Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ekim '06

 
Kategori
Haber
 

Fransayı boykot ediyormuşuz!

Fransayı boykot ediyormuşuz!
 

Bir şey demiyorum izliyorum ve sadece gülüyorum ve acıyorum nasıl bu kadar düşünemeyen nasıl bu kadar gözümüzün önünde oynanan oyunları göremeyen bir toplum olduk diye... Fransız mallarına boykotmuş.

Anlamsız olan ve tarihi değeri olmayan bir nafile çapa Fransanınki ve bu saçma kararı bu düşünce özgürlüğüne vurulan darbeyi Fransız halkı düşünsün kimler yönetiyor bizi diye. Aslında bizimle hiç ilgisi olmayan bir konu, tek ilgi düşünce özgürlüğünün evrensel bir düş oluşu, bir düş diyorum çünkü nereye giderseniz gidin egemenlerin çıkarlarına dokunmadıkça onların sınırlarını aşmadıkça özgür düşüncelerimiz malesef.

Biz asıl kendi derdimize yanalım. Neymiş ismi Fransız Sokağı olarak değiştirilen eski Cezayir Sokağının ismini tekrar iade edecekmişiz ve sokağa Cezayir Anıtı dikecekmişiz. Gülsek mi ağlasak mı bu durum karşısında bilemiyorum. Öncelikle soralım, niye ? Önce Fransanın Cezayirde yaptıklarına destekçiydik, bu sokağın adını Fransanın Cezayire yapmaya çalıştığı gibi değiştirdik Fransız Sokağı olarak şimdi ne oldu da tekrar eski haline dönüyoruz. Tarih boyunca hiç değişmeyen Fransayı tanıyamadığımıza mı karar verdik, yoksa Cezayiri Fransanın arka mahallesi mi sanıyorduk önceden?

Fransa'yı ve Fransız mallarını boykot edecekmişiz. Genci ,yaşlısı, entellektüeli, kentlisi, köylüsü, üniversitelisi, ilkokullusu, köşeyazarı, doktoru, işçisi tüm toplum kesimleri arasında dalga dalga yayılıyor ancak yayılan sadece boykot çağrısı... Boykot falan yok ortada bu ayrı bir tartışma konusu zaten. İtalya'yı boykot ettiğimiz zamanları anımsayın, hükümette bulunanlar yine bugünkü açıklamaları yapıyorlardı; italyaya bunun hesabı sorulacak . Başbakanımız Sayın Tayyip Erdoğan Kadim dostu Silvio Berlusconi'ye bir akşam oturmasına gittiğinde sormuş hesabı ben görmedim görenlerin yalancısıyım :). Amerika'yı, İsraili boykot ettiğimiz boykot tarihimiz hızla gelişiyor hayırlısı.

Ortada bir boykot çağrısı ve bir Fransız malları listesi dolaşıyor son sürat. Listede bazı Fransa'da yatırımı bile olmayan başka ülke firmaları da nasibini alırken , gözümüzün içine kadar giren bir takım Fransız markalarıda yok bu da ayrı bir konu, bir ahpab çavuş ilişkisi var herhalde bu markaların Türkiye temsilcileriyle, hafif kıyak çekilmiş kendilerine.

Boykot konusunda ben de üzerime düşeni yapıyorum ve öneriyorum; Fransız konsolosluğunun önüne Dünya kupasında Fransız Zidane'nin İtalyan Materrazi'ye kafa attığı anın bir heykelini dikelim, Materazzi'yi de devşirip halk kahramanı yapalım tüm dünya görsün Fransa'nın uyguladığı soykırımı.

Asıl konu neydi unutuldu gitti bile, az sonra herkes birbirine soracak ya biz bu Fransa'yı niye boykot ediyorduk diye. Burada Soykırım var mı yok mu bunu tartışacak değilim çünkü konu bu değil , hem de bu konu siyasilerin değil tarihçilerin işi. Kim hangi yasayı çıkarırsa çıkarsın, neresine heykel dikerse diksin tarih gerçekleri bir bir çarpaçaktır çarpıtanların yüzüne. Öyle yasa çıkartmakla falan geçmişi değiştiremez kimse . İlginç olan Hem Fransız siyasetçilerinin ,hem de Türk siyasetçilerinin kanunla siyasetle falan çözülemeyecek tarihi bir olaya bu kadar sıkı sıkıya sarılmaları . Bu işle siyasetçiler bu kadar ilgileniyorlarşa vardır bir sebebi kendilerince ve kesin bir bit yeniğidir bu, bir açıklarını kapatıyorlardır karşılıklı paslaşarak. Hep böyle olmuştur hep böyle sanal gündemler yaratılmıştır.

İlginç olan bir konu da şu: Fransada Ermeni soykırımını inkarın suç sayılması için yasa teklifi hazırlayan ve kabul ettiren parti Fransız Sosyalist Partisi, olay düşünce özgürlüğüne vurulan en büyük darbelerden birisi . Bunun üzerine Türkiyede Sosyal Demokrat olduğunu iddaa eden Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili Mustafa Şükrü Elekdağ bir öneride bulunmuş cevabını verelim Fransanın ve Türkiyede çalışan 70000 Ermenistan vatandaşını sınır dışı edelim diye , öneri çalışma özgürlüğüne vurulan en büyük darbe olmaya aday . İlk toplanacak Sosyalist Enternasyonal ve AB Parlementosu Sosyalist Grup toplantısında bu iki partinin de içinde bulunduğu kararlar alınacak; Düşünce özgürlüğünün, Çalışma özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılsın diye. Bu ne perhiz bune lahana turşusu? Sosyalist Enternasyonalin iki partiyide ciddi biçimde uyarması en azından birilerinin demokrasinin anlamını hala biliyor olma ihtimalini doğuruyor, bu da bir şey
Ne derin devlet,ne yeraltı örgütleri mafyalar, ne de gizli saklı birşeyler yok. Her şey tüm çıplaklığıyla ortada bir ortaoyunu tadında sergileniyor, Meddah anlatıyor bir yerlerde bizler başımızı sallıyoruz. Ülkeyi de örümcek ağları falan sarmış değil, biz bir örümceğin ağında yaşamaya çalışıyoruz sadece ...

 

 
Toplam blog
: 4
: 1022
Kayıt tarihi
: 18.10.06
 
 

Merhaba,Düne Bugüne Yarına dedim başlarken, asırlardır taşınan tüm değerlerimizin çok hızlı bir şeki..