Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Temmuz '08

 
Kategori
Futbol
 

Gençliğimdir Fenerbahçem

Gençliğimdir Fenerbahçem
 

Madem zaman ayırdık bu blog işine, üye falan olduk ciddi ciddi, ilk bloğumuzunda Fenerbahçe ile ilgili olması birden kaçınılmaz bir fikirmiş gibi geldi, zaman biraz daha ilerleyince -3, 5 sn. sonra- tabi canım, aksi düşünülümezdi zaten şeklinde kesinlik kazandı bu fikir bedenimin en üst organında, hem sonra herkes uzman değilmidir bu konuda. ? herkesin en az 2-3 fikri, lafı, sitemi, öfkesi, sevgisi yokmudur fener hakkında ? ee bu yaşa gelmiş ve bu kadar yıllardır antreman maçlarını bile büyük bir ilgiyle izleyen bir taraftar olarak, bize de bir kaç kelam etmek düşer diye düşünüyorum, en azından kıdemliyiz artık – bu paye kesinlikle kendinden menkuldür –

Aslında, bu konuda konuşulacak o kadar şey varki, Ahmet Hakanvari durum tespiti yapmakta fayda var ise de, bir iki öncelikli konu var ki, bunlar ne kadar sık dile getirilse o kadar iyidir diye düşünmekten kendimi alamıyorum.

Bugünkü yönetimin, çok büyük bir özveri ile çağdaş yönetim kurallarının hemen hemen bütün unsurlarını hayata geçirmeye çalıştığını, bunda da çok büyük oranda başarılı olduğunu görmek, öncelikle bir memleket sevdalısı, sonrada bir fener sevdalısı bir insan olarak benim gibi birçoğumuzu çok memnun etmektedir fakaatttt, evet maalesef, bu cümlenin arkasında koskoca bir fakat var, insan merak etmeden duramıyor, bazı konuların niçin ısrarla, adeta sistematik bir şekilde gözden kaçırıldığını veya yok sayıldığını, bu sistematik ihmalin artık çok sıkıcı ve hiçde hoş olmayan, uzun vadede de çok ciddi sıkıntıları beraberinde getireceğini düşünmekteyim.

Şimdi, daha ilk blog’ta, önce fenerimizi, sonrada memleketimizi kurtarmaya soyunmamak lazım ama bu konularıda sadece sevgili Rıdvan’ımızın üstüne yıkmamak lazım değilmi ? nasıl olsa Rıdvan gereken uyarıyı yapar diye uzaktan izlediğimiz sürece, iyiye gitme sürecine verebileceğimiz katkıdan eksik bıraktığımızı düşünüyorum, uzar bu laflar konu fener olunca tabi, fenerle ilgili yazı ve yorumlarımı sürdürmek niyetimdeyimde zaten, belki de beni blog yazmaya iten asıl gizli sebebtir Fenerbahçem.

Sayın Başkan Aziz Yıldırım ve değerli yönetim kurulu üyeleri, lütfen bilin ki, Carlos’la, anelka’yla, alex’le isterseniz dünya şampiyonu, şampiyonlar şampiyonu, gezegenlerarası şampiyon olun benim gibi bazı fenerlileri o kadarda enterese etmiyor, bu yıldızları bir araya getirecek, doğru entegrasyonu yapacak, başınada maurinho karizmasında bir hoca getirecek her takımın bu saydıklarımı yapma şansı var, bunlar bir araya geldiğinde şampiyonlar şampiyonu olmak değildir enterasan olan, olamamaktır, bunun bir orjinalitesi yok, bunun otantik bir tarafı yok, bunun bir gizemi yok, bunun bir albenisi, bunun bir çekiciliği yok, o yüzden bunun akıllarda kalacak bir tarafı da yok, arda gibi, emre gibi, semih gibi, mehmet topuz gibi adamları altyapıdan yetiştirip dünya futboluna sunarken, sabredip bu bizim insanımızla Avrupa’da ses gerirecek bir takım yaratabiliyormusunuz ? enteresan olanı, sevimli olanı, orjinal olanı, otantik olanı budur, bütün çocukların fenerli doğacağı zaman o zamandır işte.

