Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Şubat '14

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Gerçek aşklar asla unutulmaz

Gerçek aşklar asla unutulmaz
 

“İnsanın unutamadığı; aklına geldiğinde canını acıtandır.” /Gore Vidal


Asla unutulamaz olan bazı şeyler vardır hayatımızda. Öyle bir yer edinmiştir ki içimizde ve öyle bir iz bırakmıştır ki bizde asla unutamayız.

Bulunduğumuz o ilk yerde olmasak da, çok ötelere gitmiş de olsak, her yönüyle değişmiş de olsak, sırılsıklam âşık olduğumuz kişiyle birlikte olmayıp da başka biriyle evlenmiş de olsak, çoluk çocuğa karışmış da olsak, yaş kemale ermiş de olsa, çok önemli mevkilere gelmiş de olsak, her gittiğimiz yere beraberimizde götürdüğümüz öyle şeyler vardır ki asla unutamayız onları.  Bu konuda Cemal Süreya’nın çok güzel bir sözü vardır:

“Gitmekle gitmiş olamazsın;

Gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır.”

İlk dayak yiyişimizi, okuldan ilk kaçışımızı, ilk aşkımızı, ilk flörtümüzü, ilk terk edilişimizi, ilk terk edişimizi, ilk bedduamızı, ilk yazdığımız şiiri, ilk hayal kırıklığımızı, ilk çalıştığımız işi, ilk hak arayışımızı, ilk öğretmenimizi, ilk izlediğimiz filmi, ilk aldığımız arabayı, öğrenciyken kaldığımız o ilk evi ve daha nice ilklerimizi unutamayız.

Kolay değildir tüm bu ilkleri unutmak. Zaman kanatlanıp uçsa da asla unutamayacağımız şeylerdir bunlar. Hatırladıkça bazen bizi heyecanlandıran, bazen efkârlandıran, bazen üzen, bazen de sevindiren şeylerdir bunlar. Öyle anlar yaşanmıştır ki uzun bir süre etkisinden kurtulamamışızdır. Ve öyle yaralanmış ve öyle ağlamışızdır ki izi durur hala gözlerimizin çukurunda…

İlk aşkımız gelir aklımıza. Onun ilk gülümseyişi ve ilk utangaç konuşması gelir hatırımıza. Dün gibi hatırımızdadır söyledikleri. Gelişine sevindiğimiz gibi gidişine de ağlamışızdır. Aniden gitmiştir bizden. Sebep bile göstermeden bir başkasına koşmuştur. Bu senin ilk hayal kırıklığın olmuştur ve ilk acı çekişin, ilk ağlayışın ve ilk yalnızlığın…

Aşka olan inancını ilk kez yitirmişsindir ve o an Ahmet Altan’ın şu sözünü hatırlayarak isyan edersin: “Her mutluluk bir acıdan mı süzülecek?”

Aşkın insana mutluluk getirdiği gibi artık acı da verdiğini ilk kez öğrenmişsindir. Bu durum seni olgunlaştırmıştır biraz. Ve acıların insanı olgunlaştırdığını ilk kez öğreneceksindir.

İlk darbeni aldıktan sonra yaralı yüreğine rağmen hayat hala devam etmektedir. İlk şiirlerini yazarsın bu arada, şiirlerine sığınırsın. Biraz daha temkinli yaklaşırsın karşı cinse. İyi tanımadıkça onlara güvenilmeyeceğini öğrenirsin.

Bazen, “çivi çiviyi söker” diye başka sevdalara dalarsın, ancak burada da mağlubiyetler yaşarsın ki, bu da senin ilk kez aşktan kaçışın olacaktır.

Bir süre başka şeylerle oyalanacaksın. Kariyer yapmak isteyeceksindir, iyi bir dereceyle okulunu bitirmek isteyeceksin. Daha sonra da parası ve konumu iyi bir iş için çabalayacaksın. Bazen çektiğin acılara rağmen mutluluğu tadacaksın. İlk maaşını alacaksın ve ilk kez istediğini giyinecek, istediğini yiyecek ve istediğini içeceksin.

Bir zaman sonra eksikliğini hissedeceksin bazı şeylerin. Ve bu eksikliğin ne olduğunu çok geçmeden anlayacaksın. Aşk istiyorsundur, yeniden âşık olmak, sevmek ve sevilmek yeniden… Bir kadının/erkeğin elini tutmak isteyeceksin, ona sarıldığında hissettiğin duyguyu yeniden tatmak isteyeceksindir. Ve bu da senin ilk mağlubiyetin olacaktır. Aşka ilk biatin olacaktır. Onun gücünü ilk kez göreceksin ve onsuz olunmayacağını anlayacaksın.Acı da olsa mutluluğun acıdan geçtiğini öğreneceksin. Aşk için tüm kapılarını sonuna dek açmışsındır artık. Bu senin ilk diz çöküşün ve aşktan ilk merhamet dileyişin değildir, ancak ilk kez bütün uzuvlarınla aşkı isteyeceksin.

 
Toplam blog
: 46
: 1156
Kayıt tarihi
: 07.05.13
 
 

1977 doğumlu. Atatürk Üniversitesini bitirdi.Öğretmenlik ve yöneticilik yaptı.2007'de Ankara Üniv..