Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Nisan '10

 
Kategori
Şiir
 

Geceye eskiz..

Geceye eskiz..
 

Derin dehlizlerinde gecenin

Yüksek dağ kayalıklarına çarpa çarpa yaralanan

Kırgın ırmaklar gibi seslerim.

Hissetmiyorum artık ellerimi ve gecenin dokunduğu tenimi

Islak bakışımlar içinde hüzünleniyor gece

Ve dağılıyor kötümser çocukları pervasızca

Hain, dingin, çoğul, kaotik

Boşluk saydığım dünya,

Sadece geride bıraktığım anların izbe yüzleri

Silik ve sevimsiz.

Geride bıraktıklarım için pişman olmamayı dilerdim.

Hiçbir şey için sızlanmamayı ya da

Lakin büyüyor boşluğu gecenin ve seslerini kaybetmeye yüz tutmuş sessizliğim

Lime lime etlerim, celladının kılıcının kanlı izlerine emanet

Cellat saplıyor kılıcını boşluğa hayasızca

Ve boşluk deşildikçe büyüyor

Büyüdükçe kaplıyor geceye tutunmaya çalışan yoksul ruhumu

Boşluk yıkıyor duvarlarımı taş üstünde taş bırakmaksızın.

Yıkılıyor duvarlarım bir bir ve,

Ölüyor seslerim heyhat!!! haykırışlarım.


Çığlıklarımla büyütüyorum şimdi gecenin kötümser çocuklarını.

Seslerim çoğalıyor

Çoğalıp karışıyor sessizliğime derin bağırışlarla, seslerim

Ruhumun kabaran sularıyla boğuluyor içimdeki iz bilmez.

Yersiz ve yurtsuz


Ve sızı, dinmek bilmez bir hızla parçalıyor zamanı

Zaman duruyor.


Şimdi an’ın içinde bakakaldım,

Geçmişini ve geleceğini kaybetmiş köhne dünyanın korkunç ve ıssız yalınlığına biçare

Fakat seslerim dinmiyor, dinmiyor, sızı bitmiyor…

Cellat saplıyor kan revan içindeki kılıcını son kez

Ve dağılıyor yeniden seslerim, tenhalığına gecenin

Dağlıyor içimi celladımın kılıcı

Kalakalıyorum; bağrış çağrış, yara, bere

Zaman ölüyor.

Faili meçhul değil; cinayetin… cinayetimin

Çünkü hiçbir hukuk kabullenmiyor soyut cinayetlerin gerçekliğini ama

Oysa ben ihbar ediyorum gecenin tanıklığında celladımı.

Zamanı öldürdü.

Zamanı öldürdüm.

 
Toplam blog
: 5
: 343
Kayıt tarihi
: 01.05.07
 
 

Kırılan bir aynanın dağılan her parçası yaşamı farklı bir açıyla görür. Hiçbiri ve her biri. Uzaklaş..