Galatasaray'daki akort sorunu

Orduspor,Sporting Braga mağlubiyetleri ve ardından Eskişehirspor'a son dakikada kaybedilen iki puan.GS'ın Süper Lig ve Şampiyonlar Ligindeki puan kaybı devam ediyor.Fatih Terim'in mevcut sakatlık ve formsuzluklara karşı kenardan yapacağı katkı maalesef sınırlı kalıyor.Peki GS'daki sıkıntı nedir derseniz,sadece ve sadece akort sorunu derim.

Felipe Melo'nun son ana kadar transferinin gecikmesi,oyuncunun da son ana kadar "ense" yapması ,sezon başı hazırlığı  geçirmeden takıma katılması ve bir türlü form tutamaması ilk akort bozukluğu ve en kötü sesin çıktığı nokta.Tribünler de bununfarkında ve giderek tepki boyutu artıyor.

Hamit Altıntop beklentinin çok altında grafik sergilerken bazen de tribünlerin tepkisini çekmeye başladı.S.Braga maçında yer almasa da Eskişehirspor maçında da etkisizliği sürdürdü.1,5 metreden gökyüzüne nişanladığı gol pozisyonu da Hamit'in akordunun iyi olmadığının göstergesiydi.

Burak Yılmaz,Umut Bulut ikilisi Elmander'in yokluğunda tepkilerin merkezindeki iki figür olmaya aday.Süper Lige fırtına gibi giren Umut Bulut maç temposu arttıkça gol temposu düşmeye başladı.S.Braga maçında da Eskişehir karşısında da son vuruş eksikliği tavan yaptı.Burak Yılmaz ise Trabzon'ki günlerini çok arayacağa benziyor.Eskişehirspor maçındaki tek golü atsa da kaçırdıkları ve pozisyon harcamadaki bonkörlüğü kredisini düşürecek gibi geliyor.(Bir de golü atan futbolcunun teknik direktörüne koşmasını hâlâ sevimsiz buluyorum.)

Cris'in GS futbolcusu olmadığı açık.Necati Ateş biraz dikkatli olsa,Tello daha soğukkanlı olsa skor Cris için de GS içinde çok kötü olabilirdi.Riera'nın oynadığı futbol garanti paralı sözleşmesinin karşılığı kesinlikle değil.Hakan Balta'nın sakatlık ve formsuzluğunun ardından solbekte kendine yer bulmasına rağmen oynadığı futbolla bırakın GS'ı Süper Lig seviyesinin bile altına iniyor.

Selçuk İnan'ın iyi niyetli çabaları yetmiyor.Daha fazla konsantre olmalı.S.Braga maçında ilk golde daha iyi takip yapabilir ve golü engelleyebilirdi.Eskişehirspor'un golünde de pozisyonu hazırlayan topu kaptıran Selçuk İnan'dı.Muslera yerde mücadele ederken Selçuk İnan kolunu kaldırmış yardımcı hakemden ofsayt bekliyordu.Sanki taksi çağırıyor(Erman Toroğlu'ndan ilhamla).Hakemden bayrak bekleyeceğine Muslera'ya koşa golün olduğu üstüste 3.pozisyonu bozabilirdi.

Amrabad'ın takım içinde hâlâ kendine yer bulma savaşı devam ederken kendini ispatlama hırsı takım oyununun önüne geçiyor.O da bu özensizlik ve dikkatsizlikle kulübede ikamet etmeye devam edebilir.

Emre Çolak'ın enerjisi,Eboue'nin pozitif oyun anlayışı,Dany'nin çabukluğu armoninin düzgün çıkmasına yetmiyor.Hiç mi iyi nota çıkaran yok derseniz ,Eskişehirspor'un golünden önceki üstüste kurtarışları ile  kalesinde güven veren Muslera ,takımın hem düşünsel hem de taktiksel ve fiziksel yönden en hazır oyuncusu bence.Ve bütün notaları yanlış basan orkestra elemanları içinde görevini yerine getiren tek adamdı.

Bir sözüm de tribünlere var;Necati alkışlanırken Servet  protesto edildi.Gol at(a)mayan Necati alkışlanırken,gol attırmama görevini profesyonelce yapan Servet uzun süre ıslıklandı.Nerede GS'lıların Alex'e yapılanları eleştirirken ki gösterdiği olgun duruş,spora sporcuya saygı.Yakıştıramadım.

Fatih Terim'in  bugüne kadar olan çabası armoninin uyumunu sağlayamadı.Fenerbahçe'de yaşanan kaos ekonomik kaygıların ve savaş olasılığının bile önüne geçmişken GS pek gündeme gelmedi ve aslında sorunlarını gidermek için gereken avansı aldı.Bu gidiş ve akortsuzluk devam ettikçe GS tribünlerini ve camiayı büyük bir hayal kırıklığı bekliyor.