Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Temmuz '10

 
Kategori
Siyaset
 

Geçici 15. maddenin kaldırılması 12 Eylül’ün sorumlularının yargılanmasının yolunu açıyor

Geçici 15. maddenin kaldırılması 12 Eylül’ün  sorumlularının yargılanmasının yolunu açıyor
 

Anayasa değişikliğinin neler getirdiği konusunda bilgi sahibi olmadan afakî nutuklar atılıyor, içerik dışında çok farklı eksende tartışmalar yürütülüyor. En çok sorulan sorulardan birisi Kenan Evren yargılanacak mı? Cevap açık; yargılanacak.

“Geçici 15. maddenin varlığı tıpkı milletvekili dokunulmazlığının zaman aşımı süresini kesmesi gibi zaman aşımını kesiyordu, kalkınca zaman aşımı işlemeye başlar. Dolayısıyla Kenan Evren ve diğer sorumlular yargılanabilir.”

Benim ikinci önemsediğim konu, 74. maddede yapılacak değişiklik; “Kamu Denetçiliği Kurumu” Ombudsmanlık. Herkesin bu kuruma başvurmasına olanak tanınıyor. Bu konuyu yazmıştık: “Ombudsmanlık yasası; milletin meclisi yetkisiz ise kim yetkili”

http://blog.milliyet.com.tr/Ombudsmanlik_yasasi__milletin_meclisi_yetkisiz_ise_kim_yetkili_/Blog/?BlogNo=172387

144. maddedeki değişiklik ile hâkim ve savcıların denetiminde iç denetçilik ve adalet müfettişliği gibi iki ayrı kurum oluşturuyor. Bu denetim süreci de çok önemli..

Bir diğeri 128. madde; bu maddeye yapılan ekleme kamu çalışanlarının toplu sözleşme kazanımlarına anayasal güvence sağlıyor. Buna paralel 53. maddede yapılan değişiklik kamu görevlilerinin toplusözleşme yapmasına olanak tanıyor (eski düzenlemede toplu görüşme vardı ve son sözü hükümet söylüyordu, bu düzenlemede son sözü hakem kurulu söylüyor). Toplu sözleşme ücretlerin düzeltilmesi demek..Yetmez ama daha iyi.

129. maddede yapılan değişiklik uyarma ve kınama cezalarına karşı da yargı yoluna başvurma olanağı sağlıyor.

Diğer yandan DİSK her halde 51 ve 54. maddelerin sivil vesayeti getireceğini öngörerek mızıkçılık yapıyor. 51. maddede yapılan değişiklik bir kişinin birden çok sendikaya üye olmasına olanak sağlıyor.

54. maddede yapılan değişiklik ise grev sırasında ortaya çıkan zarardan sendikaların sorumlu olmasına son veriyor (dolayısıyla işçileri sorumlu kılmaya olanak tanıyor). Siyasi grev, dayanışma ve hak grevi, iş yeri işgali, iş yavaşlatma gibi eylemlere ilişkin anayasal yasağı ortadan kaldırıyor.

10. maddeye yapılan ekleme kadınlar, çocuklar, yaşlılar, savaş ve görevde ölenlerin yakınları ile yaralananlara ve sakat kalanlara pozitif ayrımcılık yapılabilmesine anayasal güvence sağlıyor.

20. maddeye yapılan ekleme kişisel verilerin düzenlenmesine ve korunmasına anayasal dayanak sağlıyor.

23. maddede yapılan değişiklik yurtdışına çıkmanın yalnızca suç soruşturması veya kovuşturması nedeniyle ve hâkim kararıyla olabileceğini düzenliyor (eski metne göre askerlik, vergi vb konularda da ve yargı dışı yollarla da sınırlama yapmak mümkündü).

41. maddeye yapılan ekleme çocukların anne-babalarıyla ilişkisini ve devletin istismara karşı önlem almasını düzenliyor.

84. maddede yapılan değişiklik söz ve eylemleriyle partisinin kapatılmasına neden olan milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi uygulamasına son veriyor.

