Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ekim '09

 
Kategori
Güncel
 

Gezme Ceylan bu dağlarda seni avlarlar

Gezme Ceylan bu dağlarda seni avlarlar
 

Altıncı sınıf öğrencisi, 14 yaşındaki Ceylan Önkol, birkaç gün öncesine kadar Diyarbakır’ın Lice ilçesi Şenlik köyü Hambaz mezrasında yaşıyor, hayvancılıkla geçinen ailesine yardım ediyordu. Şimdi ondan geriye iki bacak, iki kol ve parçalanmış bedeninden birkaç parça kaldı.

O gün “Anne makarna pişir” deyip hayvan otlatmaya çıkıyor Ceylan kız. Evden çıktıktan bir süre sonra bir patlama sesi duyuluyor. Ailesi patlamanın olduğu yere gittiğinde Ceylan’dan geriye sadece bacakları ve kollarının kaldığını görüyor. Bedeninin öteki parçaları çevredeki ağaçların dallarına sıçramış. Ceylan’ın ailesi parçalarını toplayıp başında ağıt yakarak olay yerine savcının ve güvenlik güçlerinin gelmesini bekliyor. Altı saat bekliyorlar ama kimse gelmiyor. Savcı, doktor ve kolluk güçleri can güvenlikleri olmadığı gerekçesiyle olay yerine gelmiyor. Bir imamla bir köylüye kamera verilip olay yeri kayda aldırılıyor. Ceylan’ın annesi ceset parçalarını etekliğine toplayıp yakındaki karakola götürüyor. Karakolun kapısında doktor olmayan iki görevli tarafından göz kararı bir otopsi yapılıyor.

Bölgedeki yetkililer Ceylan’ı parçalayan patlamanın kaynağı ve öldürülme nedeni konusunda hiçbir açıklama yapmıyor. Ceylan’ın ailesi, patlamanın olduğu yerde bir çukur oluşmadığını, dolayısıyla patlamanın mayın ya da yerde bulunan top mermisinden meydana gelmiş olamayacağını, Ceylan’a yakındaki askeri birlikten atılan bir havan topu mermisi ya da roketin isabet etmiş olabileceğini söylüyor. Ceylan’ın ağabeyi Rıfat Önkol, atılanın fosfor mermisi olduğunu ve bilinçli biçimde atıldığını, merminin Ceylan’ın karnına isabet ettiğini ileri sürüyor.

İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi yetkilileri de yaptıkları incelemede olay yerinde herhangi bir çukur görmediklerini, dolayısıyla patlamanın mayından kaynaklanmadığını söylüyor. Tanıkların önce havadan süzülen bir uğultu sesinin geldiğini ardından ise patlamayı duyduklarını anlattığını aktaran İHD yetkilileri, “Dolayısıyla havan topu veya başka bir silah olabilir. Olay olduktan sonra köylüler, adlî mercilere haber veriyor. Ancak kimse gitmiyor. Abalı Karakolu’ndan bir imama ve bir köylüye fotoğraf makinesi ve kamera verilerek olay yeri kayda aldırıldı. Daha sonra hastane ve adliyeden bir yetkili karakola gelerek adlî rapor hazırladı. Raporda, patlayıcı madde sonucu ölümün gerçekleştiği ve parçalanmış cesetten patlayıcı maddeler bulunması nedeniyle otopsiye gerek duyulmadığına karar verildi. Bingöl-Diyarbakır sınırındaki Tapantepe Karakolu’ndan atıldığı ileri sürülüyor. Bu karakol hâkim bir noktada ve olay yerini görebiliyor. Gerek güvenlik görevlilerinin olay yerine gitmemesi, gerekse otopsinin yapılış şekli dolayısıyla faillerin bulunması konusunda etkin bir soruşturma yapılmadığı kaygısındayız.”

“Etkin bir soruşturma” niye yapılsın ki? Bir Ceylan’ın ne hükmü var bu topraklarda? Böyle bir ülkedir burası… Bu ülkenin Doğusunda bir yerlerde yaşıyorsanız hayvan otlatırken başınıza havan mermisi düşebilir, göğsünüze roket saplanabilir, bastığınız yere mayın döşenmiş olabilir, çocuklarınız patlamamış top mermileriyle oynarken havaya uçabilir. Güvenliğinizi korumakla görevli kurumlar, güvenliğinizi korumak bir yana, cesedinizi toplamaya bile gelmez. Uzaktan otopsi yapar. Anneniz parçalarınızı etekliğinde taşır. Taraf gazetesi dışında hiçbir gazeteye, televizyona haber olamazsınız. Ya da bir akşamüstü, kamyonunuzla yola çıkmak üzereyken devletin polisi üzerinize ateş açar, 13 yaşındaki oğlunuzla delik deşik edilir öldürülürsünüz. Sizi öldüren polisler beraat eder. Taş atan çocuğunuz 15 yılla yargılanırken, çocuğunuzu vuran devlet memuru ceza almaz. Askere yolladığınız çocuğunuzun eline komutanı pimi çekilmiş el bombası verip üç arkadaşıyla birlikte ölüme gönderir.

Çetelerin avukatlığına soyunan politikacılar sizin adınızı bile anmaz.

Gazze’de öldürülen çocuklar için dünyayı ayağa kaldıran Başbakanınız sizin parçalanarak öldürülmenizi duymazdan, görmezden gelir.

“Sıradan vatandaşın bekçi köpeği” olduğunu ilan eden fiyakalı yazarlar sizin ölümünüz söz konusu olduğunda üç maymunu oynar.

Ondan sonra birileri birlik bütünlük nutukları atar. Akşama makarna yemeyi umarken tepenize havan mermisi yer bin parçaya bölünürsünüz. Önemli değildir. Siz kaç parçaya bölünürseniz bölünün, önemli olan vatanın bölünmemesidir.

...

 
Toplam blog
: 431
: 3853
Kayıt tarihi
: 30.06.06
 
 

Anahtar kelimeler: Antep, İstanbul, Haziran, İkizler, Beşiktaş, MÜ İletişim Fakültesi, Gazetecilik. ..