Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Nisan '15

 
Kategori
Deneme
 

Gerçek aşk o sen sadece yolsun.

Gerçek aşk o sen sadece yolsun.
 

Gerçek Aşk O Sen Sadece Yolsun.


Sözün öze erdiği vakitte doğan bir güneş gibi aydınlattığın bir ruhsun. Hissettiğim kadar içten yürüdüğüm kadar derinsin. Özümde demlenen sırra aşikârsın. Ben seni sensizde yaşarım. O’na ulaşmam için sen aracımsın. Gülüşünden, bakışından, sözünden ulaştığım sıcacık düşlerimsin.

Gelsen de kâfi gelmesen de. Bir şey söylemene gerek yok ben anlarım seni. Ben elmayı seviyorum diye elmanın da beni sevmesi gerekmiyor. Sadece o yücelmeğe ermem kâfi. Şükürler olsun ki içimdeki o vasıf kaybolmamış ve hala o’nu aramakta ve bulana kadar. Kalbim bazen öyle çarpıyor ki nefessiz kalıyorum ve içimden ses ve o düşümle al beni yârim toprağına diyorum. Geleceğim değilsin belki de ama ömrümsün sonsuzluğuma. Ben seni sensiz de yaşarım benim olmana gerek yok. Bedenin başkalarına ait olabilir düşlerinde ama benim düşlerime ve ruhuma sen sahip olamazsın. Öyle bir şey ki içimdekine asla dokunamazsın.

Ey zamanın keskin kılıcı geçiriyorsun ömrümüzden zamanları ama asla vazgeçiremezsin içimdekileri benden ötürü, benden içeri, benden ziyade…

Dışarda kör karanlık in cin top oynarken içimde sessizlik yığınlarını harman edemedim şu kısacık ömrümde yalnızlığınla. Ne yana kök salsam hep susuz kaldım. Çölün bağrında ayaz tuttum. Derin bir iç çekiş nefesime ilişirken gözlerimden süzülen yaş seni demlemekten yorulmadı en içten. Yabani hayvanlar çığlığında boğuldum olurda senli düşüncelerimi böler diye yalın ayak kaldım.

Üzerime seni giyindim, koluma yalnızlığımı taktım, gözlerime gülüşünden sürdüm, yanaklarım morarmasın diye söz utangacından sürdüm de geldim.

Çok şey mi istedim desem aslında ben fazlaydım sana bilirim. Eksik senin yüreğinde idi. Fazlam ise benim gönlümde senin saltanatın sürmendi. Seni bir kez olsun dışarıya çıkarmadım üşürsün diye kimselere bakmadım incinirsin diye her şeye kapadım düşlerimi sen donarsın diye. Belki de eksiklerinle alay edilirsin diye sevdiğim.

Hayatımın sınavını sen diye seçtim yerini kimseler doldurmasın diye kendimi okumaya diledim. Satır aralarına gizledim. Olurda seni yakalarlarsa seni asmasınlar diye iyice derinleştirdim. Ne bir adım ötedesin ne de bir adım içimde üzerini duamla kapadım gün gelir üşümeyesin yalnız kalmayasın diye.

Beni sorarsan, kaçtığım her sokak yine sana çıkıyor ne yapsam hep seni besteliyor. Kabullenemiyorum sensizliği ve bir başkasıyla olmayı. Çünkü hep senden eksik ve yoksundu düşlerimde. Ya sen olacaksın ya da ben yalnızlığı omuzlanacağım. Masum gönülleri dünyaya getirmektense yalnızlığımla çoraklaşmayı dilerim. Ömrümün hikâyesi sensin kahramanı bizi can cazım.

Yaşama sebebim sensen ölüş sebebim sana olan sonsuz bestelediğim ve ulaşabildiğim o Yar’a yolumsun. Cevap vermene gerek yok çünkü cevap verseydin zaten şu zamana kadar o yol alınırdı. Ben istememle değil senin istemen önemliydi. Sen söyle seni nasıl yâd etmeliyim? İç seslenişlerim çağlamakta iken seni. Sustun bakıyorum da yanlışım sensen, doğrum yalnızlığımdır benim.

Bir sen düşlemesi O Yar’a gitmem için sen yolunun yansımasın üzerine alınma üşümeyesin.

Ben senden kaçamaya çalşıtıkça kapılar hep sana açılıyor sense aptalca yaı yazıyorsun aramızdakinin ne olduğunu bilmeden pekiştirmeden saman altından sürüklüyorsun yemezler...

20.04.2015-23.00

 
Toplam blog
: 360
: 1251
Kayıt tarihi
: 12.06.09
 
 

İnsanlar için en güzel hediye, hiçbir masrafa ihtiyaç göstermeyen tatlı bir  gülümseyiştir. Hz. S..