Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '12

 
Kategori
Futbol
 

Galatasaray 2-1 Fenerbahçe; İyi oynayan kazandı

Galatasaray 2-1 Fenerbahçe; İyi oynayan kazandı
 

Taraftar yine muhteşemdi..


Önce bazı önyargılara değinelim..

Dünya Derbisi

İlk olarak şunu söyleyelim, Galatasaray-Fenerbahçe maçı bir 'dünya derbisi' değil. Real Madrid-Barcelona maçıyla hiç kıyaslanamaz. İki takım arasında ne din farkı var; ne de ideolojik ya da siyasi sorunlar.. Bu yüzden kimilerine göre sadece 's...dik yarışı' ama bence böylesi daha güzel. Sadece takım sevdası, renk aşkı..

ve kısaca Türkiye'nin en önemli spor karşılaşması.. derbilerin derbisi (ama ülkemiz için)

Psikolojik üstünlük

Ezbere konuşmayı çok seviyoruz. Fenerbahçe'nin rakibine karşı psikolojik üstünlüğü olduğu söylenir sürekli. Bu da geçerliliğini yitirdi günümüzde..

Fenerbahçe'ye karşı deplasmanda 12-13 yıldır kazanamayan takımdan kimse yok şu anki kadroda. Üstelik şu an oynayanlar Kadıköy'de bir kupa kaldırdı, hemen ardından da süper kupa.. Ve dün bir kez daha kazandılar.. Artık çok rahatlar, 10 tane net gol kaçırmıyorlar ya da ayakları titremiyor maça çıkarken..

Aziz Yıldırım ve deplasman yasağı

Aziz başkanın maça gelmemesi son derece normal. Maçın önüne geçebilirdi, doğru olanı yaptı. Ama zaten hiç bir deplasmana gitmiyor artık. Şu ana kadar büyük bir bedel ödemedi ama deplasman maçlarına gid(e)memesi bile büyük bir ceza -şimdilik-

Deplasman yasağına gelirsek, Galatasaray ve Beşiktaş'ın tekerlekli basketbol maçında yaşananlardan sonra deplasman yasağının tamamen yanındayım (normalde özgürlükçü bir insan olmama rağmen) insanlar maç seyretmeyi beceremediği sürece yasaklar da devam etmeli. Ya da adam gibi uygulayacaksınız yasaları ve herkes yaptığının bedelini ödeyecek, diğerleri de maç izleme özgürlüğünden mahrum kalmayacak.

Fenerbahçe yönetiminin maça çok kısa bir süre kala ve bir değişiklik olmayacağı belliyken, taraftar yasağı kalksın demeçleri de sadece psikolojik bir hareketti. Yine Halis Özkahya'yı Galatasaray istedi şeklindeki açıklamalar da sadece küçültüyor Fenerbahçe'yi, bunlara gerek yok...

Gelelim 90 dakikaya..

2 takım futbolcularına da teşekkürler, bu ortamda olabilecek en güzel derbiyi izlettirdiler.

İlk defa bir derbide her şey bu kadar belliydi önceden. İki takımın kadrosu da bir haftadan beri belliydi. Galatasaray'ın maça baskıyla başlayacağı hatta erken bir gol bulacağı da hemen herkesin dillendirdiği bir şeydi.

Aykut Kocaman burda Fatih hocayı şaşırtacak bir şey yapmalıydı, yap(a)madı. Galatasaray sağda EBOUE-HAMİT solda RİERA-AMRABAT ile rakibinin kanatlarını otobana çevirdi. Galatasaray bu sene orta sahayı kalabalık tutan ve hızlı oyuncuları olan her takıma karşı (Gaziantep, Karabük, Orduspor hatta 1461 Trabzon) zorlandı. Ama Fenerbahçe'nin orta sahası çok zayıf kaldı. Galatasaray'lı oyuncular sürekli pres yaptılar ve rakibin oyun kurmasına engel oldular. Fenerbahçe ne topu tutabildi ayağında, ne pas yapabildiler. Eskiden Alex'in duran topları, uzaktan şutları ya da isabetli pasları vardı artık o da yok. Stoch ve Sezer yedek kulübesindeyken Fenerbahçe'nin gol atması bile büyük olay (Düşünün ki fb tek deplasman galibiyetini Akhisar'a karşı almış)

