Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mart '12

 
Kategori
Futbol
 

Galatasaraylı sevinmekte haklıdır

Galatasaraylı sevinmekte haklıdır
 

Güzel goldü


Öncelikle maçın hakemini tebrik ediyorum. Düşündüğümün aksine, başarılı diyebileceğimiz bir maç yönetti. Maçtan sonra, maçtan daha fazla o konuşulmuyorsa, iyi bir maç yönetmiş demektir.

Maçın pozisyon pozisyon yorumunu yazmayacağım, onları bir çok yerde okuyacaksınız zaten. Gelin, değişik noktalarından bakarak görelim derbiyi:

Bu yazıma yukarıdaki fotoğrafı özellikle seçtim. Bu fotoğrafa bakınca nasıl da net bir faul var değil mi? Galatasaraylıların büyük bir kısmı da bu pozisyonda bir tehlikeli hareket olduğunu, hatta faul olduğunu düşünüyor. Bana göre, son derece güzel bir goldü.

Geçen sene Kadıköy'de (Aykut Kocaman'ın fotoğrafını odasının duvarına astığı) Sabri'nin pozisyonunda ne kadar faul varsa, bu pozisyonda da o kadar faul var.  Her ikisinde de pozisyonu normal akışında seyretmek gerekir. O pozisyona faul değildi diyen Galatasaraylıların bu pozisyona faul demeleri objektif değildir. Tersini Fenerbahçeliler için de yazmaya gerek var mıdır bilmem.

Tabii Aykut Kocaman'ın da o fotoğrafın yanına bunun fotoğrafını da asması gerekir.

***

Maç öncesine baktığımızda, maç dışı psikolojik faktörler Fenerbahçe'den yanaydı:

- 9 puanlık farkı play-off öncesi 6'ya indirmek,

- TT Arena'da (futbol olarak da) yenildiği maçın rövanşını almak,

- Kadıköy'deki yılların verdiği psikolojik üstünlük,

- Bu üstünlüğün futbolculara kazandırdığı ister istemez özgüven,

- Adaletin bekçilerine (!) olan kızgınlık ve ders verme düşüncesi,

- Geçen sezona ait bir şeyleri ispatlama isteği ve hırsını düşündüğümüzde, ben Fenerbahçe'nin bu maçın favorisi olduğunu düşünüyordum.

Doğrusunu söylemek gerekirse maç 2-0 olduğunda, Galatasaray'lı futbolcuların geride derin boşluklar vereceklerini ve Fenerbahçe'nin başta Stoch olmak üzere hızlı hücumlarla bunları değerlendirerek farkı daha da arttırabileceğini iyi yüzdeli bir ihtimal olarak gördüm.

Nasıl ki Johnson vurduğunda baraja, Kezman vurduğunda Ergün'ün poposuna çarpıp girmişti, yine "ilk pozisyonda gol ve nerden vursan gol" mekanizmasının çalıştığı bir akşamdı.

Ancak bu akşam Galatasaray'ı "olmuş" buldum. Bugüne kadar Galatasaray'ın oynadığı "takım futboluna" hep kuşkuyla bakmış birisi olarak, bugün itibariyle şampiyonluğu telaffuz edebilirim.

Galatasaray takım olarak sağlam oynuyor artık. 2-0 geriye düşmelerine rağmen hiç telaşa kapılmadılar. Kafalarında "biz bu ligin en iyi takımıyız" düşüncesi yerleşmiş. Buradan duyuluyor.

Sahayı çok iyi parselleyip, hücumda çok çabuk çoğalabiliyorlar. Kimse saklanmıyor, yardımlaşma üst düzeyde, özellikle ortadan çok iyi geliyorlar.

Selçuk ve Melo bu ligin de üzerinde futbolcular. Teknikleri olağanüstü, defansa yardımları inanılmaz, maç boyu çok koşup çok mücadele ediyorlar, sahanın her yerinde varlar. Allah nazardan saklasın.

Ve defansı çok yıpratan Elmander.. Ve Stoch'u defans oyuncusu gibi oynatan Ebue..

Ve Muslera.. Verdiği güven yeter. Bence dünyanın en iyi kalecisi..

Galatasaray kanatları da işletirse, Avrupa'da iş yapar.

***

Fenerbahçe taraftarının bir bölümü ayıp etti.. TT Arena'da saha dışı tüm etmenlere rağmen olay olmadan tamamlanmış bir maçtan sonra, burada Fatih Terim'in kaşı, Hasan Şaş'ın alnı yarılmamalıydı.

Bana göre, Fenerbahçe taraftarının çoğunluğu böyle olayların yaşanmasını arzu etmezdi. Onlara da yazık oluyor.

Bu gece bir kez daha gördük ki, bu ülkenin en heyecanlı olayı bu maçtır. Bunu bozmanın ne anlamı var?

Şunu düşünmeden edemedim: Bence, maçlarda çıkan olaylardan sonra bir takıma bir maç ceza verilecekse bu bir maçlık ceza; eğer birden fazla maç ceza verilecekse bunlardan bir tanesi aynı takımlar arasında oynanacak aynı sahadaki müteakip maçta çektirilmelidir.

***

Galatasaraylılar bu maçtan sonra sevinmeli midir? Evet, sevinmelidir ve bu haklarıdır. Yukarıda yazdığım tüm faktörlere rağmen, 2-0 geriye düştükleri bir maçta 2-2'yi yakalıyorlarsa, buna doğal olarak sevinilir.

Galatasaraylılar bu maçtan sonra dövünmeli midir? Son pozisyon için, evet.

Bakmayın siz Fenerbahçelilerin "beraberliğe seviniyorsunuz" demelerine. Bu maçtan sonra sevinilecek şey sadece bir beraberlik değildir.

Birincisi; Galatasaray artık takım olarak sağlam oynamaktadır.

İkincisi; bu maç, Galatasaray'ın şampiyonluktaki en büyük rakibi Fenerbahçe'yi ligin geri kalan kısmında moral olarak olumsuz etkileyecektir.

Üçüncüsü; Galatasaray her ne kadar 11 yıl olduğu gibi yine galip gelememiştir ancak, Fenerbahçe'nin Kadıköy'de yıllardır olagelen psikolojik üstünlüğü de kırılmaya başlamıştır. Bir diğer oluşmaya başlayan istatistik de; Galatasaray'ın son iki yıldır Kadıköy'de yenilmediğidir. Artık bu istatistik de etkili olmaya başlayabilir.

***

NOT: Bildiğim kadarıyla Fenerbahçe'de bu sene seçim olacak. Şu andaki yönetimin, ne kadar severlerse sevsinler, Aykut Kocaman ile 3 yıllık sözleşme imzalaması bence "şekil olarak" doğru olmamıştır. Takdir Fenerbahçelilerindir.

 
Toplam blog
: 293
: 1063
Kayıt tarihi
: 07.11.08
 
 

Sporun bir kavgadan çok; ahlak, mücadele, eğitim, zeka ve dürüstlük olduğuna inanıyorum. Doğaya, ..