Galatasaray: 1 - Manchester United: 0. Galatasaray bu. Karabükspor’a yenilir, Manch. United’ı yener

Bugün büyük maç vardı. Dünyanın en büyük, en ünlü takımlarından Manchester United İstanbul’daydı. Şampiyonlar Lig’in de bu maç  bir bakıma Galatasaray’ın ölüm kalım mücadelesiydi.  İngiltere’deki birinci maçta kaybeden Galatasaray bu maçı mutlaka almak zorundaydı.

Maçın sonucu gerçekten merak ediliyordu. Ve iddaalar daha çok Manchester United’ı gösteriyordu . Fakat genellikle Türk takımlarının ve özelde Galatasaray’ın Avrupa takımlarına karşı sağı solu hiç belli olmaz. Bunu da herkes bilir.

Maçtan önce bir arkadaşla bu maç hakkında konuşmuştuk. Ben pek umutlu değildim. O arkadaş ise “Türk takımları her zaman bir mucize yaratabilirler…” dedi. Bu 1-0’lık sonuç mucize ‘midir , bilmiyorum ama. İyi bir sonuç olduğu belli. Galibiyet galibiyettir arkadaş.

Takımlar: (1-0) Saha

Galatasaray : Muslera, Eboue, Dany, Semih, Riera, Hamit, Melo, Selçuk, Amrabat, Burak , Elmander
Teknik Direktör : Fatih  Terim (Daha sonra Engin, Ufuk )

Manchester United : Lindegaard, Rafael, Jones, Vermijl, Büttner, Carrick, Fletcher, Welbeck, A.Young, Macheda, Hernandez
Teknik Direktör : Alex Ferguson

Alex Ferguson ; Van Persie, Valencia, Rooney, Ferdinand, Nani, Kagawa, Giggs, Scholes, Evra ve as kaleci David de Gea …gibi as oyuncularını İstanbul’a getirmedi.

Değerlendirme:

- Allah için rakip takımın top çevirmesi bizimkilerden üstündü. Galatasaray ise daha çok kontrpaslarla sıçradı ; uzun paslara daha çok güvendiler.

-42.dak. da Manu’ın  topu kale direğimizden döndü. Herkesin aklı başından gitti.

-Bu dakikalarda durmadan top ezdik. Hamit ağır kaldı. Melo yerlere yatıyordu.

-47.dak. Amrabat hakeme itiraz ediyor. Bu bizim eski bir hastalığımız. Sanki topu rakiple değil, hakemle oynuyoruz. Bunun cezasını da geçen haftalarda Engin acı bir şekilde çekmişti.

-Burak kontrolsuz; sık sık ofsayta düşmesi hoş değil. Bizimkiler top tutamıyorlar.

Birinci Devrede gol yoktu.
 
-53.dak. sağdan yapılan ortaya Melo ve Burak birlikte çıktılar. Burak kafayla golü attı. Sonra Fatih Terim’e koştu.
Bu, golden sonra , dışarıya, Teknik Direktöre sarılma, arkadaşlarla kucaklaşma ne garip bir adet. O da yeni çıktı. Herhalde dünya futboluna hediye edeceğiz.  Her gol atan, dışarıya, ondan sonra bir sürü sarılmalar… Garip ki garip…
-61. dak. Bu dakikalarda bizim savunmanın yine çöktüğünü gördüm. Manu’lu oyuncular sık sık bizim kaleye indiler.
-63. dak.  Selçuk hakemle konuşuyor (Kaptan olarak konuşabilir). Ama ne luzumu var.
-73.dak. Engin hakeme itiraz etti  (ama kibarca… yoksa ne olacağını çok iyi biliyor)
-75.dak Burak bu kez hakeme itiraz ediyor. Beyler bu top hakemle oynanmıyor. Hop dedik..
-77.dak. Hamit 18 çizgisi dışından müthiş bir şut çıkardı. Top kale direğinde patladı. Çok şıktı.
Futbolcular top almak için niye birbirlerinin üzerine giderler.?  Bu maçta kaç kez rastladım; birbirlerinden kaçacaklarına yanlarına gidiyorlar, birbirinin topunu çalıyorlar. Allah Allah!

-80,dak. Amrabat çıktı Emre girdi? Niye? Diye sorarken. Çünkü Amrabat çok iyiydi. Ben olsam Burak’ı alırdım derken, o da oldu…

Kaleci Muslera gayet iyi. Boyundan posundan göstermeyecek derecede iyi kaleci. Hiçbir hatası yoktu.

Alex Ferguson da  üç tane yedek oyuncusuna yer verse de, oyunun kaderini değiştiremedi.

Zafer Galatasaray’ın. Manchester United   gibi bir takımı yenmek kolay değildir. Bu zafer gerçekten eşsizdir. Galatasaray bu maçı hem de Lig’de çok kötü olduğu bir zamanda aldı. O bakımdan bu galibiyetin değeri daha da eşsizdir.

Demek ki Galatasaray isterse oynuyor.