Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ocak '16

 
Kategori
Futbol
 

Galatasaray Değerlendirmesi

Galatasaray Değerlendirmesi
 

Görsel www.gsstore.org adresinden alınmıştır.


Öncelikle tüm halkımızın yeni yılını kutluyor, yeni yılın ülkemize ve dünyaya barış ve huzur getirmesini diliyorum.
 
2014/ 2015 sezonunu üç kupayla kapatan Galatasaray’ın 2015/ 2016 sezonunun ilk yarısı itibariyle başarılı olduğunu söyleyemeyiz.
 
Melo’nun ayrılması, yaşanan ekonomik sıkıntılardan dolayı Melo kalitesinde bir futbolcu alınamaması, üstelik yine ekonomik sebeplerle ya da yanlış transfer politikası sonucunda Amrabat ve Bruma gibi futbolcuların elde tutulmaması, yine transferde Galatasaray’a yakışmayacak bir acemilik sonucunda Kevin Grosskreutz'un ilk devrede oynatılamaması ve hatta şu anda takımda kalıp kalmayacağının bile belli olmaması, yeni transferlerden bir tek Bilal’ın takıma katkı sağlaması ve yönetimin Hamza Hamzaoğlu’na transfer için fazla bütçe ve şans tanımaması gibi faktörler Hamzaoğlu döneminde yaşanan başarısızlıkların nedenleri arasında gösterilebilirler. Bunlara Hamzaoğlu’nun ayrılmasından sonra medyaya yansıyan takım içindeki bazı futbolcuların memnuniyetsizliklerini de ekleyebiliriz.
 
Fakat her ne yaşanırsa yaşansın Dursun Özbek yönetiminin, geçen sezon belki ligdeki sıralama değil ama oynanan futbol açısından aldığı enkazdan üç kupalı bir şampiyon yaratan Hamza Hamzaoğlu’nu ilk fırsatta göndermesi hem büyük bir vefasızlık örneğidir, hem etik değildir, hem de futbol açısından yanlıştır. Çünkü ortada bir başarısızlık varsa bu başarısızlığı yaratan faktörlerin bir kısmı da mevcut Galatasaray yönetiminden hatta bizzat Başkan Dursun Özbek’in kendi yanlışlarından kaynaklanmaktadır. Kaldı ki, taraftarlar bile her başarısız sonuçtan sonra Hamza Hamzaoğlu’nu değil, başkanı ve yönetimi istifaya çağırmışlardır. Yani Galatasaray taraftarları da her şeyin farkındadırlar.
 
Fakat Dursun Özbek, belki de geldiği günden beri kafasında olan planı alınan kötü sonuçlardan sonra hemen uygulamaya koymuş ve Hamzaoğlu ile yolları ayırarak bir anlamda bütün sorumluluğu O’na yüklemeye ve Hamza Hocayı günah keçisi yapmaya çalışmıştır.
 
Beklendiği üzere Hamza Hamzaoğlu’nun yeri Mustafa Denizli ile kapatılmıştır. Yazılarımı takip edenler hatırlayacaklardır, o dönem yazdığım yazıda Mustafa Denizli’nin o durumdaki Galatasaray’da görevi kabul ederek kariyerini tehlike atacak bir yapıda olmadığını, eğer görevi kabul ederse kendisine kesinlikle devre arasında yeni transferler sözü verilmiş olduğunu ve Hamza Hamzaoğlu’na yapılmayan bu transferlerin Mustafa Denizli’ye söz verilmesinin çifte standart olduğunu ve Hamzaoğlu’na büyük ayıp edilmiş olacağını yazmıştım. Nitekim bu dediğim aynen çıktı. Sarı- kırmızılılarda görevi kabul eden Mustafa Denizli, ilerleyen haftalardaki maçların sonlarında devre arasında yeni transferlerin yapılacağını gayet radikal bir şekilde açıkladı.
 
Yine yazılarımı takip edenlerin hatırlayacakları üzere, Mustafa Denizli’nin takımda çok radikal bir değişikliğe imza atmayacağını, temel hedefinin Galatasaray’ı en az hasarla devre arasına atmak olacağını ve devre arasında yapacağı yeni transferlerle takıma kendi düzenini oturtmaya çalışacağını yazmıştım. Bu yazdıklarım da aynen yaşandı. Mustafa Denizli’nin Galatasaray’ı her geçen hafta bir öncekinden kötü oynayarak ligin ilk yarısını lider Beşiktaş’ın on bir, ikinci Fenerbahçe’nin ise on puan gerisinde tamamladı. Avrupa macerasına değinmeme ise hiç gerek yok. Astana karşısında İstanbul’da yaşanan korku filmini hep birlikte izledik.
 
