Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Şubat '14

 
Kategori
Deneme
 

Geçmişimiz geleceğimizi etkiliyor, keşke arada bir hafızamızı kaybetsek

Geçmişimiz geleceğimizi etkiliyor, keşke arada bir hafızamızı kaybetsek
 

Hafıza kaybı olumsuz olarak değerlendiriliyor ama aslında çoğu kişi “keşke böyle bir şey olsa da hatırlamak istemediğim şeyleri hatırlamasam” diyordur. Gerçekten geçmiş ve içinde yaşadığımız çevre bizleri mutsuz ediyor. Sadece kendi hatıralarımız değil geçmişe ait bizi rahatsız eden çok şey var.

Yaşadığınız ortamı yine de değiştirebilirsiniz ama yaşadığınız hayatı değiştiremiyorsunuz; geçmişinizden kaçamıyorsunuz. Geçmişinizle barışın deniliyor ya hikâye, olmuyor maalesef. Siz hatalar yapmışsınız, size yanlışlar yapılmış, affetmişsiniz, susmuşsunuz, haksızlıklara uğramışsınız; hayatınızın o günleri geride kalmış ama davası sürüyor.

Psikologlar boşa uğraşıyorlar, çaresi unutmak değil; 30 yıl önceki pişmanlığımızın elleri bile hala yakamızda. Yaşadığımız hayatı unutmak istiyoruz ve belki bilim bunun bir yolunu bulur diye umutla bekliyoruz.

Tarih kitabını elime alıyorum, o bunu kesmiş, bu onu asmış, kaldırıp atıyorum; ama işte bunları beynimden atamıyorum. Gerçi atsam ne olacak, geçmiş geçmemiş ki hala devam ediyor.

Yeniden yaratılmak falan istemiyorum, kalan ömrüm de bana yeter. Kafamı boşaltsınlar, hafızamı silsinler, tanıdığım çevreden de uzaklara götürsünler, geçmişe ait hiçbir şey hatırlamayım. İstemiyorum tanıdığım ve sevdiğim insanları ya da istiyorum yeniden tanımak ve sevmek.

Ne iştir anlamadım, biz sonuçta tümüyle acılı Emrah filmi yaşamadık, tatlı günlerimiz de oldu ama nasılsa hiç bunlar gelmiyor, hep hüzün, pişmanlık; başkasının yaptığına da ben pişman oluyorum.

Bu derdin çaresi yok, tek çözüm beyni resetlemek. Hatırlamak istediğim şeyler unutmak istediğim şeylerin yanında devede kulak. Ve görmek istediklerimin yanında istemediklerim dağlar gibi. Ben hem bu günden hem de geçmişten şikâyetçiyim. Hayatı ve insanları beğenmiyorum. Tanrı’ya dilekçe verdim ama umurunda mı? Dağlara kaçıyoruz ayılar, şehirlere kaçıyoruz dayılar…

Artık bencilim arkadaş, dünyaymış, hayatmış, ne olursa olsun yeter ki ben görmeyim, duymayım bilmeyim. Aç olduğumuz için değil, borcumuz harcımız olduğu için değil, dünyanın hali mutsuzluk sebebimiz; kabullenemiyorum!

Yaptığım yanlışlar nedeniyle söz veriyorum kendimi de cezalandıracağım. Topladım tüm suçlarım nedeniyle katıksız 7 yıl hapsi hak ediyorum ve asla affedilmek istemiyorum. Lakin eminim dünyada yaptıkları nedeniyle ceza alması gerekenler arasında sonlarda yer alırım. Evrensel divan kurulsun, dünyayı bu hale getirenlerden hesap sorulsun!

 

 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..