Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ağustos '07

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

G noktası kaşifi: Grafenberg

G noktası kaşifi: Grafenberg
 

Daha önceki öpücükoloji blogumda aklını fikrini öpücüklerle bozan değerli bilim adamı Prof. Cane’i işlemiştim. Bu blogumda ise aklını daha ileri konularla bozan ve yaşına rağmen bu konulardan uzak kalmamaya gayret gösteren değerli jinekolog Prof. Ernest Grafenberg’ten bahsedeceğim. Dikkat ederseniz jinekolog ve ürologların çoğunluğu gibi çılgın profesörümüzün de cinsiyeti erkek.

1881 yılında Almanya’da doğan Grafenberg’in tıp literatürüne en büyük armağanı ünlü Grafenberg noktası. Sizin bildiğiniz adıyla G noktası denen bu bölgeyi Prof. Grafenberg bulmuş, ama adını ise kendisi koymamış. Cinsel konularla ilgilenen ürolog ve jinekolog milletinin soyu tükenir mi? tükenmez. Adını 1982 yılında Alice Kahn Nadas “The G-Spot and Other Recent Discoveries About Human Sexuality” kitabında bu noktaya G noktası adını koymuş. Yani esas baba Grafenberg, isim babası (anası) ise Alice Nadas.

Grafenberg önceleri oftalmoloji (göz sağlığı ile ilgilenen bilim) ile ilgilenirken sonradan aklı kadınlara kayıyor ve jinekoloji ile ilgilenmeye başlıyor. Sonradan kadın sağlığına müthiş merak duyan bilim adamımızın G noktasını bulduğunda yaşı ise 69 (1881’de doğdu ve 1950’de buldu). Bu blogu okuyan arkadaşlarımızın “Vay be! Bey amcaya bak, MaşAllah” dediklerini duyar gibiyim. Bu çalışmasını “international journal of sexology” bilimsel dergisinde yayınlıyor. Derginin adında geçen “sexology” kelimesi dikkatinizi çekti. Şimdi üniversite sınav sonuçlarını değerlendiren öğrencilerden özellikle erkek arkadaşların Jinekoloji bölümüne büyük rağbet göstereceklerini tahmin edebiliyorum.

Esasında bu bilim adamımızın bilime katkıları tam anlamıyla ipten dönmüş. Almanya’da Nazilerin iktidara gelmesi ile Berlin-Britz’de sürdürdüğü jinekoloji bölüm başkanlığını bırakmak zorunda kalıyor. Ya bir de vefat etseydi ve bilime bu önemli katkılarını yapamasaydı! Düşüncesi bile korkunç değil mi?

G noktası kadının en erojen bölgesi, yani en çabuk ve kolay uyarılan bölgesi. Yazının en önemli bölümüne gelelim. G noktası nerede?

Vajinanın ön duvarında girişten sonraki yolun 1/3’lük kısmının sonunda (girişten yaklaşık 4 cm sonra) kadının prostat bezine (kadının prostat bezine “Skene bezi” denir) temas etmenin mümkün olduğu saat 12 yönünde bir bölge vardır. İşte bu bölge G noktasının bulunduğu bölgedir. Hassasiyetin kaynağı ise vajina ön duvarı değil, bu duvarın hemen arkasında bulunan Skene bezleridir. Cinsel ilişki sırasında bu bölge uyarılırsa PDE5 adlı protein salgılar. Önceleri idrar yapma isteği belirir ki kadınların bir süre buna dayanması gerekir.

Bu yazıda hiç kötü haber olmaz mı? Elbette var. Kadından kadına bu bölge değişebiliyor ve bazı kadınlarda hiç bulunmayabilir. Hemen telaşlanmayın! G noktası yoksa kadın vücudunda uyarılmayı bekleyen sayısız erojen bölge var. Dudaklar, kulak arkaları, boyun bölgesi, koltuk altları, göğüs ve göğüs uçları, karın bölgesi, kasık bölgesi gibi.

G noktası yoksa bu bölgelerle de kolaylıkla idare edebilirsiniz, hem de bulması çok daha kolay.

Not: Bu yazılardan sonra bazı arkadaşlar adımı Canan değil, Haydariye Dümen koyacaklarmış. Bu yaştan sonra acaba bende girip üroloji, jinekoloji, seksoloji falan mı okusam? Ayrıca biraz güldürmek için yazdığım kelimeler için ürolog ve jinekolog arkadaşlardan özür dilerim. Hayatta birazda gülmek gerekir değil mi?

 
Toplam blog
: 28
: 3592
Kayıt tarihi
: 12.08.07
 
 

Yaşadım özgür olduğumu düşünerek... Zincirlerimi görmeyerek... Düşlerim kaldı yadigar... Bir de sevd..