Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '11

 
Kategori
Sinema
 

Gaflete düşmeyin

Gaflete düşmeyin
 

Komik mi? sizce.


Dün akşam arkadaşım Asım bey ile birlikte sinemaya gitmeye karar verdik. İçimiz sıkkın, kafamız dağılsın” dedi. “Şu komedi filmine gidelim.” KUTSAL DAMACANA “DRACOOLA” Afişten sadece komedi filmi olduğu hissediliyordu. İsminden de öyle. Baş aktris, Yılmaz Erdoğan ın teyze oğlu Ersin Korkut tu. TV deki “çok güzel hareketler bunlar” programında aslında rolünü değil kendi günlük kimliğini oynayarak üzerinde ilgi toplayan bu şahsın, bu denli ortaya bir şey çıkaramayacağını bilemezdik. Yılmaz ağabeyinin, ortalıkta aydın ve entelektüel taklidi yaparak, eğlence sektörünü ailece bütün yönleriyle kavradıkları bu dönemde, bu denli berbat bir yapımın içinde bulunacaklarını da aklımızdan geçirmedik. Aklımızda, BKM kötü iş kötü oyuncu çıkarmaz fikri hakimdi. Sinemadan ayrılırken değil kafa dağıtmak, sinirlerimiz gerilmiş. Kafamız karışmıştı. Asım bey, bana “bu filmi nereye şikayet etmek gerektiğini” soruyordu...! Filmde hiç bir şey yoktu. Şimdiye kadar bizim hiç rastlamadığımız bolluk ve açıklıkta küfür vardı. Zararı yok. Küfür her yerde var. Güleriz de küfürlü espriye, bunun zararı yok. Ama filmin içinde ara sıra küfür değil de, küfür yığınının arasında, anlamsız ve sırasız saçma sapan sahnelerle doluydu. Komedi filmi diye girdiğimiz filmde, sinema salonundaki hiç kimse değil gülmek, tebessüm bile etmedi. Gerilim falan da değildi. Çaktırmadan, Cüneyt Arkın’ın canlandırdığı, 40 yıl öncesi filmlerin kahramanlarını tii’ye alıyor gibiydi. Ama bunu da yapamıyordu. İstanbulun karanlık hayatına, toplumsal sorunlarına vurgu yapıyordu deseniz, bu da değildi. Yani hiç bir şey değildi. Hiç bir sahne, hiç bir plan biri birini takip etmiyordu. Konu zaten hiç yoktu. Bir an aklımdan herkesin bildiği bir fıkra geçti: Temel bir gün kitap yazmaya karar verir. Bir editöre gider. Editör temel'e polisiye bir roman yazmasını söyler, ayrıca kitabın içine gizem olması ve çocuklara da hitap etmesi gerektiğini söyler. Temel gider, aradan bir ay geçtikten sonra gelir. Editör kitabın ismini sorduğunda temel: pamuk prensesi kim öptü? cevabını verir. editör, temel'e kitaba dini bir şeyler eklemesi gerektiğini söyler. Aradan bir hafta geçtikten sonra temel gelir kitabı editörün önüne atar. Editör kitabın ismini sorduğunda.Temel'in cevabı: “allah allah pamuk prensesi kim öptü?”olur. Seyrettiğimiz film, bu fıkradaki görüşe bile uygun değildi. Yani hiçbir şey yoktu. “çirkinliklerden başka, toplumu aşağılamaktan, herkesi, her şeyi aşağılamaktan başka bir şey yoktu. Yazan, çeken, oynayanlar ve danışmanları acaba neyi hedeflediler. Yıllarca Hollywood yapımı filmlerle yozlaştırılan kültürümüzü biraz da içeriden çalışarak bu yozlaşmaya destek vermek miydi maksat. Bu filmdeki sempatik sandıkları küfür jargonunu halkın ağzına dolamak mıydı? Bağcıyı dövmek hiç üstüme vazife değil. Ama reklamlarla birlikte 120 dakikamı verip zamanımı harcadığım sinemada (benim beğeneceğim cinsten olmasa da) bir sinema filmi seyretme hakkımı kullanmak, bilet ücretimin karşılığını almak isterim. Asım bey’in defalarca “hadi çıkalım ağabey” uyarılarına kulak asmadım. “Otur, sonunu görelim.” Dedim. Ne de olsa, yarıda çıkmak, onca emek ve para harcanarak yapılmış film ve içinde bulunan onca sanatçıya saygısızlık olurdu. Çıkışta Asım ile acaba? dedik. Bazı toplum kesimlerine, alt kültüre mi bir şey ifade ediyor. Ama artık bu denli alt bir kültür yok. Alt değil yerin altındaki kültür için bile, bu film bir şey ifade edemez.  

*Biyografi: Ersin Korkut (d. 1979, Hakkari) doğumlu tiyatro, sinema, dizi ve reklam oyuncusu. Tiyatro ve sinema sanatçısı Yılmaz Erdoğan'ın teyzesinin oğludur. İstanbul'a gelmeden önce Hakkari'de taksi şoförlüğü yapmış ardından İstanbul'da bir pizzacıda bulaşıkçı olarak çalışmıştır. Daha sonra Cem Yılmaz ile birlikte Doritos reklamlarında rol almış; canlandırdığı rollerdeki ilginç şivesi ve rol aldığı reklamdaki Doktor bu ne? repliği ile tanınmıştır. Şu anda BKM tarafından düzenlenen Çok Güzel Hareketler Bunlar programının favori oyunculardan biridir, çıkardığı silah sesleri ve komik tiplemeleri ile bilinir.(*vikipedi)  

Aman unutmadan; Son günlerde, batı sinemasını geride bırakan yerli film yapımcılarımızı ve sinema sanatçılarımızı canı gönülden kutlarım. “Av mevsimini” ve “Eyvah Eyvah” yapımlarını da izledim. Gıpta ettim. Bütün emeği geçenlerin ellerine sağlık.  

Bülent Selen 

 
Toplam blog
: 89
: 985
Kayıt tarihi
: 09.07.10
 
 

Marmara Üniversitesinde  İşletme okudu. İstanbul Üniversitesinde yüksek lisans yaptı.  Dış Ticare..