Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Haziran '13

 
Kategori
Güncel
 

Gezi Parkı’nda yem arayan sanatçı Serçe’ler!.. (Konser fırsatçıları...)

Gezi Parkı’nda yem arayan sanatçı Serçe’ler!.. (Konser fırsatçıları...)
 

Sanatçı, toplumsal bilinç düzeyi ile saygınlık kazanır.

Toplumun önünde gitme, ona yol gösterme sanatçının temel niteliğidir.

Biliyoruz ki, “Ben sanatçıyım.” demekle, sanatçı olunmuyor. Bunun için bir birikim gerekli; kültürel birikim..

Ve de muhalif ruh taşımak!..

Bundan yoksun olanlar, sınırlı bir çevrenin alkışlarıyla günü gün ederler. Bir “koku” alınca, o yöne çevrilir kafalar. Onlar için önemli olan çıkar; çıkar beklentisidir.

“İktidar gücü”ne tapanlar, “günebakan”dan farksızdırlar.

Onlar, çıkarları hangi yönde/ kimde ise o yöne/ ona yönelirler.

*****

Taksim Gezi Parkı, beklenmedik bir direnişin simgesi oldu. Kısa sürede yayılan direniş, “Her Yer Taksim, Her Yer Direniş” sloganıyla ölümsüzleşti.

(Daha önce, anne ve babalar, herhangi bir eyleme/ yürüyüşe gidecek çocuklarını “Aman dikkat et!” diye uyarırdı. Şimdi uyarı tersine döndü, benzer sözler çocuklardan anne ve babalara geliyor: “Sakın biber gazı yeme!..)

İstanbul’dan yükselen tepki, tepkinin sesi sayılacak kentlere, Anadolu’ya yayılınca, ilk günlerde susan televizyonlar, aydıncıklar, ses/ destek vermeye başladı.

Sanatçılar/ şarkıcılar geri durur mu?

Kimileri, asfalta/ yol kenarlarına buğday yüklü kamyonlardan dökülen buğdaylara üşüşen serçeler misali, “direnişin getiri”sinden yararlanmak istediler.

Doğal ama, utanç verici bir durum!

Bunun “niyesi”ni, adı geçen kimilerinin “eski söylemleri”nde, “yandaş rolleri”nde aramak gerekiyor.

Örnek mi?

“Arayan mevlasını da bulur, belasını da...”, örneğini de...:

Sözgelimi, bir zamanlar, Başbakanı telefonla “vatandaş” olarak aradığını söyleyenlerden birinin ne dediğini bilmiyorsanız, basına yansıdığı biçimiyle anımsatalım:

"Annemle, babamla konuştum. Son açılımınızı hep birlikte, canı gönülden destekliyoruz. Sürecin güzel bir şekilde tamamlanması için elimden geleni yapmaya hazırım. Annem ve babam, bu sürecin karşısında duranları iki cihanda lekeli kabul ediyorlar, ben de öyle görüyorum.”

Gördünüz mü ana/ baba öğüdünü?

“Destekleme”yi hak göreceksin, karşı çıkanlara “Annem ve babam, bu sürecin karşısında duranları iki cihanda lekeli kabul ediyorlar, ben de öyle görüyorum.” diyerek hakaret edeceksin.

Bu tavrın “demokratik tavır”la bir ilgisi olamaz.

Böyle “antidemokratik” bir tavır içinde olan/lar, fırsat bu fırsat diye ortaya çıkar “prim yapmak” isterseler, doğal olarak tepki görürler.

Sanatçı mısın?

“Memleket hayrına olan her işe katkı verin!”, muhalefet için de geçerli olursa, bu an/ baba öğüdü, sanatçı duyarlığıyla  o zaman bağdaşır!
 

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com




 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..