Gitmek istiyorum!

Ekonomik durumunu iyileştirmek, daha modern ve daha medeni yaşamak için, yıllar önce büyük şehre göç etmiş bir ailenin ferdi olarak, o gün, büyüklerimizin aldığı kararın doğru olduğuna inanıyorum!

Ancak bugün, geldiğimiz son nokta da ki durumu değerlendirmeye aldığımızda; siyasiler yüzünden, periyodik zaman dilimleri içinde onların, bilerek veya beceriksizliklerinden vücut bulan devalüasyon, enflasyon ve kriz gibi etkenler; yıllar içerisinde bin bir türlü zahmet ve emekle kazandıklarımızı eritmektedir.

Mevcut değerlerimizi süratle kendilerinin yarattıkları ve mecburi kıldıkları değerler ile takas etmekteler! Diğer yandan…

Mal ve can güvenliğinin kalmadığı, mağdurların suçlandığı, yapanın yanına kâr kaldığı bir ortamda yaşamak için kalış nedenlerimi gözden geçirdim.

Çocuklarımızı ve kendimizi, kontrolünü kaybetmiş, çıkarılan veya işlemeyen yasalar ile çaresiz bırakılmış idarelerin yönettiği, büyük şehir batağından, korumak için yeni kararlar aldım.

Tüm varlıklarımız tükenmeden gidip, mütevazi bir hayat süreceğimiz küçük bir kasaba; bizim büyük şehirde fark edilmeyen duruşumuzu sergileyeceğimiz bir vitrinimiz olacaktır.

Ben, çocuklarım için güvenli bir geleceği, büyük şehrin karmaşasında değil, küçük bir kasabanın büyük düşünürleri arasında bulmayı tercih ediyorum!

Ayrıca beraberimizde taşıdığımız büyük şehir kültürünü, işimize ve sosyal çevremize olumlu olarak yansıttığımızda, bulunduğumuz çevrenin gelişiminde fayda sağlayacağımızı düşünüyorum.

Çocuklarım, okul girişlerini gözleyen uyuşturucu satıcılarının tuzağına düşmeden, kenar köşedeki tinercilerin saldırılarına maruz kalmadan, trafik canavarlarına yakalanmadan, gelişim süreleri içinde manevi bir yıkıntı yaşamadan, yetişmelerini istiyorum.

Her yeri betonlaşmış büyük şehir sokaklarından kurtulup, çıplak ayakla temiz bir toprağa basmalarını istiyorum. Çevremizde ki, ne olduğu belirsiz insanların kuşku dolu davranışlarından tedirgin olmayı değil, gerçek güvenilir komşulara sahip olmayı istiyorum.

Tıpkı eskiden olduğu gibi candan, samimi, komşu annelerin, babaların olduğu bir yere gitmek istiyorum.

Attan inip eşeğe binmek bu ise, yirmi yıl geriden başlamak bu ise, ” Buna değer mi?” diyorsanız…

Ben buna değer diyorum…

İşte o yerler!