Geciken tezkere, erken ölüm...

Daha yeni yeni pazar gününe alışıyorduk ki ardı ardına gelen şehit haberlerine bir yenisi daha eklendi.

Üzüldük, kahrolduk, tekrar tekrar öfkemiz arttı..

Ağladık. Ancak ağlarken akan gözyaşları görüşümüzü etkilememeli.

Türkiye terör konusunda bugün her zamankinden daha çok çaba göstermeli ve net adımlar atmalıdır.

Ne yazık ki siyasi erkin, erksizliği gencecik askerlerin erkenden hayata veda etmelerine yol açıyor.

Onlar bekledikçe, hainler beklemiyor.

Başbakan'ın geçmiş dönemdeki sözleri ve yaptıklarını hesaba katmıyorum bile.

2002'de durgunlaşan terör 2006, 2007 yıllarında tekrar hortluyor, bilmem buna tesadüf diyebilir miyiz?

*

Provokasyonlara, şiddetsel dinamiklere takılmadan akıllıca bir yol izlemek gerekli artık.

İlk iş terör örgütüne terör örgütü diyemeyenler hakkında yasal işlem başlatmakta.

Siz Amerika'da El Kaide ya da Usame Bin Ladin hakkında, ''terörist değildir'' diyebilir misiniz?

11 Eylül saldırılarını terörist eylem olarak saymama gibi bir lüksünüz var mı?

İsrail'de HAMAS hakkında ''olur mu ya onlar bizim kardeşimiz'' gibi bir cümle kurabilir misiniz?

Irak'daki herhangi bir patlama hakkında ''terörist faaliyet değildir'' diyebilir misiniz?

Yabancı müttfetiklerimiz, komşularımız bu konularda hassassa biz de şehitlerimiz konusunda o derece hassas olmalıyız.

*

DTP'liler aman silahla iş olmaz, demokratik çözüm bulalım diye haykırırken, diğer taraftan bir bir askerlerimiz ölüyor. Nice yuvalar yıkılıyor.

Bu mudur demokratik çözüm?

Dağlarda askerlerimiz düşsün ama biz demokrasiden yana olalım.

Böyle bir mantık böyle bir sistem var mıdır?

Bu günleri de gördük.

Böylesine vasıfsız bir yönetimde bunu da gördük.

Amerika'nın şımarttığı Barzani'ye VIP muamelesi yapan hükümet şimdi ne yapacak acaba?

Sezer'in muhatap bile almayıp randevu vermediği, Büyükanıt'ın ''o kim oluyor'' diyerek adamdan saymadığı Talabani'ye resmi davet gönderen hükümet şimdi ne yapacak?

*

Yazıyı hazırladığım saatlerde Meclis Terör Zirvesi toplanacaktı.

Her zaman aynı senaryo.

Aynı sözler, aynı söylemler.

Değişen ne?

*

Ölen askerlerin ailelerine başsağlığı diliyorum..

Özgün Kaplama