Gençler Güleceksiniz!

 

Adapazarında geçen gün belediye otobüsüne bindim, çarşıya gidiyorum. 

Daha önce otobüste tanışıp, sohbet ettiğim öğrenci kızlar beni görünce gülümsediler. Ve yine konuşmaya başladık. (Otobüsün en arka tarafındayız) Bir önceki karşılaşmamızda kızlar gülüşüyordu ve yaşlı bir teyze suratını astı ve şikayet etti, homurdandı. Ben de gülümseyerek, "Teyzeciğim, kulaklarınız ne kadar iyi duyuyor, şükretmelisiniz. ( o masaldan hepimiz biliriz bunu:) Onlar genç. Aşırı ses çıkarıyorlarsa daha güzel bir sözle, hareketle uyarabilirsiniz." dedim. Araba tıkış tıkış. Birden herkesten negatif bir enerji geçtiğini hissettim. Herkes söze katıldı ve gençlerin çok saygısız olduğunu ve susup yolculuk yapmalarını söylediler. Usulünce onlara karşılık verdim.

 

Yolculuk bitmişti, indik. 

Kızları görünce sevinmiştim. Esprili gülümseyerek; "Nasılsınız, ne güzel gülümsüyorsunuz, gülümsemeye devam" dedim. Bir tanesi "Ama teyze, bu yaşlıları memnun edemiyoruz, yer veriyorum, kızıyor, gülünce de kızıyorlar" dedi. 

 

"Toplu taşıma araçlarında, toplu yaşam alanlarında belirli kurallar var. Kimse kimseyi rahatsız etmeyecek şekilde, sohbet edebilir, gülebilir." dedim. Arkadan sert bir erkek sesi "GÜLMEYECEKSİN" demez mi. Döndüm ve "Beyefendi, öncelikle 'gülmeyeceksin' diyemezsiniz ve emir kipi kullanamazsınız. Konunun evveli var. Siz o olaya dahil değilsiniz. Onlar genç, daha hoş bir sesle uyarı yapabilirsiniz."

 

Adam "Şeytannn, sen sus" diye karşılık vermez mi. 

Gülümsedim ve "İslam hoş görü dinidir. Nerede sizin hoş görünüz? Şeytanım öyle mi? Ne yapacaksınız? Taşlasanıza". diye çıkıştım. Adamın yanındaki kadın "Utanmaz kadın sus, adam konuşuyor" diye söze balıklama atladı.

 

Bütün otobüstekiler bize bakıyor, herkes, gençler sus pus oldu. Kadına döndüm "Sen kocana biat edebilirsin. Beni kendinle karıştırma. Haddinizi bilin. Kadın erkek eşitliği var. Kimsenin kimseden üstünlüğü yok. Senin kocan bana "şeytan " diyerek hakaret edemez." dedim ve gençlere döndüm. Karı koca hakaretlerine devam ediyordu. Onlarla artık ilgilenmedim.

 

Gençlere "Sizin özgürce düşüncelerinizi söylemenizi, tartışmanızı, düşünmenizi, daha çok düşünmenizi istiyorum. Bunlar gibi karanlık, yobaz insanlar sizi yıldırmasın. Bu memleket bizim... Gülün, gülümseyin..."

 

Kızların yüzü aydınlandı...

İneceğim durağa gelmiştim. İnerken kızların arkamdan seslendiklerini işittim "Teyzeee, yine karşılaşalım! Yine görüşelim! Yine konuşalım!" dediğini duydum. 

Yüreğim pır pır etti. Gençler aydınlık yarınlarımız ...

 

Kimle konuşursanız konuşun üsluba ve ses tonuna dikkat edin lütfen!

 

Sevgiyle kalın Ayçiçeğidaşlarım ... 

 

Nil Alaz