Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mart '20

 
Kategori
TV Programları
 

Gel Dese Aşk

 Bugün corona virüs karantinasında 18. günüm. Günlerdir tek gördüğüm insan yüzleri görüntülü konuştuğum kızlarımın, torunlarımın yüzleri. Bir de İstanbul'da yaşayan kardeşim. Bu konuşmalardan sonra teknolojiye dua ediyorum. Ya o da olmasaydı ne yapardık.

 Bugün corona ile ilgili yazmayacağim.

 Bugünkü yazı konum bir televizyon dizisi.Herkesin bildiği gibi televizyon dizilerine karantina gereği ara verdiler.Tabii dizi  yapımcıları, kanal yöneticileri de haklı. Bizler kapıdan gelen market poşetlerini binbir işlemden geçirdikten sonra açıp kullanıyoruz. Dizi çekiminde bir çok insan dip dibe mikrop kapmaz mı?

 Bir çok dizi teker teker veda etti belirsiz bir tarihe kadar. Bu arada şunu belirteyim bu olayın en kötü tarafı geleceğe yönelik umudun az olması. Ne zaman sonra ereceğinin bilinmediği bir olayın içindeyiz.

 Neyse gelelim dizilere. Kanallar ara verilen ve bizim büyük merakla izlediğimiz diziler yerine pek de makbul olmayan filmleri arşivlerden çıkartıp sunmaya başladılar. Doğrusu bunun da sebebini anlayabilmiş değilim.

 Dün sabah kalkar kalkmaz bütün kanalların programlarına baktığımda günboyu seyredecek bir şey bulamamanın yeisi kapladı beni. İşin tuhafı gece de bir şey yoktu. Neyse gece Enis Batur diye bir film buldum, seyredeyim diye karşısına geçtim ve şoke oldum. Doğru dürüst konuşamayan bir ergen çocuğun maceralarıydı anlatılan ve beni hiç açmamıştı. Bari kanalları gezeyim diye zapping yaparken birden son haftalarda merakla izlediğim bir diziye rastladım. Önce eski bölümleridir ve izlemişimdir diye düşündüm ama o ne yeni bölümdü oynayan.

 Gel Dese Aşk adlı diziydı beni bulduğumda bu kadar mutlu eden. Sanırım dördüncü bölümü oynuyordu. Başrollerde Erkan Petekkaya, Şebnem Bozoklu, İlayda Çevik, Öykü Gürman'ın rol aldığı bu diziyi ilk bölümünden bu yana merak ve sinirle seyrediyorum.

 Hadi merakı anladık da sinir niye diye düşünenler olabilir. Erkan Petekkaya'nın  canlandırdığı Murat karakteri varlıklı, evli, iki kız babası bir iş adamı. Anladığım kadarı ile geçmişte erleğin alkol alışkanlığı sebebiyle geçirdikleri bir kazada küçük kızları bir hastalık sahibi olmuş ve eşi bunu unutamıyor. Eşi Yasemin son derece prensip sahibi, yaşamını çocuklarına ve eşinin konforuna adamış bir kadın. Hatta öylesine adamış ki biraz ipin ucunu kaçırmış ve evdekiler üzerinde sıkıcı bir etki yaratmış. Gerçi evde disiplin sağlamaya çalışan ebeveynler daima sıkıcı olurlar. Bunu kendi tecrübelerimden biliyorum.

 Tabii bu sıkıcılık ve disiplin yaş bunalımına girmiş, zaten dağıtmaya müsait eşi üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor ve kafası havalarda bir genç kızın pençesine düşürüyor Murat'ı.

 Erkan Petekkaya'yı pek sevmem ne yalan söyleyeyim. Belki de canlandırdığı hep eşini aldatan koca rollerinden, belki de biryantinli saçlarına sinir olduğumdan. Ama yiğidi öldür hakkını yeme. Rolünü çok güzel oynuyor. Şebnem Bozoklu çok beğendiğim ve oyununa hayran olduğuğum bir sanatçı. Bahar rölündeki Hanım kızımıza öyle sinir oluyorsunuz ki bu da onun rolünü ne kadar iyi oynadığını gösteriyor. Ama Öykü Gürman harika. Sen Anlat Karadeniz de onu seyretmek büyük zevkti. Bu dizide ki Sitare rolü ile Asiye'yi geçiyor.

 Dün gece dizinin bitiminde bir arkadaşım ve kardeşimle yaptığımız yorumlarda Yasemin'in fazla iyi niyetli olduğu kanısına vardık. Belki dizi olduğu için biraz abartılmış bu saflık. sanırım aynı durumdaki hiç bir kadın bu kadar bigane kalmaz böyle bir olaya.

 Bahar'ın Murat'a aşık falan olduğunu sanmıyorum.Amacı onların yuvalarını dağıtmak ve Yasemin'i perişan etmek.Bu perişan etme isteği nerden kaynaklanıyor onu da daha çözemiyoruz.

 Bakalım ilerki bölümlerde nasıl gelişecek olaylar. Tabii bu dizi de karantina kurbanı olup veda etmezse.

 O zaman ne seyredeceğiz acaba?

 

 
Toplam blog
: 826
: 1068
Kayıt tarihi
: 26.04.11
 
 

Ben emekli bir iktisatçıyım. 21 yıldır bir sanatçı annesiyim. Küçük kızım klasik müziğe eğilim gö..