Galatasaray 2011-2012 (2)

Orta Saha

Galatasaray orta sahasının bu seneki yeni yüzleri Ceyhun Gülselam, Selçuk İnan, F.Melo, A.Riera ve Engin Baytar. İsimleri yanyana koyunca sarı kırmızlı orta sahadaki Trabzonsporlu eski futbolcuların çokluğu dikkat çekiyor. Bu oyunculardan Selçuk ile Ceyhun için bonservis bedeli ödenmemiş olması ise Galatasaray için tam bir piyango niteliğinde.

Selçuk ile ilgili fazla açıklama yapmaya gerek yok zira 26 yaşındaki yıldız futbolcu,Türk futbolcular arasında kendi mevkisinin en iyisi. Selçuk’un tek eksiği, bir orta saha oyuncusuna göre ortalamanın altında bir gol istatistiğine sahip olması. Fakat onun, gol atmaktan çok asist yapmaya meyilli bir oyuncu olduğu düşünüldüğünde bu eksikliği kolaylıkla göz ardı etmek mümkün. Selçuk’un golleri ve onlardan çok daha fazla olan asistlerinin yanı sıra takımına çok önemli bir katkısı daha var ki o da isabetli pasları. Zira geçen sene Trabzonspor, Fenerbahçe ile birlikte ligin en iyi paslaşan iki takımından biri olduysa bunun baş mimarı, savunması ile forvetleri arasındaki bağlantıyı neredeyse kusursuz bir şekilde kuran Selçuk’tu. Neticede Selçuk, Eboue ile birlikte sarı kırmızılıların bu seneki en iyi transferi ve tecrübeli oyuncu sarı kırmızılı formayla, sezon başına 3 gol ve 11 asist olan ortalamasının üzerine çıkacaktır.

Galatasaray’ın bir diğer yeni transferi Melo klasik bir defansif ortasaha oyuncusu. Bu nedenle Brezilyalı futbolcu muhtemelen Selçuk’un bir iki adım gerisinde boy gösterecek. Melo her ne kadar zamanında 25 milyon avro gibi yüksek bedeller ile kulüp değiştirmiş ve Brezilya milli takımının formasını birçok turnuvada giymiş olsa da zaman zaman sergilediği kötü performanslar onun için “kendini kanıtlamış bir oyuncu” tanımı yapılmasını engelliyor. Ancak her şeye rağmen Melo, gücü, dayanıklılığı ve takım oyununa yatkınlığı ile Galatasaray orta sahasına mutlaka güç katacaktır.

Gelişi ile Galatasaray taraftarını heyecanladıran bir diğer isim de Riera oldu. Zira CV’sinde Bordeaux, Man. City ve Liverpool gibi önemli takımları bulunduran sol kanat oyuncusu, özellikle sahip olduğu güçlü top tekniği ve isabetli pasları sayesinde şu ana kadar bulunduğu takımlarda başarılı bir performans çizdi. Riera’nın on yıllık kariyerinde altı kez takım değiştirdiği göz önüne alındığında onun, futbolu sarı kırmızılı forma ile bırakmayacağını düşünmek mümkün ancak takım arkadaşları ve F.Terim ile iyi bir frekans yakaladığı takdirde İspanyol oyuncu sarı kırmızılıların sol açık ihtiyacını en azından bir kaç sene başarıyla karşılayacaktır.

Kadroda Riera ve Melo varken Engin ve Ceyhun’un forma şansı bulması zor görünüyor fakat. Melo’nun Riera’ya oranla daha istikrarlı, Engin’in de Ceyhun’a kıyasla daha yetenekli bir oyuncu olması nedeniyle bu ikiliden Engin sezon boyunca daha çok forma şansı bulabilir, tabi yeni takımında da disiplin sorunları yaşamadığı müddetçe.

