Foça yanıyor...Lümpenler ''Didişiyor !..''

Bugün öğlen üzeri, güneş karardı…

Ülke karardı…

Havada derin bir yas vardı !..

‘’Yine Tüpraş, Petkim bacaları, arıza yapan fabrika pisliğini dışarı veriyor!...Halkı zehirliyorlar.’’sanarak terasa çıkıp vahşeti resimlemek ve o öfkeyle yerel gazetemizdeki köşemde, sert bir yazı yazmayı düşünmüştüm…

Terasa çıktım… Başladım resimlemeye… Dumanlar gökyüzünü kaplamıştı… Ama bu farklı bir durumdu…

Bizi zehirleyen fabrikalar, suskundu ve o anda çok masumdu… Foça dağlarını ağır dumanlar kaplamıştı !..

Güneş, sarı dumanlarla kararmıştı !..

Geçenlerde Aliağa’da yanan binlerce dekar orman yetmemişti. Katiller bu sefer, fidan kanı istiyordu !..

Tarih ve arkeoloji kenti , Foça yanıyordu…

İçimiz yanıyordu…Halk panikte…Devlet panikte…Orman teröristi, kendini tatmin ediyordu..

‘’Yeni Vizyon Gazetesi ‘’olarak tüm muhabirlerimiz, yangının içindeydi !..

Medya organlarına gönderdiğimiz resimler, büyük gazetelerde boy göstermeye başlamıştı…

Gazetecilikte hiç hazzetmediğim bir olayla, yine iç içeydim…

Yanan ülkemi resimlemek ve haber yapmak…Çok feci bir duygu !..

Geçen hafta yazdığım ‘’Orman Bekçilerimizi İstiyoruz !..’’ İsimli yazımı , ''su üzerine'' yazmışım…

Mahalle karılarının ''didişmesini '' yazsaydım daha çok okunurdu !..

Gazeteci didişirken...

Blogcu didişirken..

Siyasetçi didişirken…

Teröristin eli gidişiyordu…

Ekvator Afrika’sında ormanlar neden yanmaz da bu orman yangınları hep bizi buluyor ?..

Didişenlerin ve sırtı gidişenlerin tantanasından, gerçekler balçıkla sıvanıyordu !..

Nerede duyarlı devlet yöneticileri ?..Nerede tepkili yurttaş !..

İllâ ki orman yandıktan sonra mı tedbir alınır !..

Bu yazımı yazarken bile ormanlar yanıyordu !..

Evler boşaltılıyordu !..Halk ağlıyordu !..

Bazı ‘’yamuklar’’ da halen didişiyordu !..

................

Evet !..Bizler halk olarak eski sevimli Bekçi Babalarımızı geri istiyoruz…Hatta Orman Bekçilerimizi de…

Peki neden ?..’’ Hangi çağda yaşıyoruz ?..Bunca iletişim, bilişim araçları gelişmişken, ‘’Gece Bekçilerine, Orman Bekçilerine ne gerek var ?..’’ diyenlerimiz olabilir…

Elbette gerek var !.. Çünkü hırsızlıklarla ilgili haberlerin sayısı ayyûka çıktı !..

Yaz gelince ormanlarımız ‘’Cayır cayır ‘’ yanıyor…Neden ?..

Çünkü bekçilerimiz yok !..

''Aman ormancı...'' şarkısının yazıldığı dönemlerde bile orman alanımız bugünün 10 katıydı !..

Ne gariptir acıklı bir olayı, cinayeti anlatan bu şarkıyla düğünlerde ellerimiz havada ''Oynarız !..''

Kimi provokatörlerce; kimi magandalarca habire ciğerlerimiz yanıyor…

Son 3-5 gün içinde Aliağa’da, 100’lerce hektar- yeşilimiz – ‘’ciğerimiz ‘’ yandı, bitti kül oldu !..

Yurt genelinde ''Orman katliamı Dönemi '' başladı !..

Evime çok yakın olan güzel ormanlarımıza ara sıra çıkar ciğerlerimi temizlerim…Karşımda mavi deniz !..

Nerede var böyle doğallık , güzellik ?..

Ama yangınları önleyemiyoruz !..

Ormanda dolaşırken aradım...

Bir tane orman bekçisi yok !..Olsaydı bu denli vahşet olur muydu ?..

Elbette hayır !..

Gece bekçilerimize, Orman Bekçilerimize yeniden kavuşmak hakkımız !..

Halkın milyarlarca parası, helikopter; uçak ve yangın söndürme araçlarına gidiyor. Buna rağmen, kelleşen tepelerimiz, gittikçe artıyor.

Bekçi Babalar neredesiniz ?..

Yoksa , hâlen Cibâli Karakolunda mısınız ?..

Eşeğini sağlam kazığa bağlamayanların, sonradan ''Âh edip inlemeleri kâr etmez !..''

Ormanı korumak; vatanı korumakla eşdeğerdir...

Bırakın artık didişmeyi de yanan ormanlar hakkında; ülke gerçekleri hakkında yazılar yazın ;yoksa sonsuza kadar susun !..

http://www.wwf.org.tr/fileadmin/media/wwfsu.html