Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Eylül '07

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Gaziantep Besni yolunda ne görülebilir ki-3(Besni-Sugözü-Çörmük)

Gaziantep Besni yolunda ne görülebilir ki-3(Besni-Sugözü-Çörmük)
 

Besni dağları bitki örtüsü bakımından daha zengin. Hemen hiç boş alan görülmez, taşın kayanın arası alınteri dökülmüş, antep fıstık ağaçları ile yemyeşil olmuş. Yıllar önce henüz çocukluk yıllarımın bittiği zamanlardı Denizli'de Fakir Baykurt'un bir konferansındaydım tesadüfen. O konferansında Besni'nin bu taş üstündeki köylerini anlatmıştı.

Tavaş'dan çıkınca Köseceli'de çay içebilirsiniz. Çevremiz üzüm bağları ve fıstık ağaçları ile oluşmuş yeşil bir örtü içinde Köseceli'den çıktıktan sonra yine aynı manzara içinden Sarıyaprak kasabası önünden karagüveçten geçip Besni'ye doğru yola devam ediyorum.

Antep Fıstığının büyük bölümü Besni sınırları içinde üretilir. Bu çevre de bu bakımdan en yoğun alanlardır. Karadeniz bölgesinden gelenler de burada fıstık ağaçlarını sorarlar. Buranın insanının fındığı merak ettiği gibi. Hakikaten bu iki ürün her yönü ile bir birinin simetriği sanki, hem tüketim çeşidi hem de yayılış coğrafyası açısından. Anadolu'nun kuzeyi fındık diyarı, güneyi fıstık.

Bu yol boyunu takiben giderken Eskiköy kasabasını geçerken sakın yola devam etmeyin. Karagüveç sırtlarından doğuya doğru bakınca, kuzey tarafta dev kaya çöküntüleri görürsünüz, tepe ve sırtların üstünden. İşte orası dağ keçileri için çok elverişlidir. Onun için adı Geyik dağıdır. Fazla yüksek bir dağ değil ama topoğrafyası uygun dev kaya yığıntıları ile dolu. İşte bu yoldan devam etmeden sağa döndüğümüz zaman bir cennet sizi bekliyor tabii beni de, şimdi ben de yoldan sağa doğru saptım ve 250 mt gideceğim.

Görünüşte bu kayaların içine ne götürüyorsun diyeceksiniz. Biraz meyille rampadan (20 mt.)varacağımız yere iniyoruz. Hiç geldiğimiz yere benziyormu ? Klasik buharlı dumanlı dev kanyon içinde, yeşil ağaçlar içinde akan berrak çay, yağlıboya tuvalinin gerçeğini işte buraya koymuş yaratıcımız.

Fotoğrafla tanınacak ve anlaşılacak gibi değil, hakikaten ben çok değişik güzel yerler gördüm ama bu coğrafyada bu görünüm ve tablo adete bir flim seti gibi her yönüyle. Çevrede vadi boyu oyma ve tabii mağaralar cabası. Burada bir piknik yapın! hiç unutacağınızı sanmam. Yakındaki kasaba belediyesi burada belli hizmetleri de sunmaya başlamış.

Su boyunca kanyon yamacını aşıp güneşe ulaşmaya çalışan ağaçların altında, ayağınız balıklarla öpüşürken siz pikniğinizi yapın çayınızı yudumlayın. Duvar gibi kanyon yamaçlarına tutunmuş çeşit çeşit bitki ve sarmaşıkların görünüm zenginliği buranın havasını serinletip nemlendiren ırmak suyunun çevresinde adeta bayram ediyorlar. Herhalde bu güzellikleri görmeye gelenleri gören Allah'ta burayı boşa yaratmadığını bilmemizi istiyor. O halde sizde niçin görmeyesiniz. Böyle kanyon, böyle şelale böyle yeşil ve böyle kaya manzaraları es geçilir mi?

Aslında ben transit ve özet geçiyorum. Yoksa bu yerlerin herbiri, bir hafta sonu gezi yazısı olabilir. Ama yazacağım konum o kadar çok ki . Sanmayın öyle bir cümlelik yerlerdir. Buraların uzak yakın tarih olarak ne hikayeleri var gelip yerlilerle sohbet ederseniz daha iyi öğrenirsiniz.

Burada çevreye bir göz attıktan ve size anlattıktan sonra, yola devam etmek için ayrılıyorum. Anayoldan Devrent denen mevkiden (Yıkanmiş karstik kireç kayalarının tepe yamacını erozyonun son aşaması) olarak görerek geçerken rampanın çıkışında Besni'ye geldiğimi gördüm.