Daum zamanında müzmin yedek Olcan nerede şimdi ? Kaç fenerli biliyor nerde olduğunu ? Hala yıldız olma potansiyeli, kendine güveni kalmışmıdır bu çocuğumuzda ? Gürhan ne zaman şans bulacak ? Alper, İlhan ne durumda ? umudu kalmışmıdır bu çocukların ? Guiza’nin yerine oynama şansının olabileceğini rüyalarında bile görüyormudurlar acaba ? Şimdiye kadar İlhan’ında, Alper’in de yeterli şansı bulmuş olmaları, zaman zaman ilk 11’e çıkmaları gerekmezmiydi ? Maalesef heyacanı, kendine olan güveni yitinceye kadar bekliyorlar bu çocuklar yedekler kulvarında.

Uzun uzadıya yazma şansımız yok, zaten bu işi bizden iyi bilen bir sürü akil adam var bu camiada ama bu iş artık kabak tadı vermeye başladı bence, ben artık bizim alt yapıdan yetişmiş, yeterli sabır ve destekle üst takıma doğru şekilde entegre edilmiş yeni Rıdvan’lar, Aykut’lar, Oguz’lar, Semih’ler görmek istiyorum bu takımda, tabi ki Guiza’da olacak, tabi ki alex’de, appiah’da olacak ama o kadar, 3-4 tane kaliteli usta ayak, uluslarası maçlarda takımı psikolojik ve teknik anlamda sürükleyecek, motive edecek, abilik yapacak, ama brezilbahçe olmayacak bu takım, bu takımın paraları brezilya altyapısına değil anadolu’nun gençlerinin altyapısına harcanmalı diye düşünüyorum ve bu düşüncelerimde hiçde yanlız olmadığımın farkındayım.

Peki kötü mü bizim altyapımız? hiçde değil, belkide nitelik ve nicelik olarak bu konuda Galatasaray’da dahil olmak üzere en iyi durumdayız ama Galatasaray’dan örnek vermek gerekirse, onların çok iyi yaptığı bir şeyi bir maalesef çok kötü yapıyoruz, nedir bu ? Galatasaray yönetimi, bu çocuklar altyapıdan yetişip tamda A takıma monte edileceği kıvama gelince, cesaretle bu şansı bu çocuklara veriyorlar, bu şansı vermeyen hocaların kulağını çekmektende imtina etmiyorlar, belki de bizim onlardan 2 katı fazla sayıda oyuncumuz var altyapıda ama zurnanın zırtladığı yer A takıma monte aşamasında, onlarda yeterli destek ve sabır var, bizde yok, mesele tam bu aşamada kopuyor, dikkat edin bizim gençlerin hepsinin bir dönemdeki lakabı müzmin yedek, kaç tane müzmin yedek var hatırınızda Galatasarın genç takımından A takımına gelen.

Şunu çok iyi biliyorumki, bizim yönetim birçok şeyi Galatasaraydan daha iyi yapıyor ama kabulde edelimki bu işide Galatasaray yönetimi bizden çok daha iyi yapıyor, bize düşen takdir etmek ve işin bu kısmını evvel emirde iyileştirmektir, bu kadar un ve şeker varsa bundan çıkacak bu kadar az helvaya razı olmamak lazım diye düşünüyorum.

Rahmetli İslam Çupi abimizin kelamıyla bitirelim ona saygılarımızı sunarken, ne demişti üstad, Fenerbahçe'nin büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür.Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte adı konamaz....demişti, ne derseniz ? bazı şeylerin adının koyma vakti gelmedimi ?

Ünal Türkmen

 
Toplam blog
: 39
: 867
Kayıt tarihi
: 25.07.08
 
 

Aşçılar diyari Mengen’ de doğdum, lise tahsilimi Bolu’da, üniversite tahsilimi Adana’da yaptım. İş t..