Futbol

Bazı insanlar için çok değerli, çoğu erkek için vazgeçilmez ve çoğu kadın için anlamsız ve biz istesek te istemesek te hayatımız içinde, bazen yaşattığı trafik çilesiyle, bazen toplumsal olayları ile bazen anlamsız cinayetleriyle ama bizi bir şekilde etkileyen spor dalı futbol...

Bazıları için, 90 dakikalık, bazıları için bir ömür boyu yaşanan heyacan, insanları renkleriyle büyülemiş, oyuncuları ile güçlenen ve tarihleri ile anlam kazanmış, başarıları dillerde, fanatizmin yaratıcısı, bazısı için ailesinden daha önemli, uyuşturucu kadar dayanılmaz ve vazgeçilmez bir tılsım.

Heyecanını yaşayanın bildiği, bazen tüm milleti dirilten, birleştiren, bağlayan, bazense küçük bir mahallenin medarı iftiarı takımlar, üzerinde türlü oyunlar dönen klüpler, başkanlar. Çevresinde dönen iddalar, kuponlar, kumar oyunları, bileti için stat önünde sabahlanan maçlar, şike iddiaları...

Bazı zamanlar tarih süzgecimiz. Hangi yıllar Türkiye’nin kaderinin değiştiğini bilmeyen taraftarın, takımının 30 yıl önce nasıl şampiyon olduğunu en ince ayrıntısına kadar bilen ve sanki dün gibi anlatan insanlar... Gereksiz bir sürü ayrıntı ve hatıra ile yoğrulmuş büyük kitleler. Bazen eli sopalı taraftarlar, bazende insanların canına kıyan, etrafa kurşun sıkan ne oldukları bilinmez yaratıklar... Bazende adam gibi taraftarlar, kaliteli küçük azınlıklar... Hepsi bizden içimizden insanlar.

Futbolu ve takımını istediği gibi, istediği yere yerleştirmiş bir toplum. Sevginin ötesinde yaşatılan, bazı ülkelerde en güzel organizasyonlar... Futbol için aklıma gelen uzun cümleler yerine kısa tanımlar...

Futbol: Benim için herşey (Bir grup Yurdum erkeği)
Futbol: Ondan kıskandığım kocamın eski sevgilisi.
Futbol: Yaşama sebebim.
Futbol: İyi günde kötü günde kader ortağım.
Futbol: Haftasonu ilacım.
Futbol: Ülkemin ve benim geçim kaynağım. (Brezilyalı simitçi)
Futbol: İçerde olmama sebep. (Takımına küfredilen katil taraftar)
Futbol: İçmeme sebep.
Futbol: Ayrılmama sebep.
Futbol: Karımı öldürmeme sebep.(Sinir krizi geçirmiş koca)
Futbol: Kansere sebep. (Fanatik hasta taraftar)
Futbol: Maçın varlığı ile orantılı trafik çilesi. (Derbi maç günü)
Futbol: Stat girişinde bozuk para ve çakmak toplama organizasyonu.
Futbol: Stat türübünlerinden maçtan 3 saat önce deşarj olmak için bağırılan organizasyon.
Futbol: 22 kişinin bir topun etrafında koşup durduğu, 2 kişinin ellerinde Bayrakları sağa sola salladığı, karalar bağlamış birininde düdük üflediği yeşil alan.
Futbol: En az 1 kişinin, bazen 20.000, bazende 3 milyar insanın izlediği spor dalı. (Dünya kupası)
Futbol: Sonunda atış talimi yapılan spor dalı.
Futbol: Büyük paraların döndüğü, mafyanın bol olduğu, klüplerin bir araya geldiğinde önce birbirlerine çiçek verdiği, sonrada diğer bir spor dalı güreşe dönüşen spor dalı.
Futbol: Statların her türlü küfürün öğrenildiği spor dalı.

Bu liste böyle uzar ve gider, tanım çok, yazacak konu bol. Türkiye’ de ister sokak aralarında oynansın, ister binlerce kişinin türübünlerini doldurduğu yeşil sahalarda, ister bireysel düşünelim, ister makro düzeyde, futbolun bir spor olayı olduğunu hep ama hep unutuyoruz.

Sonuç olarak futbolu spor olarak gören, fair play’in gözardı edilmediği, şikesiz , güzel futbolun tercih edildiği ligler, oyunlar diliyorum.