Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ekim '09

 
Kategori
Güncel
 

Gel de askeri savunma…

Gel de askeri savunma…
 

Ceylan Önkol’un ölümü ile ilgili resmi açıklama en nihayet yayınlandı. Ondört gün, evet tam ondört gün sonra. Bu süre içinde başta malum gazete olmak üzere, yaşatılan ve yaşamasına izin verilen satılmış basın, tabiri yerinde ise ağzından köpükler saçarak askere saldırdı. Sonuç ortada. TSK nın bu olayla ilgisinin olmadığı ortaya çıktı. Ama ne gam. AB den aldıkları emir ve desteklerle tek misyonu TSK ni karalamak olan bu kesim görevini yapmış olmanın dayanılmaz mutluluğu içindedir. Halk ondört gün boyunca kandırılmış, manüple edilmiş, TSK zihinlere suçlu olarak yerleştirilmiştir. Şimdi yeni bir uydurma haber için kollar sıvanmıştır bile.

Türkiyede asker dendiği zaman bir milyonu aşkın bir insan gurubundan bahsediyoruz. Zaman zaman her kurumda olduğu gibi o kurumda da olumsuz davranışlar içinde olan çıkar ve çıkacaktır da. Ama bu hiçbir zaman kurumun bütününe maledilmemelidir. Herhangi bir karakolda bir işkence yapılmışsa bütün Türk polisi mi işkencecidir? Böyle bir mantık olabilir mi?

Dahası hangi insancıl ve demokratik görüş, bir olayın soruşturması yapılırken kalkıp bir kurumu suçlu olarak itham edebilir. Bu tür bir davranış en masumane deyişle akıldan, vicdandan yoksun olmayı gerektirir. Bu tür bir basının hangi haberine insan güvenebilir ki?

Kendilerine doğru ve objektif haberleri vermek yerine yağcılık yarışına giren bu basın kısmı, aslında iktidara en büyük kötülüğü yapıyor. İlgililer farkında mı bilemem.

Ondört gündür TSKne saldıran basını bir takip edin bakalım. İç işleri bakanının açıklamasını kaç satırda veya kaç gün verecekler. İçlerinde yalakalığın sınırlarını zorlamak pahasına bu açıklamayı yeterli bulmayanlar bile çıkacaktır.

Bir bomba patlamış ve bir evladımızı kaybetmişiz. Tıpkı trafikte her gün kaybettiklerimiz gibi. Tıpkı sel sularına verdiklerimiz gibi. Tıpkı açık bırakılan logar veya kireç kuyularına verdiklerimiz gibi. Tıpkı geliyorum diyen depremlerde kaybettiklerimiz gibi…..

Ülke insanımızın hepsi değerlidir. Basının en önemli görevi de olayları yansız, önyargısız duyurmasıdır ki, ilgili kurumlar en azından bir dahaki sefere önlem alsınlar.

Ülkemizde, trafik, töre, ihmal, vurdumduymazlık, gibi bir çok sebepten her gün onlarca insanımız hayatını kaybediyor. Adı geçen basın kesiminin üçüncü sayfalarında geçiştiriliyor. Teröre verdiğimiz şehitlerin bile birinci sayfaya çıkması için sayılarının iki rakama ulaşması lazım.

Söz konusu TSK ne saldırmak olunca doğru mu, yanlış mı düşünmeden harekete geçenlere soruyorum. Diğer verdiğimiz canlar daha mı değersiz ki umurunuzda bile olmuyor.

Yazılarımı takip edenler bilir ki, ben demokrasiye inanan, siyasal hayatın bağımsızlığının zedelenmesine en çok karşı çıkan bir kişiyim. Ama insaf diyorum.

Salı, 13/10/2009

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..