Mustafa Denizli’nin Galatasaray’da gözle görülür yaptığı değişiklik Chedjou’yu orta sahada Selçuk’un yanında oynatmak ve son maçlarda Sabri yerine sağ bekte Tarık Çamdal’a şans vermek oldu. İlk geldiğinde sol bekte görev verdiği Hakan Balta’yı ise Chedjou’yu orta sahaya çekince stoper oynatmaya başladı.
 
Fakat takım içinden yaratmaya çalıştığı bu alternatifler işe yaramadı. Yukarıda da belirttiğim gibi Galatasaray, her geçen hafta bir öncekinden kötü oynamaya devam etti. Hele Beşiktaş karşısında oynanan ezik futbol taraftarları çılgına çevirdi.
 
Mustafa Denizli, ‘’ ben güllük gülistanlık bir takım devralmadım ’’ diyerek kendini savundu ve sorumluluğu kendisinden öncekilere attı. Evet, Hamza Hamzaoğlu, Mustafa Denizli’ye ligde çok iyi konumda bir Galatasaray devretmedi. Ancak aldığı kötü sonuçlara rağmen koşan, rakibine önde basan, pres yapan, yenilgiyi kabullenmeyen ve son saniyeye kadar gol bulmak için savaşan bir Galatasaray teslim etti. Fakat Mustafa Denizli’nin Galatasaray’ında bu özelliklerin hiçbiri kalmadığı gibi futbolcuların artık sahada ayakta durmakta bile zorlandıkları görüldü. Bir futbolcu grubunun bu kadar çabuk değişim yaşamasının en büyük nedeni mental ve psikolojik olumsuzluklardır. Bunun da sorumlusu doğal olarak yönetim ve mevcut teknik direktördür.
 
Şimdi merakla Mustafa Denizli’ye söz verilen devre arası transferlerini bekliyoruz. Gerçekten de takımı şaha kaldıracak, fırtına gibi esip on bir puanlık farkı kapatabilecek transferler yapılabilecek mi? Böyle bir takım kurulabilecek mi?
 
Öncelikle futboldan anlayan herkes az çok bilir ki, çok cazip bir fiyat gelmediği takdirde hiç kimse elindeki iyi oyuncusunu satmak ya da kiralamak istemez. Devre arası transferleri genellikle takımlarında mutlu olmayan, forma şansı bulamayan, başarılı olamayan ya da oynadığı takımdan alacaklarını alamayan futbolculardan yapılır. O nedenle devre arası transferleri ile mucize yaratan takım sayısı oldukça azdır.
 
Üstelik Galatasaray’ın ekonomik durumu bu transferlere ne kadar imkan verecektir? Sarı- kırmızılılara Şubat ayında UEFA tarafından transfer yasağının gelme ihtimalinin yüksek olduğunu herkes biliyor.
 
İşte Mustafa Denizli bu nedenlerle bir kaç tecrübeli futbolcu dışında çok koşacak genç futbolcuları tercih edecektir. Bu hedefinde başarılı olup olamayacağını çok kısa bir zaman içerisinde göreceğiz.
 
Diğer yandan Galatasaray yönetimi ekonomik anlamda rahatlamak için iyi rakamlar önerilen futbolcularını satmak isteyecektir. Mustafa Denizli’nin önündeki bir diğer tehlike de budur. Nitekim bu konuda ilk kriz şu anda Burak Yılmaz konusunda yaşanmakta.
 
Daha önce de defalarca belirttiğim gibi eğer Mustafa Denizli devre arası hedeflerini gerçekleştiremezse, ki şu anda gerçekleştirmesi çok zor gözüküyor, bırakın on bir puanlık farkı kapatıp yeniden şampiyonluk yarışının içinde olmayı, ne Mustafa Denizli ne de Galatasaray yönetimi sezon sonunu görebilir.
 
Galatasaraylı dostlar kızmasın ama sarı- kırmızılı camiada durum bu. Umarım ben yanılırım, ama görünen köy kılavuz istemiyor.
 
Peki bir de Şubat ayında Galatasaray’a transfer yasağı gelirse ne olur? Öyle bir şey olursa neler yaşanacağını ve olayın nerelere kadar gidebileceğini de az çok tahmin ediyorum. Ancak Galatasaraylı dostlar henüz olabilecek ihtimalleri kabullenmeye, hatta duymaya bile hazır değiller. Hem bu nedenle hem de Şubat ayında UEFA’dan olumsuz bir karar çıkmayacağı ümidiyle bu konuya şimdilik girmeyeceğim. Çünkü gerçekten de Şubat ayında Galatasaray ve diğer Türk takımlarıyla ilgili olumsuz bir karar çıkmamasını diliyorum.
 
tolgaersari@hotmail.com
 
https://twitter.com/tolgaersari
 
https://www.facebook.com/tolgaersari
 
 
Toplam blog
: 1042
: 299
Kayıt tarihi
: 02.03.08
 
 

Yazmak benim için bir tutku, bir yaşam kaynağı. Sadece basit bir hobi olarak açıklanamaz yani. Be..