Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mart '11

 
Kategori
Spor
 

Galatasaray...

Çoğu Galatasaraylı için takımlarının maçlarını ilgiyle izleme dönemi birkaç hafta önce geride kaldı. Eskiden tüm planlar o hafta oynanacak maç günü ve saatine göre yapılırken artık herhangi bir doğum günü partisi veya benzeri basit bir etkinlik dahi maçın takibinin önüne geçebiliyor. Zaten bir şekilde denk gelip izlenen karşılaşmaların da ne kadar tat verdiği de ayrı bir tartışma konusu.

Bu sene Galatasaray’ın iyi bir kadrosu olmadığı ortada. Sakatlıklar da takımın düzeninin şaşmasına vesile oldu. Ancak bunların hiçbiri sarı kırmızılıların yenilgisinin galibiyetinden fazla olmasını, ligin altına üstünden daha yakın olmasını ve sonuçta tarihinin en kötü dönemini geçirmesini açıklamaya yetmiyor.

Elbette takımların tavan yapmaları gibi dibe vurdukları sezonlar da oluyor ve bu durum hemen hemen her takımın başına, en az bir kere, gelmiştir. Fakat Galatasaray’daki sorun dönemsel bir formsuzluktan ziyade başlı başına bir “umutsuzluk” sorunu. Zira taraftarlar mevcut durumdan, bu dönemin geçici oluğuna ve takımın ilerleyen dönemlerde toparlanacağına dair en ufak bir ışık göremiyor.

Takımları oluşturan dört taraf olan yönetim, teknik direktör, futbolcular ve taraftarlar düşünüldüğünde sürekli yanlış işler yapan yönetimin de, oldukça kötü performans sergileyen teknik direktörün de, yetersiz futbolcuların da ve gösterdiği ve göstermediği tepkiler nedeniyle taraftarların da mevcut başarısızlıkta önemli bir payı var. Ancak doğal olarak bu başarısızlıktan tarafların hepsi aynı oranda sorumlu değil ve en işin yönetim kısmını idare etmeleri nedeniyle aslan payı kulüp yöneticilerine ait.

Galatasaray yönetiminin en basit logo hatasından U17 maçında yaşananlara kadar birçok saha dışı alanda başarısız olduğu ortada fakat aynı idarecilerin teknik adam seçimi veya gönderilecek / alınacak futbolcu tercihi gibi saha içi kararlarda da kötü performans göstermesi sarı kırmızılıların gelecek umutlarını solduran en önemli etken.

Camianın beklentisi karşılamak için gerekli gereksiz oyuncu almak, sırf mevcut tepkileri azaltmak için Hagi’yi 1 günde takımın başına getirmek ve alt yapının eski ile kıyaslanmayacak kadar geri planda kalması sarı kırmızılılarda kararların hepsinin kısa vadeli çözümlere ve yönetime çevrili okların hedefini çevirmeye dayalı adımlar olduğunu gösteriyor.

Devre arasında Galatasaray için yapılacak en iyi şey yeni sezona iyi bir şekilde hazırlanmaktı fakat bugün bakıldığında yeni sezon hazırlıklarından önce Galatasaray yönetiminin atması gereken ilk adım sahip olduğu yaklaşımı tamamen değiştirmek.

Artık koltuğu korumaya ve işi geçiştirmeye yönelik çözümlerin aslında takımın başına daha büyük çoraplar ördüğü görüldüğüne göre bu hatalarda ısrarcı olmanın, yok eğer hatalardan vazgeçilemiyorsa da mevcut yönetim ile yola devam edilmesinin Galatasaray için hiç anlamı yok.

 
Toplam blog
: 788
: 1417
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

Çoğu çocuk gibi ben de futbolcu olmak istedim, olmadı. Bu oyundan kopmamak adına üniversite yılla..