Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ekim '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Gerisi kader, kabullenmek falan filan işte...

Gerisi kader, kabullenmek falan filan işte...
 

 

Büyük bir salon... Oturulmamış iskemlelerin süslediği abartılı bir yemek masası, dantel örtü, boş vazo...

Köşeye saklanmış, içinde ne olduğunu merak etmediğim, çeyiz sandığı...

Şişmiş çerçeveleri misafirlerden saklayan sakız tüller...

Ateş yüzü görmemiş, sıcağı tanımayan... Adı soba! Kendi halinde, günahsız demir yığını...

Kitaplar...

Hayaller...

 

&&&

 

Bir yaz akşamı, gecenin ilerleyen saatleri, sırdaş yer yatağı... Ter!

Uyku tutmuyor, ruhumu sokağa atıyorum... Bedenim ardından gidiyor...

Çöpleri didikleyen sokak köpekleri, ay... Kime ve neye ait olduğunu bilmediğim, başka bir gecede karşılaşamayacağım gölgeler...

Sırtımı yasladığım...

Sahi ne ağacıydı?

Önemli mi?

O zaman değildi de... Şimdi takıldım bak... Madem fırça benim elimde akasya ağacı olsun...

 

&&&

 

Başka bir yüzyıl...

Gökyüzü gri...

Ayrılık zamanlarında ille de gri olur gökyüzü... Arada kalır!

Kum ıslaktır...

Adam sırtını, ismini anımsamadığı, kumsala çekilmiş, tekaüt kayığa yaslar...

Gözleri dolu doludur...

Ağlamak için, köpeğini gezdiren yaşlı adamın uzaklaşmasını bekler...

Martı; küçük çocuğun attığı simit parçasını düşürür gagasından, denizyıldızı şaşkındır can çekişirken...

 

&&&

 

Dut ağacının altına serdiğin kilimin üzerinde uyuya kalırsın, gündüz niyetine...

Kendini yakıştıramadığın güzelin, çirkinin kucağında oturmasına şaşırırsın!

Sonra anlarsın; her çirkinin kendi çapında liman olduğunu...

Ne yaparsan yap;  fırtınaya yakalanan, yalnız kadının yerine kendini koyamaz, anlamaya çalışır, anlayamazsın!

 

&&&

 

Gerisi kader, kabullenmek falan filan işte...

 

 

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..