Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Haziran '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Fısıltıya kulak verin...

Fısıltıya kulak verin...
 

"Bu yanıtı kalbim verebilir ancak. Onun işini ben bilemem, yerine konuşamam, söz veremem. Kalbim bilebilir sevebilme ihtimalini, sevilme mutluluğunu".

Cep telefonunun mesajlar bölümünü açıp, aynı kişiden geldiği ve özenle saklandıkları bellii olan bir çok mesajın arasından bunu gösterdi bana.

"Ben ne yapacağım şimdi?" diye de bir soru ekledi cümlesinin sonuna... Bakışları sorusuna başka anlamlar da yüklüyordu.... Sevdiğini bulmakla onu kaybetmek ikileminde beklerken, ümit ve ümitsizliğin med-cezirlerinden yorgun düşmüş bir yüreğin penceresiydi onlar. Ne var ki gönül yorgunluğunu dışarı yansıtsalar bile gözlerindeki pırıltıyı görmemekte olanaksızdı.

Durum anlaşılmıştı... Bizimki yaşanılası en zor durumlardan birinin anaforunda çoktan kaybolmuştu.

Sevmek ve "sadece sevdiğin tarafında sevilmeyi" beklemek.

Anlattı... O'nunla paylaştığı ya da paylaşamadığı her anı anlatırken kimi zaman bakışlarının uzaklara dalmasından, kimi zaman doğru kelimeleri bulmak için zorlanmasından, kimi zaman hüzünlenmesinden, kimi zaman yanaklarında oluşan tebessümden, o anlardaki duygularıının tüm bedenini yeniden kavradığı o kadar belli oluyordu ki. Ve tekrar sordu;

"Ben ne yapacağım?".

Kim olduğunu söylememin bu yazının içeriğine bir katkı sağlamayacağı ve kendsinden izin almadan bunu yapmamın doğru olmayacağı düşüncesiyle adından söz etmeyeceğim, ama "kendim kadar yakın" hissettiğim bu dostuma ne diyeceğimi bilemedim o an.

Ve birşey de söyleyemedim zaten.

Ama bu yazı onun sayesinde kaleme alınıyor ve yazar olmadığı halde iyi bir milliyet blog takipçisi olduğunu bildiğim sevgili dostum eminim bu yazıdan kendsine bir pay çıkaracaktır. Kimbilir...? Belki susan gönüllerede bişeyler gider buradan.
Aslında bu konularda nedense sevene birşey söylemek gelmez içimden.

Ne diyeceksin ki?

"Sevme"

"Çok sev"

"Az sev"

"Neden sevdin?"

"Nesini sevdin?

"Eğer seven sevmişse bir kere bunu azı, çoğu, nedeni, nasılı olur mu?

Sevmişse sevmiştir! Ama sevene, tüm sevenlere bir şey söylenebilir belki... Sevgi sevileni acıtmamalı. İncitmemeli. Hükmetmemeli. Bencil olmamalı. Sevgide gönül "sevilenden yana" olmalı. Zaten bunlar varsa sevgi gerçek anlamını buluyor.
Birde...

Seviyorsanız... Gerçekten seviyorsanız.

Söyleyin sevginizi. Korkmayın... Utanmayın... Çekinmeyin. Dünyanın en güzel en saygı duyulası duygusunu gerçekten yaşıyorsanız söyleyin. Sevdiğinize "Seni seviyorum" diyemiyorsanız, diyemediyseniz ""yazık etmişsinizdir" o gönüle de o sevgiyede.

Seven sevildiğini bilmiyorsa adresine ulaşmamış mektup gibi anlamsız, öksüzdür o sevgi.

Ya sevilenler... "sevilen de sevildiğini seviyorsa" ne güzel... Kadifeler içinde özenle korumek, büyütmek yakışır ancak öyle bir sevgiye. Başka ne denebilir ki?... Ama her sevilen sevildiğini sevemiyor işte. Her gönül çayı aynı sevgi nehrinde birleşemiyor kimi zaman. Tıpkı sevgili dostumun yaşadığı gibi. Ya sevilenin gönlü bir başka sevilenin düşüyle ya da ta kendisiyle kanatlanıp başka yerlere uçuyorsa? Ne denebilir ki O na da. Bazen kelimeler biter ve " susmak düşer" insana.

Ama... Ama sevgili dostumun "sevgili sevgilisi" gibi gönlü kanatlanıp uçmak isteyip de uçacak ufukları keşfedemeyen sevilenler. Eğer sevildiğinizi biliyorsanız, sevildiğinize inanıyorsanız "sevebilme ihtimalini" hissedebiliyorsanız gönlünüze kulak verin. Ama çok iyi kulak verin. O size mutlaka bişeyler söylüyordur.İ steyerek, onu duymaya , anlamaya çalışarak dinlerseniz mutlaka sesini duyarsınız. Unutmayın gönül asla avaz avaz bağırmaz. Sadece içimize "fısıldar".

Fısıltıya kulak verin.

Sevgiye şans tanıyın.

Kimbilir belkide yıldızları toplamaya çalışırken, kucağınızda ki güneşi farketmiyorsunuzdur.

Sevene...

Sevilene...

Seviyorum diyebilene...

Seviliyorum diyebilene...

Kısaca,

Sevgiden yolu geçen herkese selam olsun.

 
Toplam blog
: 64
: 627
Kayıt tarihi
: 09.03.07
 
 

Kamu ve özel sektörde geçen yıllar... Halkla ilişkiler, kalite yönetim sistemleri, kültür sanat orag..