Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ağustos '07

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Geçmişi yok etmek

Geçmişi yok etmek
 

Toplumlarda insanlar gibidir ruhları vardır. Çanlıdırlar. Her çanlı gibi bakıma, ilgiye ihtiyaç duyarlar. Toplumların çan damarları geçmiş yıllardan kalan eserleridir. Etrafınıza bakın geçmişin tanıkları size göz kırpar. Mahallemizde sokağın hemen köşesinde bir çeşme, bir cami, köprü, hamam ve daha neler. Hepsi geçmişin tanıkları değilmidir? Sadece bizim atalarımız mı bırakmış bize bu eserleri elbette değil. Bu topraklarda bizden önce yaşayan insanların da bıraktığı eserlere de sahip çıkalım. Biz başkalarının bıraktığı eserlere sahip çıkalım onlarda bizim atalarımızın orada kalan eserlerine sahip çıksın. Ama öyle olmuyor ne yazık ki. Geçenlerde bir gazetede bir Yunan adasında bulunan caminin minaresi yıkılıp kiliseye dönüştürüleceği yazıyordu. İlk anda bende kızdım, nasıl olur dedim aynı şeyi biz yapsak AB’gi başta olmak üzere üstümüze çullanırlar. Dün televizyonlardan birinde bir belgeselde Uşak ilinin Banaz ilçesinin... Köyündeki bir camiyi gösterdiler. Eski ve tahta camilerin en güzel örneği. Gönül isterdi ki tahtaları aslına uygun onarılmış, içindeki el işlemesi( kalem işi yanılmıyorsam) tekrar boyanmış, cemaati içinde ibadet ediyor olsun. Yok, ama öyle değil, tam tersi, girişi yıkık, çatısı dökük, içinde değil ibadet yapmak durulmaz halde. Bumu geçmişi korumanın yolu... Tarihi eserleri koruma kanunları bilinçli olarak, onarmak pahalıya mal oluyor kendi haline bırakın yok olsun. Böylece masraftan yırtarız mantığımı güdüyor anlamak zor. Sen kendi atalarının mirasına sahip çıkmazsan elin oğlu camiyi kiliseye dönüştürüp, kilise olarak bakımını da yapar, içine cemaatte toplar.

 
Toplam blog
: 405
: 914
Kayıt tarihi
: 19.04.07
 
 

Okumayı ve kendimce yazmayı severim. Samimi eleştirilere açık biriyimdir. ..