Gezi Direnişi Prof. Dr. Erol Göka nezdinde akil adamlığı ve angaje olmuş bilimi iflas ettirdi.

Prof. Dr. Erol Göka Gezi Parkı olaylarının tavan yaptığı gün Radikal gazetesindeki röportajında diyorki:

''Olayları 'sosyal patlama' olarak değerlendiren Prof. Dr. Göka, bunun 'çok yeni bir durum' olduğunu söylüyor: Laik kimliğin isyanı olarak okunmalı..''. Ve ekliyor Göka: “Biz Türkiye ’deki Ak Parti iktidarından sonra Ak Parti’ye destek olmayan çevrelerin; özellikle Cumhuriyet’in doğru bir proje olduğunu ve bütün yaptıklarının büyük ölçüde doğru olduğunu düşünenlerin tepkilerini anlamakta zorlandık.''

Bunları söyleyen saygı duyduğum bir bilim insanı... Kişiliğime ve sosyalist kimliğime katkı sağlayan biri... Ancak artık düşüncem değişmeye başladı... Olaylar karşısında bilimsel bakış açısını yitirmiş, kendisini bir takım hükümet politikalarına angaje etmiş bir insan olarak görüyorum... Toplum mühendisliği ile bilimsel kimlik arasında çırpınan biri... Buda en iyimser şekliyle düşüncem...

Daha bu olayların ucu bile gözükmemişken yazdığım bir blog'da (27.05.2013) Erol Hocama hitaben demiştim ki:

http://blog.milliyet.com.tr/kurt-solunun-ve-akil-adamlarin-baris-surecindeki-tutumlarinin-sonuclari-neler-olur-/Blog/?BlogNo=416663

Erol Göka özet olarak: ‘’Cumhuriyet kimliği Türklerle Kürtleri ayrıştırdı... Onları şimdi kaynaştıracak kimlik ise İslami kimliktir...’’ dedi…

İnanın ürperdim... Öyle İslami fobim filan yoktur benim... Bu değil beni ürperten... Tamam Cumhuriyet'in oluşturmak istediği ortak kimlik çok başarılı olmamıştır... Ancak epey şeyi de başarmıştır... Bunun yerine konulmak istenen ortak kimlik ise Osmanlı'yı bile parçalamıştır... İnanç hiç bir yerde, hiç bir zaman ortak kimlik oluşturmamıştır... Ortak kimlik gibi yaşandığı zamanlarda asıl etken otoritedir... Programı izlerken Erol beye karşı yüksek sesle konuşmaya başladım:

''Hangi İslam be Erol? Hangi İslam? Tamam, İslam tek, bir... Ancak dünyada ve Türkiye'de İslam artık güç odaklarının eline geçmiş... Bu güç odaklarının her birinin vazgeçilmez, bin yıllık anlaşmazlıkları var... Alevileri bile zorla içinde tutuyorsunuz İslam'ın...

Ayrıca bu ülkenin yarısı inanç için İslam’ı, yaşam biçimi için Laik bir anlayışı benimsemiş... O kadar tehlikeli bir yola girmişsiniz ki; Zorla ve asıl siz parçalayacaksınız bu ülkeyi galiba... Nerde sizin bilim adamı titizliğiniz, dikkatiniz...''

Son zamanlarda her yazdığım yazıda tehlikenin Kürt-Türk çatışması değil, asıl tehlike Cumhuiyet kimliği ile çatışma olduğunu yazmıştım... Bunu Prof. Dr. Erol Göka göremez mi? Görür... Ancak toplumsal mühendisliğe soyunmuşsa inkar eder... Ve hala şöye konuşabilir: 

''Tayyip Bey’in de iyi niyetli olduğunu düşünüyorum. Öyle yaşama tarzlarına yasak gelecek bilmem ne... Ben yakınım onlara, hiç de öyle görmüyorum. Ama karşı tarafta ne algılandığını onlar hissedemiyorlar. Bir an önce bunu anlatmak durumundayız...”

Oysa dışardaki bu insanlar bu alkol yasasının son darbe olduğunu biliyor... Çünkü belediyeler yoluyla, zaten dokunulmadık bir kulaklarının arkası kaldığını biliyorlar... Bu öyle hissetmek, düşünmek filan değil... Yaşadığını bilmek...

Bence Bilim adamları tek yüzlü olur... Olmalıdır...