Sonuç olarak sağ kanatta Kazım’ın (veya Sabri) oynayacağı kabul edilirse Galatasaray’ın bu seneki mutfağının dörtte üçü yeni ve bir o kadar da önemli isimlerden oluşuyor olacak. Fakat alınan oyuncuların kariyerli isimler olması Galatasaray orta sahasının da mutlaka çok iyi olacağı anlamına gelmiyor zira bu yorumun yapılabilmesi için söz konusu oyuncuların birarada başarılı bir grafik çizmesi şart. Yeni Galatasaray’ın yeni orta sahasının en büyük artısı başarılı paslaşmalar ile bloklar arasındaki bağlantıları güçlü tutmakken en büyük eksiklik Selçuk ve Melo’nun, gol atmaya yatkın isimler olmaması nedeniyle takımlarının skor gücüne doğrudan katkı yapamayacak olmalarıdır.

Hücum

Galatasaray’ın yeni sezonda, sahada 4-4-2 veya 4-4-1-1 düzeni ile yer alacağı dikkate alındığında hücumdaki iki ismin kim olacağı büyük bir merak konusu. Zira kadrodaki adaylar Elmander, Baros, Sercan ve Kazım (sağ kanatta oynamadığı takdirde) genel anlamda birbirlerine oldukça yakım isimler ve Fatih Terim’in forvet tercihleri muhtemelen bu oyuncuların form düzeyi doğrultusunda belirlenecek.

Sarı kırmızılıların, hücum hattına yaptığı iki yeni transferden Elmander, aslına bakılırsa Baros’tan daha iyi bir futbolcu değil. Ayrıca İsveçli oyuncunun Toulouse ve son üç sezonunu geçirdiği Bolton’daki karnesine bakıldığında (156 maç 40 gol) onun çok golcü bir isim olmadığı da ortaya çıkıyor.

Diğer taraftan, Bursaspor ile yapılan uzun pazarlıklar sonucu sarı kırmızılılara katılan Sercan, gerek sürati, gerekse başarılı top kontrolü ile takım içindeki rakipleri arasında yeri garanti olabilecek tek isim. Sercan’ın bugün sadece yurt içinde değil yurt dışı futbol piyasalarında da aranılan bir isim olmamasının nedenleri herkesçe malum, fakat genç oyuncu kendine dikkat ettiği takdirde kesinlikle Galatasaray forvetinin tek garanti ismi olacaktır.

Sonuçta Galatasaray forvetleri -Kazım hariç- belirli bir standartın üzerinde fakat onların üst düzey olduklarını söylemek zor. Örneğin mevcut dört oyuncu arasında hava toplarına en hakim isim, kafa golü sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen, Elmander . Bununla birlikte hücum hattına iki yeni transfer yapılmasına karşın bitiriciliği en iyi olan isim hala Milan Baros ve genel anlamda potansiyeli en yüksek oyuncun da transferin son gününde alınan Sercan Yıldırım.

Genel Değerlendirme

Özet olarak, yeni sezon öncesinde kalecisini değiştiren ve diğer tüm bölgelere birden fazla takviye yapan Galatasaray, tamamen yeni bir kimliğe büründü. Özellikle kaleci, sağ bek, sol açık ve orta sahanın ortasında güçlü oyunculara sahip olmak sarı kırmızlılıların en büyük avantajı. F.Terim’in ekibi için en büyük risk ise kadroda çok sayıda yeni oyuncu bulunması nedeniyle belirli bir ritim yakalamanın zaman alabileceği. Bunun yanı sıra giderilmeyen sol bek ve üst düzey forvet ihtiyaçları da sarı kırmızılılar için yeni sezon öncesi iki olumsuz nokta. Fakat tüm eksiklikerine karşın yeni Galatasaray, geçen seneye oranla çok daha güçlü durumda ve önemli bir aksilik olmadığı takdirde sarı kırmızılılar yeni kadrosu ile sezon sonuna kadar şampiyonluk yarışının içinde olacaktır.

http://twitter.com/cannizamoglu

can.nizamoglu@gmail.com