Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Şubat '15

 
Kategori
Futbol
 

Galatasaray'ın yolu artık daha uzun

Galatasaray'ın yolu artık daha uzun
 

Bugün öğleden sonra medyaya yansıyan bir habere göre, Felipe Melo bel fıtığı ameliyatına alındı ve sezonu kapaması oldukça muhtemel. 30 yaşını geçmiş bir oyuncu olarak ameliyat sonrası rehabilitasyon süreci ve idmanlara tekrar başlayıp form tutması, yaklaşık 2 ay sürebilir. Bu da sezonun hemen hemen bitişi demek. Onun yokluğunda bilhassa da yaklaşan Kadıköy deplasmanıyla birlikte, biraz yükseğe çıkıp Galatasaray'ın şampiyonluk yoluna dürbünle bakalım.
 
Kalan 13 haftada, Galatasaray açısından fikstürün en başta iki büyük parçaya ayrılması muhtemel. Elbette her maçın planı, hikayesi, sakatlık ve eksikleri farklı olacaktır ancak makro plan açısından böyle bir bakış beklenebilir.
Galatasaray, 27. haftadaki Trabzon deplasmanına kadar olan 5 haftalık süreçte İstanbul dışına çıkmıyor. Bu hafta sonu Arena'da Erciyes maçıyla başlayacak maratonun en önemli ayağı kuşkusuz Fenerbahçe deplasmanı. Puantaj olarak - olumlu ya da olumsuz her şeyi bitirmese de, moral - motivasyon olarak bütün sezonu belirleyebilir oradaki maç. Bu derbilerin teknik - taktik dışında çok çeşitli faktörleri barındırdığını düşünürsek, Melo gibi hem fiziksel hem zihinsel anlamda rakibi en zorlayan oyuncusundan yoksun olmak, Galatasaray için büyük bir sınav anlamına geliyor. Orada Melo'nun yerine görev alması muhtemel Yekta ve Hamit gibi isimler, o tempoya ne ölçüde yanıt verebilir, kestirmek güç.
 
Fikstüre dönersek, Kadıköy sonrası sırasıyla Başakşehir, Kasımpaşa (d) ve Karabükspor maçları mevcut. Galatasaray'ın buraları kayıpsız geçme ihtimali, azımsanmayacak düzeyde. Başakşehir'in sezonun ilk yarısındaki savunma prensipleri, rakipler tarafından çözülmeye başladı ve ilk yarıdaki 4-0'lık ağır mağlubiyet nedeniyle Galatasaraylı oyunculardan burada ekstra bir motivasyon beklenebilir. Elbette burada, Kadıköy'den alınmış skorun da ciddi etkisi olacaktır. Olası bir mağlubiyette telafi, zor da olsa çıkacak puan ya da puanlarda da müthiş bir özgüven artışı görülmesi muhtemel. Başakşehir'den sonra gidilecek Kasımpaşa deplasmanında, eğer rakipte Şota'nın görevine son verilip "yeni teknik direktör" morali olmazsa, galibiyet yakın olacaktır. Bu senaryo gerçekleşirse, Trabzon deplasmanı öncesi son durak olan Karabük maçında da Arena ahalisi yine farklı bir galibiyet bekliyor olacak.
 
Takvimin ikinci büyük kısmı, Trabzon deplasmanıyla başlıyor. Hücum yönünden oldukça potansiyelli rakibiyle Avni Aker'de oynamak, Galatasaray için ciddi zorluk ancak Trabzon'un savunma zaaflarından faydalanması da oldukça muhtemel. 5 haftalık İstanbul etabından minimum 12 puanla çıkmak, Galatasaraylı oyuncuların Trabzon'dan galip dönmesi için gereken morali ve güveni sağlayabilir. Sonrasında 33. haftadaki Beşiktaş maçına kadar sırasıyla Gaziantep, Akhisar (d), Konya, Mersin (d) ve Gençlerbirliği maçları var. Maç maç gitmek daha mantıklı olsa da, burayı maksimum bir beraberlik kayıpla geçmek gerekiyor. Bu şekilde en sondaki Beşiktaş maçı, müthiş bir hikayeyi barındırıyor olacak. Sadece Galatasaray için değil, Fenerbahçe ve Beşiktaş için de..
 
Önümüzdeki 13 hafta, pek çok senaryo söz konusu olacak ve hangisinin gerçekleşeceğini öngörmek, şu aşamada çok zor. Hamza Hamzaoğlu ve ekibinin saha içindeki birinci amacı, Melo'nun yokluğunu tolere edebilecek personeli ve yapıyı bulmak olacaktır. Eğer bu durumu bir şekilde kotarabilirlerse, dezavantajı avantaja çevirmeleri mümkün. Melo'dan boşalacak kontenjanda Bruma, ilk 11'in en ciddi adayı olacak ve yerinin daha garanti gözüktüğü bir ortamda daha özgüvenli ve rahat oynaması beklenebilir. En büyük özelliği hızı ve çalım atabilmesi olan Bruma'nın bunları kullanabilmesi için sorumluluk alması şart. Sezonu iyi bir form grafiğiyle bitirip, 2015 yaz kampını da iyi geçirirse önümüzdeki sezondan itibaren bambaşka bir Bruma izleyebiliriz. Tabii bu da bir senaryo..
 
Takımın diğer bölgelerinde, taşlar yerine oturmuş durumda. Muslera - Chedjou - Melo - Sneijder - Burak omurgasının tam ortasındaki dişliden mahrum kalmak, Hamzaoğlu açısından büyük bir sorun ancak Hamit, Yekta hatta biraz olsun form tutabilirse Dzemaili'yle, o bölgeye belli ölçüde de olsa pansuman yapması mümkün. Selçuk , Emre Çolak gibi oyuncuların da rolü artacaktır kuşkusuz. Son dönemde sık sakatlanmaya başlayan Burak'ın sağlık durumu da çok daha yakından izlenmeli.
 
Haziran başına kadar olan süreçte, Galatasaray açısından işler daha zor, yollar daha uzun. Buradaki en büyük şansları, kulübün çok büyük bir final geleneği olması. İddiasını belli bir haftaya taşıdıktan sonra Galatasaray için şampiyonluğa ulaşmak, diğer rakiplerine göre daha kolay oluyor. Son yıllarda son düzlüğe kadar Galatasaray'la yarışıp kaybeden bir Fenerbahçe için, yarışın uzaması bir psikolojik olumsuzluk yaratabilir. Gerets'in 2006'nın son maçında kazandığı mucizevi zafer, 2007 - 08'in son 6 haftasında Cevat Güler'le gelen şampiyonluk ve yine 2012'nin en son maçındaki epik durum; Galatasaray'ın moral açısından en büyük artıları. Bunun sahadaki yansımasını oluşturmak da, başta Sneijder, Selçuk, Burak, Chedjou ve Muslera olmak üzere, Galatasaray futbol takımının elinde.
 
Toplam blog
: 18
: 95
Kayıt tarihi
: 28.02.13
 
 

Futbolda, bilhassa Galatasaray'la ilgili görüşlerimi yazıyorum. Beğenirseniz ne mutlu bana. ..