Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ocak '21

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

FOMO

Herkesin hayatının ‘’EN’’lerini an be an izleyebiliyor olmak, bizden başka herkesin hayatının çok iyi gittiği illüzyonuna düşürebiliyor insanı. Sosyal medya ağlarından neredeyse hep diyebileceğimiz kadar yüksek bir oranda güzel anların paylaşımları akıyor gözümüzün önünden.

İnsanların ne kadar güzel yerleri gezdiği, ne kadar faydalı ve keyifli eğitimler aldığı, dört başı mamur sofralarda oturduğu, ne kadar çok seveni ve sevileni olduğu, başarıdan başarıya koştuğunu gösteren bir illüzyonlar yumağı bunlar. Sanki hiç ağlamaz, üzülmez, acı çekmez, hasta olmaz, başarısızlığa uğramazlarmış gibi. Yazarken bile insan doğasına ters bir şeyleri yazdığım için direniyor parmaklarım. Sonra herkesin bu kadar EN olduğu bir sanal alemde kendi hayatlarımıza bakıp kendimizi dövme ya da yerme tuzağında bulabilmemiz kaçınılmaz bir hal alıyor. Belki de sırf bu sebepten acı çekenlerimiz, çekmeye meyil edenlerimiz artıyor gün be gün.

FOMO, kişinin hayatını daha iyi hale getirebilecek bilgileri, olayları, deneyimleri veya kararları bilmediğini veya kaçırdığını ifade eder. 

Tam olarak neyi kaçırdıklarını bilemeyebilirler, ancak yine de başkalarının onlar olmadan olduğundan çok daha iyi vakit geçirdiklerinden veya daha iyi bir şeyler yaptıklarından endişe edebilirler FOMO, bir konuşmayı bilmemekten, bir filmi görmemiş, duymamış olmaktan, bir etkinliği kaçırmaktan kaynaklanabilir.

 FOMO illetine kapılanlar, başkalarının yaptıklarına sürekli bağlı kalma arzusuyla karakterizedir.

FOMO aynı zamanda pişmanlık korkusu olarak da tanımlanır, Sosyal etkileşim yeni bir deneyimi veya karlı bir yatırımı kaçırma endişelerine yol açabilir. Katılmamaya karar vermenin yanlış seçim olduğu korkusudur. 

Internet çağının genişlettiği sosyal ağlar FOMO için birçok fırsat yaratır. Sosyal katılım için fırsatların yanında herhangi bir kişinin dahil olmadığı sonsuz bir faaliyet akışı sunar. Sosyal ağlara psikolojik bağımlılık kaygı ile sonuçlanabilir ve FOMO ve hatta patolojik internet kullanımına yol açabilir.

Bu bakış açısıyla, takip ettiğimiz hesapları, internet ortamında geçirdiğimiz zamanı gözden geçirip belki, neyi neden yaptığımızı sormak, nasıl etkilendiğimize objektif bir gözle bakmaya çalışmak kendi kendimize illüzyon cehennemler yaratıp içinde yanmaktan korur belki ne dersiniz?

 
Toplam blog
: 36
: 195
Kayıt tarihi
: 26.03.14
 
 

Selam.. Bir parça ANNE'yim ben  sonra  bir parça iş kadını, bir parça ev kadını , bir parça  eş ,..