Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mayıs '13

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Genç kızların bu mevsimde içleri neden bayık, gözleri niçin kayık'tır.

Genç kızların bu mevsimde içleri neden bayık, gözleri niçin kayık'tır.
 

Baharın adı da, tadı da başkadır...


 

Bartın’a bahar, nazla nazlana gelir. Bir sevgiliye sunar gibi sunar kendisini. Baharın adı, Bartın’da bir daha başkadır. Gelince de herkesin kucağına “pat” diye oturuvermez öyle. Gelince de “gıdım gıdım” gelir bütün ihtişamıyla.

İşte Bartınlı bu güzellikleri hissettiği için hiç acelesi yoktur. Aralarında, “ al gülüm, ver gülüm’e” dönmez işler. Uslu uslu sabırla beklerler  tatmak için o baharı. Bahara hemen sahip çıkıp, al aşağı, vur yukarı cebelleşmezler. Hatır sayarlar. Hemen o güzelliklere sahip oluvermek istemezler. Bahar illaki gıdıklayacak bir yanlarından. Öylesi teslim olurlar  Bahara. Sabırsızlanmadan. Bekleye bekleye. Bartınlı, hem  kadir bilir, hem de ağzının tadını. Çiğ işlerde ne tarağı vardır, ne de bezi

Bu mevsim, Bartınlı genç kızların içi bayıktır. Gözleri şehla görür. Bir dediğini, anında unutur. Kızlar, her mahallenin bahçelerinde, çiçekli dalların altında bir su dolu küpün başında halka olurlar. Önceden nesi var nesi yoksa, küpçü başına vermişlerdir. O da  topladıklarını içi su dolu küpe atar. Sonra da tombala çeker gibi  o nesneleri göstere göstere küpten, tek tek çıkarırken, mani okur. Kimse bilmez  kime söylendiğini. Maniler okundukça, allı morlu çehrelere bürünür o simalar. İki damla gözyaşı da akıverir sessizce.

“Karanfiliy gurusu / Rakınıy durusu / Seni başkalarına veryala / İşte sözün doğrusu.”  Bu dörtlükle kızcağızın  yüzü allak bullak olur. Zira kızın gönlü başkasındadır.

“Pencereden bakıyosuy / Sevdiğine işmar çakıyosuy / Sende bu güzellik  vaken / Deliganlıları yakıyosuy “ Herkes, kaderine razıdır. Bu maniler hayat verir.

“Bartın bi sevdadu…Bartın bi rüyadu… Bartın bir sedadu. Bartın bi hayatdu. Ve Bartın bi mabetdu.”  İbadet edeni de etmeyeni de bahar, içine çeker. Saldığı bahar çiçeklerinin kokusu ile insanı mest ederek sindirir. Posasını oracığa bırakıverir. Bu ayılmalara, bu bayılmalara her fani çoktan razıdır. Hem de ayılmamacasına.

Fakaaaaat ! 50 – 60 yıldan beri, o güzelim hıdrellez, Bartın’da yok artık. Herkes kendi bahçesinde açıyor bohçasını. Piknik yapıyor. O kadar.

Yalnız, Türkiye'de hala daha bu işe önem verenler var. Bartın Belediye Başkanı Akın, bir kadirşinaslık örneği göstermiş. Güzel bir logo ile halkına, eski günleri anımsatırcasına proğram tertiplemiş.

Eskiden öyle miydi ya! Herkes, elinde sepeti,  kilimi, gazocağı ve nevaleleriyle akın akın Asma Mahallesinden yaya olarak 25 Kuyusu’na, ırmak kenarına giderdi. Ateşler yakılır, motor sefaları yapılırdı. Sazlar çalardı. Herkesler oynardı. “Biyago’lar, yeri göğü inletirdi.

Ekmek elden, su göldendi. Hiç bitmesin dediğimiz bu eski günlerin adetleri, mazi oldu şimdi. Kimi maziler yürek yakardı. İşte onlardan biri

 “Ey sesimi duyanla / Estanyo’dan, Pandispanya’dan, Larnaka’dan / Sesimi duyanla / Kavşak Suyundan içenle / Aladağ’dan inmeyenle / Kırtepeden kız beğenenle / Aladağ’da eşek safarisi yapanla / Sesimizi duyuyo musuyuz? / Napıyonuz? / Eyi mi siyiz? / Deyven bakay, Nicedir hallar ?

Hey gidi eski Hıdrellezler / Köfteleri saralım yufkaya / Yanında yeşil soğanla / Bir de tere olursa / Yemenin tadına / Doyamadık hala /

Hıdrellez günü / Çocukluğumuza bürünsek biyo / Kısa pantolonlarımızı giysek / Değnekten atımıza binsek / Anamızın hoşaf tasını / Zırh niyetine kafamıza geçirsek / Söğütten kamçımızı Arada bir şaklatsak / Dıgıdı dıgıdı atımızı koştursak

Kızlara caka satsak / Kırtepe’lere çıksak / “Biyago’lar çeksek / Kendimize kız beğensek / Kendimizden geçsek / Hey gidi eski günler desek / İç geçirsek

Hey gidi eski Hıdrellezler / Kafamız ırmak sefalarında / Erük’ün mayhoşluğu dudaklarımızda / Gönlümüz Kırtepeli’nin  dudağının ucunda / Çalsın plaklar bir de / Bu ne sevgi ah, bu ne ızdırap / Diye diye / Oy anam oy / Deyven biyo / Deyven  bakay  / Ben bu hallerle / Abıhh nellere gidem…

Son dakika öğreniyoruz ki, Bartın'da yıllar yılı Mayıs sonu, Haziran başılarında yapılmakta olan "Çilek Festivali" Turizm Bakanlığınca kaldırılmış. Durum belediyelere bildirildi. "Festivallerinizi yalnız KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ olarak yapabilirsiniz denilmekte.

Bartının  meşhur çileği, "resmen"  anılmayacak sizin anlayacağınız. Fakat festival, yine yapılacak, yukarıda anılan  cümle ile.  Fakat iktidar, bazı şeyleri unutturmak istiyor. Bu yasağa, Silifke'nin  "Yoğurt Festivali" de dahil.  Şimdi insanın "tüh" diyesi geliyor. desene ki milli içkimiz "ayran" da güme gitti. Malum,  ayran yoğurttan yapılır, bilirsiniz. Bunlar, kendi dallarını kesmede de usta. Ama, milli içki ayranı gözardı edilerekten.

Ört ki, ölem !

 

 

 Fotoğraf: Batı Karadenziin Bartınında hıdırellezler çok meşhurdu. Koskoca yıl, hıdırelllez gelsin diye beklenirdi. Her bahçede, çiçeklerin altında genç kızlar içi su dolu bir küpün başında halkalanırlar,dı. Herkes küpe bir şeyler atardı. Küpçü başı her elini daldırışta bir küpe, yüzük, saç yokası

 

HIDIRELLEZLER, İPLE ÇEKİLİRDİ HER YIL.

BAHÇELERDE AĞAÇLAR, ÇİÇEKLERİN AĞIRLI-

ĞINDAN, YERLERE KADAR EĞİLİRLERDİ.

 

  

 

İŞTE. HIDIRELLERZ'LERİN COŞKULU KUTLANDIĞI DEVRİN, O ZAMANKİ TANIKLARI, BU SAYFADAKİ SİYAH BEYAZ FOTOĞRAFLARDAKİLERDİ. BU BAKIMDAN BU YAZIYA MANA KATANLAR DA, BURADA GÖRÜLENLER OLMAKTADIR.

 

 

 

 

 

    BBBBB

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..