Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ocak '09

 
Kategori
Futbol
 

Fortis Dostluk Kupası Tokatspor'a!

Fortis Dostluk Kupası Tokatspor'a!
 

Milliyet Galeriden


Fortis Türkiye Kupası D grubu 3. maçında Fenerbahçe Tokatspor'a konuk oldu ve krallar gibi ağırlandı. Skora bakıp küçümsemeyin, kıyamadılar birbirlerinin incinmesine.

Hakemin düdüğü ile başlayan yoğun kar yağışı sahadakilerin ayakta durmalarını engellese de dostluklarına engel olamadı. Kar yağışı yüzünden oyun 3 kez durduruldu ve çizgilerin görünmesi için karlar temizlendi. Tokat'ta kömür tozu yok muydu ki acaba? Bazı maçlarda siyah çizgilerle belirleniyor bu çizgiler. Maç, o soğukta uzadı da uzadı, aklıma hakemin en son yönettiği maçımız geldi, o uğursuz maç, 16 dakika uzamıştı. Bugün de dondurucu soğukta uzadı en az 10 dakika. Demek ki Selçuk Dereli bizim takımla vakit geçirmeyi çok seviyor, nerede olursa olsun.

Maç başlamadan önce sahada karnaval havası vardı; herkes sevinçli, sarılmalar, öpüşmeler ve tanıdık yüzler. Yeni formalarla çıktı sahaya sarı-lacivertliler ve izleyicilere de fırlattılar bol bol. Tokatspor 40 yıllık tarihinde ilk kez oynamış Fener ile. Fenerbahçe her yere olduğu gibi oraya da bereket götürmüş; oteller tam dolu ve çarşı-pazar tüm dükkanlar açıkmış. Komşu illerden gelenlerle yüzü gülmüştür esnafın.

Maç tüm zorluklara rağmen iki tarafın ayakta kalma mücadelesi şeklinde geçti, her iki taraf da rakibine saygılıydı. Ben oyunu çok beğendim, Fenerbahçe de onları ciddiye aldı, en azından Dinamo Kiev ya da Bursaspor maçından daha keyifliydi. Ha, bol gollü olsa daha güzel olurdu. Yedek kalecimizin canı sıkıldı arkada, donacaktı çocuk hareketsizlikten, bir gol yese olurdu. Daha siftahı yokmuş kupa maçlarında. Aferin ona, abisinden daha iyi gidiyor.

Bugün Edu-Lugano dışında savunmada Vederson da iyi oynadı. Ankara'nın karına alışık olduğundan belki. Josico da fena değildi. Maçın yıldızı bence Tokatlı Uğur Boral'dı. Gol atamadı ama kaleciyi en çok zorlayan o oldu. Oyundan erken alındı bence, Ali Bilgin oyunda hiç yoktu. Zaten kibar çocuk, düşerim diye koşmadı. Burak, kendine sunulan fırsatı kullanamadı yine ama Güiza'dan daha etkiliydi, ofsayt olsa bile en azından bir gol attı, iki kez de kaçırdı.

Deivid hayal kırıklığı oldu benim için. Sözleşme yenilenmesi gündemde, kafası karışık ya da mesaj yolladı, çok lakayt oynadı. Kazım da düştü kalktı ama 9. dakikada golünü attı. Yeni damat Emre'nin de hakkını yemeyelim. Bir ara ekrana yansıdı, horoz ibiği gibi kar öbeklenmiş kafasında.

3 maçta 9 puanla gruptan çıkmayı garantiledi Fenerbahçe. Zaten çıkmama gibi bir lüksü olamazdı. Bu yıl geçen yıldan daha kolay oldu. Son maç Eskişehirspor ile Kadıköy'de. Teknik direktörü Rıza Hoca sezon başında iddialı olmadıklarını açıklamıştı zaten. Grup ikinciliği Bursaspor'un olacak büyük ihtimalle.

Bu yıl Kupa'da umudum var, neden mi?

Dedemiz çalıştırdığı takımlara en çok İspanya Kral Kupası'nı kazandırmış. Yani o bir KUPASEVER!

Bugün resmi sitede okudum, Aragones'e baston hediye etmişler, ayakta dik dursun, diye. Kör-topal (mecazi anlamda elbet) olsa da götürüyor takımı. Bu kadar ummuyordum. Dayanıklıymış meğer, sıcağa da soğuğa da.

Eski teknik direktörümüz de Moskova'ya uçmuş ve gözünü bizim oğlanlara dikmiş. Alex, Lugano ve Deivid'i istermiş. Edu'yu niye istemedi ki? Onlara faydalı olmuştu üstelik.

Ne yapalım, giden gitsin kalan sağlar bizimdir. Alex giderse üzülürüm tek. Alex akıllı çocuk, ihanet etmez sanırım.

Bu maç yazısını yazmak öyle bir zor geliyordu ki, maçtan anlatacak birşeyler bulamam, diyordum. Maçtan sonra okuyacak ve yorum yazacak bir yazı bulamadım. Canlı anlatan da yoktu üstelik.

Fenerli yazarlara bir haller oldu. Çok hava attık nazar mı değdi? Yoksa komplo mu var?

İş başa düştü yine, kalk hadi yaz, diye motive ettim kendimi. İlk paragraftan sonra peşpeşe geldi sözcükler. Başına geçene kadar yazma eylemi, sonu kendiliğinden geliyor, bakın!

İyi bir yazar, maç seçmez, rakip seçmez değil mi?

Hepinize soğuk bir günden sıcak selamlar!

Diğer maçlarda buluşmak üzere, sağlıcakla kalın!
 
Toplam blog
: 480
: 2046
Kayıt tarihi
: 27.03.07
 
 

Üstkimliği ile insan, altkimliği yeterince kalabalık birisi; Eş, anne, öğretmen emeklisi. Doğa, H..