- Kategori
- Şiir
Gerçek kaygılara davet
gerçek kaygılara davet
Beklemişim seni ben
Sıyırmak için kendimi kendimden
Delirip özlemekle, yenilip sönmek arasında gidip gelen,
Bu dev med cezir için ben, seni beklemişim.
Kimse aklımdan geçenlere hak vermiyor, ben bile…
Bana bile yabancıyken nasıl sarıp sarmalarım kendimin bu yanını yönünü.
Ne arada kalmış bir ruhum ben böyle;
Ne tam çılgın, özgür kararlı ve bildiği bildik,
Ne tam kanaatkâr, sevdiği belli, özlemsiz, arayışsız, sıradan ve sinik…
Ne dersin olur mu acaba?
Bir gün bu sular durulur mu?
Çok istersen bir sabah mavi gözlü sarışın uyanır mısın?
Önemi var mı ki sevdiğinden ayrıyken rengârenk uyanmanın.
Var aslında sadece uyanmanın bile acayip bir önemi var.
Hele sabaha karşı tutuveren ölüm korkusuyla tuvalete bile gideme de bak tependen tırnağına bir bilinmeze dalmanın hayali bile nasıl yapıştırıyor seni yanında uyuyanın dalına buduna.
Hadi gülüm bi cesaret git çişini yap, oğlanın sırtını değiştir, sonra da yat zıbar her uykunun sonunda uyanmanın keyfini çıkartarak.
Hadi anacım hadi.