94. maddede yapılan değişiklik TBMM başkanlık divanını seçim süresinin dört yıla düşürülmesine uyarlıyor.

125. maddede yapılan değişiklik Yüksek Askeri Şura’nın terfi ve kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayırma işlemi dışındaki kararlarını yargı denetimine açıyor, yargının yerindelik denetimi yapamayacağını hükme bağlıyor.

145. maddedeki değişiklik asker kişilerin adliye mahkemelerinde yargılanabilmesine anayasal dayanak sağlıyor, sivil kişilerin askeri mahkemelerde yargılanmasını savaş haliyle sınırlandırıyor. Askeri mahkemelerin bağımsızlığını (askeri hizmetin gerekleri koşulunu ortadan kaldırarak) arttırıyor.

146. maddede yapılan değişiklik ile Anayasa Mahkemesi’nin üye sayısı arttırılıyor, Cumhurbaşkanı ve yargı organlarının vb yanı sıra TBMM’nin üye seçmesine olanak tanıyor.

147. maddede yapılan değişiklik Anayasa Mahkemesi üyeliğini 12 yıl ile sınırlandırıyor.

148. maddede yapılan değişiklik ile herkese (Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde yer alan hakların çiğnendiği iddiasıyla) Anayasa Mahkemesi’ne başvurma hakkı tanınıyor. Anayasa Mahkemesi’nin Yüce Divan sıfatıyla yargılayacakları arasına TBMM Başkanı, Genelkurmay Başkanı, Kuvvet komutanları ve Jandarma Genel Komutanı katılıyor. Yüce Divan kararlarına karşı yeniden inceleme yolu açılıyor.

149. madde Anayasa Mahkemesi’nin iki bölüm ve genel kurul olarak çalışmasını düzenliyor (bireysel başvuru nedeniyle artacak iş yükü dolayısıyla).

156. maddede yapılan değişiklik ile Askeri Yargıtay’ın bağımsızlığı (askerlik hizmetlerinin gerekleri hükmü kaldırılarak) arttırılıyor.

157. maddede yapılan değişiklik ile Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin bağımsızlığı (askerlik hizmetlerinin gerekleri hükmü kaldırılarak) arttırılıyor.

159. maddede yapılan değişiklik ile HSYK’nın üye sayısı arttırılıyor, üç daireye bölünüyor. Kurulun üyelerinin seçmenleri arasına kürsü hâkimlerini katıyor. Kurul Genel Sekreterliği oluşturuluyor. Kurulun meslekten çıkarma cezalarına karşı yargı yolu açılıyor.

166. maddede yapılan değişiklik ile Ekonomik ve Sosyal Konseye anayasal dayanak sağlanıyor.

Tüm bunlar yeterli mi elbette yetmez ama tamamen katılımcı süreçler yaratılarak bu ülkede bir anayasa yapılabilir siyasal ortam yaratılabilmiş durumda değil. Belki bu değişiklikler bu sürecin yaratılmasına aracılık eder. Çünkü bu ülkede hala hükümet olan; yani halkın tercihi, iktidar olamıyor.

Bu ülkede asiller oy ile yetkisini vekile devrediyor, vekil vesayetin çizdiği sınırlar içinde rolünü oynuyordu, ancak bu durum kısmen aşılıyor, çatışma bunun çatışması.

Düzeni belirleyen AK Parti ise neden bu değişiklikleri önersin..

Ak Partiye karşı neyi savunuyorsunuz?

Bu süreçteki tercih başka bir vesayet tercihi değil, bir umut biraz daha nefes alabilmek için.. 12 Eylül düzeni sağlamlaştırılmıyor, düzenin değişimine yönelik atılabilen adım atılıyor. Aslında halimiz içler acısı nelere mahkum edilmiş olduğumuz bu değişikliklerden dahi okunabiliyor. Elbette olması gereken yeni demokratik kısa öz bir anayasanın hazırlanarak uygulamaya alınmasıdır. Bu süreç oligarşik vesayetin aşılması ile gündeme alınabilir.

 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..