Geziyorum... Meryem Ana Evi

Gezimizin 2. Durağı Meryem Ana Evi’ydi.

Gezi programında Meryem Ana Evi’nin de olduğunu duyduğum zaman içimi tarifsiz bir sevinç kapladı. Çok uzun zamandır gitmek istiyordum ve imkân bulamamıştım.

Daha önce birkaç kez gelmiş ve hatta dilek tutmuştum. Belki yüzyıllar boyu o evin orada olduğunu kimseler bilmemişti. Bulunduğu tarihten beridir de kutsal bir mekân olarak gelen ziyaretçilerini ağırlıyordu.

Bülbül dağına çıkarken, o daracık, dik ve dönemeçli yoldan, vadiye bakıp dileyeceğim dilekleri düşündüm.

Belki bir vesile idi Yaradan’a ulaşmak için Meryem Ana, belki de gerçekten kutsanmıştı. Bunu kimse bilemez. Yıllar öncesinde Bülbül dağında çıkan yangın geldi aklıma. Çok büyük bir orman yangınıydı. Ve. . Yangın Meryem Ana Evi’ne geldiğinde, yön değiştirmiş ve o kutsal mekân, yangında hiçbir hasar görmemişti. Bu da yaşanan bir mucizeydi yangını yaşayanların, söndürmek için çaba sarf eden yüzlerce kişinin şahit olduğu ve şaştığı.

Asırlık zeytin ağaçlarının arasından Meryem Ana evine doğru yürürken, büyük bir huzur, sessizlik ve mistik bir hava vardı. Bunu tüm benliğimde hissettim. Meryem Ana Evi’nin içindeki atmosfer ise tamamen huzur ve hatta biraz da hüzün doluydu.

O huzur dolu mistik havayı soludum. Yaradan’a şükranlarımı sundum, dileklerimi diledim ve büyük bir manevi tatminle bir başka güzelliği yaşamak adına arkadaşlarımla birlikte yola koyuldum.

Bitmedi…

Şirince’de yaşadığım o güzel saatleri ve Mandala maceramı da diğer yazıda anlatmaya devam edeceğim.

Sevgilerimle…

Ay Şen

https://www.facebook.com/groups/103376916860842/?fref=ts