmağı büyüklüğündeydi. Muz, haşlanmış elma dilimleri, haşlanmış havuç, ekmek, peynir, patates, makarna, brokoli, karnabahar, kabak, kavun ve karpuz bunların bazı örnekleri.

İlk günlerde tabi ki on parçadan ancak biri ağzına gidiyordu. Doğal olarak morali de bazen oldukça bozuktu. Minik elleriyle o parçaları kavramak ne kadar zormuş! Ama deneyerek öğrenmesi gereken bir şeydi. Düzenli olarak bizimle birlikte yediği üç öğünde ona yemek verdik. Her seferinde merakla yemeği bekliyordu. Gıdaların ağızda farklı erime şekilleri, artık ayırt edebildiği değişik tatları ve çeşitli renkleri ilgisini çekerken yemek konusunda kendisi karar vermesi onu çok mutlu ediyordu. Her yemekte büyük bir hırsla gözüne kestirdiği parçaları alıp ağzına atmaya çalışıyordu.

 

Meme emmenin doğal devamı

Aç kalmaması için yemekten sonra oğlumu emziriyordum. Hemen hemen her gün el becerisi gelişiyordu. Artık daha fazla yemek ağzına koyabildiğine çok seviniyordu. Takiben yemek seçmeye de başlıyordu. Biz bir öğünde ona 3-4 çeşit gıda, örneğin kahvaltıda tereyağlı ekmek, haşlanmış elma ve kaşar parçaları veriyorduk. O keyfine göre bazen hepsi, bazen sadece ikisinden yiyordu. Ama daima yiyordu, bu yüzden ona hiç karışmadık. Yiyebildiği miktar çoğaldıkça daha az meme istedi. Daha önce günde beş kere emzirmişsem artık iki ara öğün yeterli oluyordu. 7 aylık olunca artık o iki ara öğünde de meme istemedi. Çünkü istediği zaman istediği miktarda yemek yiyebiliyordu. Bir anlamda kendi kendine memeyi bıraktı. 7,5 aylıkken memeyi bırakmak tamamen oğlumun kararıydı, benim değil.

Biz normal yemeklere döndük. Tabi ki baharat ve tuz oranı oldukça az yemekler pişirdik ama olsun, hepimiz birlikte aynı yemekten yiyorduk! Buna salata da dahildi. Başından beri tek başına yemek yediği için yemeklerimiz hep ailece ve huzurlu geçti ve geçiyor. Herkes kendi yemeğiyle ilgileniyor, kimse diğeri için vakit ayırıp yemeğinden mahrum kalmıyor. Eh, ilk oğlumda finger food ile o kadar rahat olduktan sonra şüphesiz ki ikinci oğlum da aynı şekilde yemek yemeği öğrendi.

İngiltere’deki Nottingham Üniversitesinden Psikolog Dr. Ellen Townsend’in 158 bebekle yürüttüğü araştırma finger food’un başka olumlu yanlarını da ortaya serdi. Finger food ile büyüyen çocukların ileride daha az oranda obez oldukları, ama daha fazla sağlıklı besinleri, şekerli yerine karbonhidratlı yiyecekleri tercih ettikleri ortaya çıkardı. Bugün 4 ve 5 yaşında olan oğullarıma baktığımda buna kesinlikle katılıyorum. Yemek yemek bizde dert değil, hemen hemen herşey yiyorlar. Fazla yemek seçmeden, iyi miktarda ve en önemlisi, daima severek tek başına ve düzgünce yemek yiyorlar. Siz de deneyin, buna değer!

 

 

 
Toplam blog
: 8
: 2776
Kayıt tarihi
: 09.10.13
 
 

İstanbul yakınlarında bir köyde alternatif ve renkli olduğu kadar da çılgın ve sıradışı bir hayat..