G-14 ve Futbolun geleceğine bakış

Sonunda beklenen oldu ve G-14 oluşumu dağıldı. Avrupa Futbolu'nun kaderini belirleyecek bu önemli adım, FIFA Başkanı Sepp Blatter ile UEFA Başkanı Michel Platini tarafından atıldı. G-14 ile anlaşan başkanlar; Avrupa Futbolu'nu düzenleyecek yeni bir kurumun ortaya çıkması ve G-14'ün dağılması konusunda anlaştılar.

G-14, 2000 yılında kurulan ve Avrupa Futbolu'nun en zengin kulüplerini içinde barındıran bir kuruluştur. G-14'ün bu yapısıyla, küresel dünyanın ufak bir parçasını temsil ettiğini de söyleyebiliriz. On dört kurucu üyeye sahip olan G-14 daha sonra genişleyip on sekiz üyeye çıkmasına rağmen, yine G-14 adıyla anılmıştır. Takımlara bakalım: İngiltere'den Arsenal, Liverpool ve Manchester United; İtalya'dan Juventus, Inter ve AC Milan; İspanya'dan Real Madrid, Barcelona ve Valencia; Almanya'dan üç takım, Fransa'dan üç takım, Hollanda'dan iki takım ve Portekiz'den Porto. 2004'e kadar oynanan tüm Şampiyonlar Ligi Finalleri'nde katılımcılar G-14 üyesiydi. Geçen sezon Şampiyonlar Ligi'nde son on altıya kalan takımlardan on üçü G-14 üyesiydi, bu sayı bu sezon ona düştü.

G-14 - UEFA Çatışması'nın dayandığı üç ana konu var: Birincisi; futbol takviminin belirlenmesi konusu. Kış aylarında düzenlenen Afrika Kupası başta olmak üzere, belli bir futbol mevsiminin ve futbol tatili döneminin olmaması G-14 üyelerini memnun etmiyor. İkincisi; uluslararası futbol ve tazminatlar konusu. Konunun en önemli örneği; Charleroi'nın Fas'lı oyuncusu Abdelmajid Oulmers. Fas Milli Takımı'nın maçında oynayan ve sakatlanan, sekiz ay süreyle takımında forma giyemeyen Oulmers için G-14 dava açtı ve bu davanın G-14 lehine sonuçlanması uluslararası futbolun bitmesi anlamına gelebilirdi. Üçüncüsü ise G-14'lerin UEFA'yı tedirgin edici hareketler içinde bulunması, Şampiyonlar Ligi'nin yerini almaya aday bir oluşumun hazırlığı içinde bulunması.

15 Şubat 2008'de kendini fesh edecek olan G-14 'ün yerine 53 federasyon 100 takımın temsilcilerinin bulunacağı bir Avrupa Futbolu Komisyonu oluşturulması planlanıyor. Bu fikrin arkasında da UEFA Başkanı Michel Platini'nin olduğunu tahmin etmek zor değil. ''Avrupa Futbolu'nda küçüklere daha fazla söz hakkı'' söylemiyle ortaya çıkan Platini, G-14'leri çözmekle büyük bir adım attı.

Futbolun geleceğinde neler olabilir, bu sorunun yanıtını arayalım. UEFA Başkanı Michel Platini'nin bu hamleden sonra FIFA Başkanlığı'na talip olabileceğini öngörüyoruz. Bu adımın Avrupa Futbolu'nda küçüklere daha fazla yer açtığını ancak dünyayı etkileyecek bir adım olmadığını söylemek de mümkün. Nitekim, FIFA, Platini'nin öncülük edeceği yeni kurumun görüşlerine G-14'lerin görüşlerinden daha fazla önem verecek ve bu da Afrika, Güney Amerika, Asya ve diğer kıt'alardaki futbolu büyük ölçüde bitirecek. Charleroi kulübünün davasının FIFA aleyhine sonuçlanması da uluslararası futbolun büyük bir kaybı olacak ve Avrupa'da kulüplerarası rekabet kızışırken dünyanın geri kalanında oynanan futbol için umutsuzluk dolu konuşabiliriz.

G-14 kuruluşunun lağvedilmesi ve merkezi futbolun güçlendirilmesi güzeldir, umut vericidir ama diğer taraftan da dünyanın geri kalanındaki futbolun yok olması anlamına gelir; dikkatli izlemek lazım...