Hasan Ali'nin golünden sonra ev sahibi biraz bocaladı ama Selçuk'un frikiğiyle maç bitti adeta. Biraz dikkatli olsalar 3. golü de atabilirlerdi. Biraz da skoru korumak isteyip oyunu yavaşlattılar.

Gerçek şu ki Fenerbahçe'nin Christian ve Meireles ceza sahasına girmeden, Sezer yedek kulübesindeyken, Sow ve Kuyt rakip stoperlerin arasında sıkışıp kalmışken kazanması süpriz olurdu.

Gökhan Gönül Amrabat'ın da etkisiyle hücuma çıkamazken diğer tarafta Eboue maçı rakip yarı sahada geçirdi. Danny ve Selçuk çok iyiydi. Burak gol dışında her şeyi yaptı. Hamit de Şampiyonlar Ligi maçlarında oynadığına benzer bir oyun oynadı, direklerle sorununu hala çözemedi.. Kötü oynayan yoktu aslında, Melo'dan daha iyisi bekleniyordu sadece.

Stoch ve Sezer oyuna girmeden hemen önce Yekta'yla orta sahayı beşledi Galatasaray. Bu da doğru bir hamleydi. Topu da ayağında tutmayı başardılar, böylelikle ne Sezer ne Krasic ne de Stoch etkili olabildi.

Goller de duran toplardan (Volkan ibb maçında da frikikten yemişti golü, dün de hatası vardı ama Selçuk da beklenmeyen köşeyi tercih etti) geldi.. Bu da sıkışan oyunda yıldız oyuncuların önemini ortaya koyuyor. Fenerbahçe devre arasında en az bir yabancı transfer edecektir bu maçın ardından..

Hakem

Sonuca etki eden hatası yoktu. Aslında bir derbi nasıl yönetilirse öyle yönetti. Hakemler korkak davranınca futbolculardan dayak yiyor, maçın altında eziliyorlar. Dün gerektiği anda çıkarttı kartını, son ana kadar kontrolü kaybetmedi. Temponun yükselmemesi de işini kolaylaştırdı (aslında uzun süre beklenen bir maç daha renkli-heyecanlı olmalıydı)

Taraftar

Galatasaray taraftarı son zamanlarda kendini aştı. Büyük bir özveri ve müthiş bir olgunlukla hareket ediyorlar. FB TV'de Fatih Terim ve Melo'ya hakaret eden programın tekrar tekrar yayınlanması, Pınar Karşıyaka'yla yapılan basket maçında çıkan olaylar, Beşiktaş'la yapılan tekerlekli basketbol maçında yaşananlar, Fenerbahçe taraftarlarının GS STORE mağazasına saldırmaları.... ama sarı kırmızılı taraftarlar çok sabırlılar. Dün de sadece takımlarını desteklediler. Yöneticiler ve medya ortamı bu kadar germişken büyük bir olay yaşanmadan tamamladılar maçı. Koreografi için de büyük emek vermişler anlaşılan, ama değmiş.. Manchester'ın İstanbul'a gelişinde yaşanan olaylar dışında Galatasaray taraftarı son 1.5-2 senedir adeta ders veriyor, böyle devam ederler inşaallah..

Soyunma odasına gelip eski takımını tebrik eden Mehmet Topal'a da ayrıca teşekkür ediyorum..

 

https://twitter.com/smhtrsn

http://www.facebook.com/semih.tursen

 
 
Toplam blog
: 65
: 1328
Kayıt tarihi
: 21.08.11
 
 

21 yaşındayım İst. Üniv siyaset bil. ve ulus. ilişkiler 4. sınıf öğrencisiyim... Olaylara eleştir..