Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Haziran '13

 
Kategori
Sivil Toplum
 

Gezi Parkı'nda sil baştan noktasındayız

Gezi Parkı'nda sil baştan noktasındayız
 

Nedir bu acil müdahalenin nedeni, anlamış değilim…

Uzlaşmak için seçilen temsilciler Başbakan’la toplantıya oturuyor, Başbakan yargı kararını bekleyeceklerini ve bu karardan sonra istenirse halka sorulabileceğini belirtiyor ve bir noktada konsensus sağlanmış gibi görünüyor. .

Taksim Dayanışma Platformu, bu durumu Gezi Parkı direnişçileri ile görüşüyorlar ve platformdan “eyleme devam” kararı çıkıyor. Ancak sembolik olarak tek bir çadır kurulacağını ve taleplerinin sonuçlarını buradan takip edeceklerini belirtiyorlar.

Bu ne demek? Gezi Parkı eylemleri haklılığını ispat etmiş, iktidar geri adım atmış, belli bir seviyede anlaşma sağlanmış demektir.

Ama hayır, durumun böyle olmadığını dün gece emniyet güçlerinin Gezi Parkı’na aniden müdahale ederek, yine tazyikli su ve biber gazı kullanarak parkı boşaltmasından anlıyoruz.

Şimdi ne oldu, açıkçası anlamak zor…

Direnişçiler devam kararı alıyor, iktidarın elini güçlendiriyor! Başbakan  “bak ben kabul ettim, yargı kararını bekleyeceğim” noktasındayken, direnişçilerin eyleme devam kararı, haklıyken haksız konumuna düşmek değildir de nedir?

Hadi bu oldu diyelim, bir gece önce Başbakan uzlaşma noktasında gelmişken, dün Ak Parti’nin Ankara’daki “Milli İradeye Saygı” mitinginde, “meydanı ya boşaltırlar, ya boşaltırlar yoksa biz boşaltmasını biliriz” demesi de neyin nesi oluyor? Başbakan yine öyle bir sivri ve kışkırtıcı dil kullanıyor ki, öylesine kin, nefret, intikam hırsı ile dolu ki!

Mitingin ardından iki saat geçmiyor, polis akşam vakti Gezi Parkı’nı alalacele yeniden basıyor. Tomalar tazyikli su ve biber gazı ile parkın altını üstüne getiriyor. Direnişçilerin bir kısmı parkı boşaltıp evlerine giderken bir kısmı da Divan Oteli’ne kaçıyor. Yetmiyor, polis Divan Oteli’ni de basıyor, içeriye biber gazını boca ediyor.

Polisin bu sabırsızlığı neden? Bunca aciliyet neden? Bakalım direnişe devam kararı hangi boyuta evrilecekti? Durup beklenemez miydi? Belki zaman içinde provakatörleri ve yasa dışı örgütleri ayrıştırmak mümkün olacaktı. Zaten gezi Parkı’ndaki direnişçi gençler bunu ellerinden geldiği kadar yapmaya çalışıyorlardı.

Polis, Gezi Parkı olaylarını nedeni belirsiz bir ani gece baskını ile başlattı, yine nedeni belirsiz ani bir müdahale ile bitirdi. Bitirdiğini sandı !

Yine ortalık karışıyor, yine Başbakan intikam peşinde, kışkırtıcı konuşmalarına devam ediyor. Direnişçiler ise yine haklı iken haksız konumdalar. Polis yine orantısız ve zamansız güç kullanımı ile suçlanıyor.

Gelinen nokta gerçekten tuhaf ve yorumlaması kolay değil. Sanki sil baştan durumundayız.


 

 
Toplam blog
: 476
: 2331
Kayıt tarihi
: 10.07.08
 
 

Çok eskidendi ..