Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Şubat '10

 
Kategori
Futbol
 

Galatasaray'ı beğendim, "skor" olmadı ama futbol ürettiler.

Galatasaray'ı beğendim, "skor" olmadı ama futbol ürettiler.
 

Kaynak: hurriyet.com.tr


Hemen söyleyim "skor" yazmayacağım, oynanan "futbol"u yazacağım.

Antalyaspor'la başlayalım sözlerimize:

Ellerinden geldiklerince direndiler, çok adamla kapanıp gol yollarını kapatmaya çalıştılar. Zaman zaman ilerde Necati'nin tuttuğu toplarla çoğalabildiler. Özellikle ikinci golden sonra morallenip iyi top çevirdiler ve ilerde basmaya çalışıp Galatasaray'ı kalelerinden uzak tuttular. Bence Antalyaspor sadece 65. dakikada gelen golden sonra iyi top oynayabildi. Ondan önceki sürede oyunu sürekli domine eden, gol arayan, baskı kuran, gol pozisyonlarına giren takım hep Galatasaray'dı. Zaman geçirmeye yönelik hareketleri normal karşılamak gerekir, yapmaları gerekeni yaptılar. Sonuçta turu geçme başarısını gösterdiler, tebrik ediyorum. Özellikle Ertuğrul'u çok beğendim.

Galatasaray'a gelince:

Ben bu akşam Galatasaray'ın oynadığı futboldan keyif aldım, varsın elenmiş olsun. 65. dakikada golü yediğinde, tur atlamak için iki gol daha atacağına inanıyordum. Zaten esas olan bu inancı verebilmek değil midir? Ancak o dakikadan sonra sanırım moralleri bozulan Galatasaraylı futbolcular inanmamış olacak ki Antalyaspor daha iyi oynamaya başladı.

Bu turu Galatasaray'ın almasını futbol tanrıları istemedi aslında. Özellikle üstüne basa basa söylüyorum ki, "skor" yazarlığı yapmıyorum. Kaçan gollerden sadece bir tanesi girseydi basında atılacak başlıkları düşünün!

15. dakikada soldan gelişen bir atakta Caner verdiği pasta Elano topuk pasıyla Arda'yı gördü ve Arda da nefis bir pasla M.Sarp'ı ceza sahası içinde topla buluşturdu. kaleci Ömer ile karşı karşıya kalan M.Sarp topu Ömer'e nişanladı. Bu nefis bir ataktı ve gol olsa jeneriklikti, gol olmalıydı. Sonra ilki 21. dakikada yapılan bir orta ve ikincisi 27. dakikada Caner'in nefis bir şutu olmak üzere iki top Antalyaspor direklerinden döndü. Bunların dışında sadece M.Sarp'ın kaçırdığı dört tane de dahil olmak üzere 7 tane yüzde yüzlük gol kaçırdı Galatasaray. Oysa Antalyaspor bir buçuk kere geldi, iki gol attı ve gitti.

Bence penaltı ağır bir karardı, ancak penaltı verilmemesi halinde sarı kart gösterilmesine de gerek yoktu.

Aykut Galatasaray kalecisi olamaz! Bu turun kaçmasının en büyük sebebi odur.

Geçen hafta ilk maç sonrası yazdım; Galatasaray'ın aradığı kaleci Ufuk Ceylan'dır diye. Bunun sebebini kısaca şöyle anlatmıştım: Aykut bir çizgi kalecisidir ve onun yüzünden (ama onun hatalı gözükmediği) GS kalesinde gereksiz goller görmektedir. Ufuk ise "ceza alanının tek hakimi benim!" diye haykırıyor. İlk maçın 35. dakikasında Tita'nın soldan kullandığı serbest atışta, sakatlanma riskine rağmen Ufuk Ceylan topu yumrukla ceza alanı dışına göndermişti. Burada topa müdahale etmeseydi Antalyaspor'lu futbolcu kale alanının köşesinde topa vurmak üzereydi. Ve çok yüksek ihtimalle gol olacaktı. (Daha geniş açıklama için lütfen şu linkten o yazımı okuyunuz: http://blog.milliyet.com.tr/Galatasaray_in_aradigi_kaleci_budur!_Neden_mi_/Blog/?BlogNo=227817) Bu akşamki maçta bir kez daha gördük; maçın 35. dakikasında soldan kullanılan ilk korner vuruşunda, tam Ufuk'un geçen hafta topu yumruklayarak uzaklaştırdığı yerde, bir Antalyaspor'lunun kafasından gelen top direkten dönerek Necati'nin önüne düştü ve ona sadece dokunmak kaldı. Ufuk Ceylan gizli goller kurtarmaktadır ve bunu iyi görmek gerekir. Aykut maçın sonlarında yüzde yüzlük golü kurtarsa ne olur, kurtarmasa ne olur!

Nonda'nın gönderilmesi için internet sitelerinde anketlere tıklayanlar dahil, şimdi Nonda'nın gönderilmesini hata olarak yorumlayanları gülerek izliyorum. Nonda tek golcüymüş! Hayır efendim, Nonda'nın sadece adı golcüydü! Hata; onun gönderilmesi değil, Avrupa'da oynayabilecek bir golcü daha alınması yerine Dos Santos'un alınmasıdır.

Elano oyuna ağırlığını koydukça Galatasaray futbol oynuyor. Dün akşam ne yaptığını en iyi bilen iki oyuncudan biri oydu, diğeri Lucas Neill. Elano topu iyi saklıyor, atacağı yeri iyi biliyor ve artık mücadele ediyor, takım için en büyük kazanç bu. Onunla takım daha bir sağlam basıyor.

Lucas Neill ise defansı çok iyi yönetmesinin yanısıra inanılmaz mücadele ediyor, tekniği mükemmel, son yılların en iyi transferi.

Mustafa Sarp ise şanssızdı, biraz da savruk.

Keita darmadağın, fazla özgüven yüklenmiş. Daha basit oynamalı, umarım bu maç ona ders olacaktır.

Sonuçta ben Galatasaray'ı beğendim, Galatasaray gibi oynamaya başlamışlar. Rakibi de kutluyorum, hakemi bahane etmeden.

Asıl sebep futbol tanrılarıydı.

 
Toplam blog
: 293
: 1063
Kayıt tarihi
: 07.11.08
 
 

Sporun bir kavgadan çok; ahlak, mücadele, eğitim, zeka ve dürüstlük olduğuna inanıyorum. Doğaya, ..