Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Eylül '12

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Gaylerin başkenti, eğlence kenti: Brighton

Gaylerin başkenti, eğlence kenti: Brighton
 

Brighton Royal Pavilion


İngiltere için de kabul görmüş, Brighton denince akla gelen ilk şey gayleridir. Gün içinde pek faklı bir durumla karşılaşmazsınız. Gece hayatında ve festival zamanında şehre adını veren durumla yüzleşirsiniz.

İngiliz arkadaşlarım dahi kendi aralarında konuşurlarken bununla ilgili şakalar yapardı. Benim içinse sadece eğlence dünyasıdır. Londra' dan trenle kısa zamanda ve uygun ücretle seyahat etmek en uygun yoldur. İngiltere' nin güney kıyısında okyanıs kenarındadır. Dil öğrenmek isteyenler ve ünivertise öğrencilerinin tercih ettiği yerlerin başında gelir.
Deniz kenarı taşlıktır. Güneşlenenleri görebilirsiniz ama denize pek az kişi giriyor. Sahilde çok sayıda pub/kafe yer alır. Bira ve fish and chips yemek büyük keyif. Bir yanda güneşlenenler, üst tarafınızda bisikletle gezen, spor yapanlar ve kumsalda voleybol oynayanlar sizlere tatili hissetdirir.

Brighton'da kalabalığı takip ettiğinizde Pier'e varırsınız. Burası kıyıdan denize doğru uzanmış üzerinde fast food mekanları ve lunaparkın olduğu iskeledir. Asyalılar'dan harika noodle yenebilir. Pier'in kapalı bölümünde tilt ve kepçeyle oyuncak yakalama gibi oyunlar var. En kalabalık oyunsa oynamaktan nedense çok keyif alınan para düşürme oyunudur. Londra'da da aynı şekilde bu makinalardan var. Çok saçma ve zevksiz gözükmesine rağmen çok talep görüyor. 1 veya 2 pennyi birikmiş paraların üzerine atarak bir demir parayla 5-10-15 demir para düşürebilirsiniz. Para attıkça alt taraf birbirine baskı yapıyor ve doğru yere parayı bıraktığınızda çoğu düşüyor. Tabi bu arada alt taraf da hareketli. Pier'in en ucunda booster diye kamikazenin küçüğüne benzeyen bir alet var. Yükseldiğinde bir tarafınızda şehir diğer tarafınızda uçsuz bucaksız okyanus! Düşerken yere o kadar yaklaşıyorki suratınızı yere yapışacak zannediyorsunuz.

Sahil boyunca yürüdüğünüzde eski iskele ve havuz yer alır. Bu  yol üzerinde 1900 lerin başında olduğunu düşündüren ilk aterilerden oluşan oyun salonu ve top atarak puan kazandığınız oyunlar karşınıza çıkar. Gününüz yemek-güneşlenmek-oynamak üzerine kurulur. Sadece sahilde yürüyün karşınıza sizi keyiflendirecek birşey çıkacaktır.
Tüm bunların dışında kente Hint havası estiren Royal Brighton Pavilion'u görmeden ayrılmamalısınız. Saray-konak  karışımı bu yapıyı uzaktan dahi görseniz Hint mimarisi olduğunu rahatça anlıyosunuz. Bath ve Londra'ya çok eser kazandırmış İngiliz mimar John Nash ( Akıl Oyunlarına konu olan değil) tarafından19. yy sonlarında tasarlanan saray kentin simgesi olmuştur.

Brightonu gezikten sonra Peter James' in  'Ölüm Kadar Basit' adlı kitabını okumanızı ısrarla tavsiye ederim.  2005 yılında Krimi-Blitz ödülü almış eser çok duyulmamıştır. Brighton'da geçen cinayet üzerine yazılmış kitap, çok hızlı başlangıcıyla ve Brighton sokaklarındaki gezintisiyle eminimki sizleri bir soluk da okumaya itecektir. Merak edeceksiniz ama ters köşeye yatacaksınız.

 
Toplam blog
: 56
: 1239
Kayıt tarihi
: 14.11.11
 
 

30 ülke ve yüzlerce şehir gezisi için tatiliyet İstanbul Üniversitesi Arkeoloji ve Tarih bölümü, ..