Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ekim '13

 
Kategori
Spor
 

Galatasaray'ı travmatik dönemden çıkaracak bir maç

Galatasaray’ın fizik gücünün üst düzey maçların sonunu getirecek seviyede olmadığına dün güzel bir örnekti.

Üstelik sadece savunmayı düşündüğü bir karşılaşma için...

Mancini’nin üzerinde durması ve geliştirmesi gereken en temel mesele de bu olsa gerekir.

Fatih Terim Burak, Drogba ve Sneijder’ı oynatabilmek için takım düzenini 3-5-2 şeklinde kurgulamıştı. Melo, Selçuk’un arkasına geçip, stoperlerin arasını doldurmuştu.

 

Mancini ise bu üçlüden en az birini kenara alarak orta sahanın yerleşimini dörtledi.

Burak’ın kesik yemesini normal karşılamak gerekir; çünkü golcü oyuncu bu sene kafası sahaya veremiyor. Konsantrasyon eksiği ya da kafasının içindeki her ne ise son 3 sezondur son vuruşlarda gösterdiği yüksek isabet ve becerinin tekrarına engel oluyor.

Kuşkusuz her golcünun böyle dönemleri vardır, ancak Mancini gibi zamanı olmayan bir teknik adam için elbette şansa yer yoktu.

Drogba ise büyük maçların büyük oyuncusu olduğunu bir kere daha kanıtladı.

Geçen sezon Real Madrid ve Fenerbahçe, bu sezon başındaki Emirates Kupası ve yine Süper Kupa finali ve dünkü Juventus maçlarında son sözü söyleyen oyuncu oldu, sonuca direkt olarak etki etti.

Mourinho zamanında Chelsea’de de zaman zaman benzer şekillerde oynuyordu.

Ancak Galatasaray gibi bir takımın sadece Drogba üzerine kurgulanmış bir oyun düzeni ile oynaması düşünülemez.

Bu çok basit olur.

Dün de gördük örneğin Sneijder ve Amrabat bu seviyelerin oyuncusu değiller. Amrabat’ın yaptığı penaltı Mancini’yi çok güldürdü. O pozisyondan bir penaltı çıkarmak savunma için utanç, hücum oyuncusu için de üst düzey bir başarı olmalıdır.

Riera, sezon başından beri yerin dibine sokuluyor; aldığı para herkese dert oldu; alternatif üretebiliyor musun, hayır!

Eboue için söylenecek bir şey var; sevgi ortamı olmayan bir yerde büyümüş gibi, yere düştüğünde biri başına gelmeden kalkamıyor, ilgi alaka bekliyor. Karşılaşmanın sonlarına doğru buna arkadaşı Chedjou da sinirlenmiş olacak başına gelip söylendi.

Bu nedir, nasıl bir çıt kırıldımlıktır?

Eboue bu haliyle tam bir bilinmezi oynuyor.

Aynı şey Gökhan Zan için de öyle...

Galatasaray, Fatih Terim’le 1,5 sezon 4-4-2 düzeninde oynadığı için bu sisteme rahatlıkla uyum sağlayabildi.

Türkiye’deki maçlarda Sneijder yerine Burak Yılmaz tercihi doğru olacaktır.

Selçuk İnan, Sneijder’ın kenarda oturduğu maçlarda yine eski performansına geri dönebilir.

Kuşkusuz böylesi travmatik dönemlerde takımların genel karakterini tahlil edebilmek çok kolay değildir.

Dün gece herşey aslında Galatasaray’ın lehineydi.

Mancini’nin üç gün öncesine kadar İtalya’da yaşadığı hesap edilirse Juventus eşleşmesinden daha iyi bir şey olamazdı herhalde.

Melo için de güzel bir motivasyon nedeni vardı. Zaten bu futbolcunun genel karakterine de bu durum çok uygun düşüyor.

Şampiyonlar Ligi için genel kural kazanamıyorsan kaybetmeyeceksin üzerine kurulmuştur. Galatasaray dün çok değerli bir puan aldı, Juventus’u da iki puandan etti. İki hafta önce bozulan moraller tekrar yerine geldi.

Mancini’nin teknik direktörlükten bağımsız bir şekilde genel “vizyonu” için şöyle bir yorum yapmak istiyorum; teknik direktörlük bu adama yakışıyor. Kenardaki duruş bu şekilde olmalıdır. 

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..