Futboldaki yangının üzerine körükle gidenler...

Futbolumuzdaki kara bulutlar, gittikçe daha kararıyor… 

Yeryüzüne yaklaşan kara bulutlar, etkisi altına daha kimleri alacak? 

Fenerbahçe’ye her şeyi mal edip, linç girişiminde bulunan, bilgisiz hukukçular, gelinen bu günü bile ön göremediler. 

Önümüzdeki günlerde, bu operasyon nerelere kadar uzanacak? 

Ucu açık bir soru… 

Toplumumuzun bilgisiz hukukçuları, her gün yeni bir iddia ortaya atıp, o konu üzerinden fikir yürüterek, Türk Futboluna zarar veriyorlar. 

Bildiğiniz gibi; ilk dalganın mağduru Fenerbahçe, Mersin İdmanyurdu, Eskişehirspor, Gençlerbirliği, Sivasspor’du. İkinci dalga ile birlikte bu ekibe Beşiktaş, Trabzonspor, İBB, Konyaspor, Ankaragücü de eklendi. 

Süper Lig takımlarımızın yarısının ismi bir şekilde, bu operasyona karıştırıldı. Bunların dışındaki takımların ne kadar şaibesiz olduğu hakkında kesin bir bilgi yok. Sosyal medya’da dolaşan ve 15 ay önce (07.04.2010 tarihinde) sol.org. internet sitesinde, O.Gün Ünal tarafından yazılan “Cemaat Şampiyon Olur mu?” isimli yazı okunma rekorları kırıyor. 

Yazıyı bende okudum. Gerçekten de; o günlerde, bu gün olanları yazıyor! Birçok gazete ve internet sitesinde yer almasına rağmen tekzip edilmeyen, ‘bu bir AKP operasyonudur veya bu bir Cemaat operasyonudur’ yakıştırmalarına kimse sesini çıkarmıyor. 

Yukarıdaki takımlara birkaç takımda ben ekleyebilirim. Örneğin Gaziantepspor! Fenerbahçe ve Trabzonspor ile oynadıkları maçı karşılaştırın, aradaki farka gör, ne demek istediğimi anlarsınız. 

Bu takımlara bir Kayserispor’u eklemek pek ala mümkün. Trabzonspor’la yaptıkları ve 3-3 berabere kaldıkları maçı gözünüzün önüne getirin. Ne demek istediğimi anlarsınız. 

Bursaspor bu takımlara dâhil edilebilir mi? Levent Kızıl’ın gözaltına alınması sebebiyle olabilir. Ancak pek mümkün görünmüyor. Nedenine gelince: O da O.Gün Ünal’ın “Cemaat Şampiyon Olur mu?” isimli makalesinde saklı. 

Yukarıda isimleri geçen takımlar eğer ligden düşürülürse, geriye kalanlar kiminle maç yapacaklar? 

Galatasaray Başkanın “Bu ateş üfürükle sönmez” vecizesinin altında ne yatıyor? 

Galatasaray kulübünden temsilci olarak Kulüpler Birliği toplantısına katılan Ali Dürüst’ün, alınan tüm kararlara destek veriyoruz açıklamasından sonra, Ünal Aysal’ın böyle bir çıkış yapması, ardından da Adnan Öztürk’ün Futbol Federasyonunu topa tutan açıklamalarının anlamı ne? 

Galatasaray, yukarıda isimleri geçen takımların bir alt lige düşürülmesinden sonra, kendisinin Avrupa kupalarına katılabileceğini mi düşünüyor acaba? 

Neden olmasın! 

Ne de olsa o bir ‘Avrupa Fatihi’ 

Ülkemizdeki futbol kulüpleri, sahada kazanamadıklarını, masa başında koparmaya çalışıyorlar. Bunun en güzel örneği; Trabzonspor’dur! 

İlk operasyondan sonra, yerel basın şampiyonuz diye havalara uçtu! Trabzonspor hisseleri değer kazandı. Ancak ‘yalancının mumu yatsıya kadar yanar’ misali, Trabzonspor’un hevesi kursağında kaldı. 

Benim aklıma takılan bir soru var. Beşiktaş kulübünde bu kadar tutuklanma oldu. Bu yapılanlar Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören’den habersiz mi yapılmış? 

Eğer öyleyse, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın suçu neydi? 

Ya serbest bırakılan Trabzonspor Kulüp Başkanı Sadri Şener daha az mı suçlu? 

Fenerbahçe’nin şampiyonluğunu konuşanlar, Beşiktaş’ın kupasını fazla konuşmadılar. Beşiktaş’da tutuklananlar, en az Fenerbahçeli tutuklalar kadar varlar! Yalnız aralarında bir fark var. Birisinin başkanı dışarıda, halen Mourinho ve Ronaldo ile iş görüşmeleri ve yapacağı transferler için yardım alırken, diğeri Metris Cezaevinde ‘Şu Metrisin önü uzun alan’ türküsünü söylüyor. 

İşte Türkiye, işte futbol…