Buradan itibaren yeni kent yerleşim alanı. Modern siteler ve düzenli kentleşme bu semtte. Buradan şehir merkezini teğet geçerek karayolundan devam ediyorum. Sağ tarafa dönerek kavşak göbeğini solda bırakıyorum.

Sağ taraf apartman site, ilerisi tripleks villalar, sol taraf Toki konutları, güneye doğru inerken bu üçüncü nesil Besni'yi geride bırakıp, birinci nesil tarihi Besni ören yerini önümde buluyorum. Burası zaman zaman ağaçlandırıldı ama ciddi koruma olmadığı için güneş altında yanar durur. Bazanda koyun çobanları yakar. Bu ağaçlandırma bu nedenle hep eksik kalmıştır.

Bu ilk durduğumuz yerde Kurşunlu Camii, bu son zamanda restore edildi. Gelip geçen ve yakın yerdekilerin ihtiyacını da karşılıyor. Burası 1965 yıllarına kadar kent özelliklerini her bakımdan taşıyordu. Adıyaman'ın İl olma kararını takiben ilçe merkezi yeni teknolojik ihtiyaç ve ulaşıma imkan versin diye 1950 yılları başında kent, etkin olan ileri gelenlerince şimdiki kent merkezinin olduğu alana taşınmasına karar verilmiş. Resmi binalar buraya yapılmaya başlanmış daha sonra 1956 yılında sel felaketi olması yer değiştirmeyi hızlandırmıştır.

Şimdi gördüğümüz gibi yakın zaman sonunda birkaç minare, hamam öreni ve köprüleri ancak bulabiliyoruz. Nasılmı havaya uçtu bu kent ? Uçmadı on yıl içinde eşek kervanları kurularak, o yıllarda bütün ören taşlarını yeni Besni yerine taşırken, kamu ve dini yapılar da nasibini almış ki şimdi yerinde yeller esiyor.

Bu eski kentle ilgili tarihi ve potansiyel bilgileri öğrenebilirsiniz. Ancak buradan geçerken bir saatınızı ayırırsanız bir kent nasıl kısa zamanda bu hale gelebiliyor ibretle düşünerekten kalan ören ve kalıntıları, arkolojiye hevesliyseniz ötede görülen Besni kalesini gezebilirsiniz.

Daha sonra yola devam ederek kentin karşı taraftaki sanayi alanını geçip, Adıyaman yoluna devam ediyorum. Burada yola dönmeden Besni şehir merkezine girip otantik meslek ve sanatlarını yakından görüp, dokumacılık, besni üzümü ve besni yoğurdu ile tanışabilirsiniz.

Ama vakit geçmeden 8 km. aşağıdaki (kent merkezine 13 km.) Çörmük kaplıcasını görmeden olmaz. Dağın sırtları üzerindeki 1050 mt. rakımda bulunan şehir merkezinden, kuzeye doğru kışın karın yağmadığı aksu vadisine kadar iniyorum. Burada sağ taraf ağaçlandırma sahası, sol tarafa stabilize yol girer, yavaş gidin fark etmeyebilirsiniz. 200 mt. ilerde vadi tabanı sol sahilinde soğuk su kaplıcası sizi bakliyor.

Çörmük soğuk su kaplıcası kükürtlü suyu ile cilt hastalıkları, basur, romatizma, varis ile mide va bağırsak hastalıklarına iyi geldiği belirtiliyor. Tesisler yetersiz olsada civar da yaşayan halkın sıksık geldiği ve piknik yaptığı banyo yaptığı bir yer. Kışın suyun kıvamı koyulaşır, yazın banyo sırasında ve barut kokusu genzinize doğru değişik bir koku verir.

Yol kenarındaki ağaçlandırma alanı piknik yeri veye günübirlik alan olarak tanzim edildiği takdirde Nemrut dağı turizm yol güzergahında olan bu yerin istikbali iyi olabilir.

Bu örelerde daha değişik ören yeri ve doğal manzaralar var elbette. Şimdilik bu kadarla yetineyim. Belki ayrıntısını siz benden önce öğrenirsiniz. Gitmediğim Fırat'a doğru benden önce gidersiniz.

Karşılaşırsak tanışırız.

M.Nariçi.





 
Toplam blog
: 376
: 1841
Kayıt tarihi
: 06.07.07
 
 

Hayat herkes için aslında yalnızlıktır. hiç kimsenin doğal garantisi yoktur. (Günlük atüel haberl..