Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Şubat '12

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Goa'nın doğasında aşk başka...

Goa'nın doğasında aşk başka...
 

Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'un eski sevgilisiyle Goa’da yaptığı tatilin ardından, Hindistan’ın bu şirin tatil beldesi Türkiye'de de moda oldu. Aynen Dubai’nin Hülya Avşar, Sharm El Sheikh’in Helin Avşar, Miami’nin Sibel Can, Maldivlerin Beyazıt Öztürk, Courchevel’in Mahsun Kırmızıgül, Fas’ın Ayşegül Tecimer, Aspen’in Koç Ailesi, Cote d’azur’un Sabancı Ailesi ile moda olması gibi… 

Biz de “Orhan Pamuk gitti ise vardır bir nimeti” diyerek Goa’ya uzandık.  Goa; uçsuz bucaksız plajları, incecik kumu, dalları denize uzanan palmiye ağaçları ve dalgalı deniziyle Hindistan’ın batı kıyısında eşsiz ama sakin bir tatil beldesi. Burada, bol ve ucuz deniz ürünleri, muhteşem plajları, ünlü gün batımı manzaraları ve sahillerinde düzenlenen dünyaca ünlü “rave" partileriyle hayal ettiğimizden çok daha farklı Hindistan görüyoruz. 

Rave Partileri;

Goa’yı anlatırken beni çok etkileyen Rave partileri’nden başlamak istiyorum. Şehrin kuzey bölümündeki plajlarda yapılan bu etkinliklerde, yüksekçe bir platformda bulunan DJ günün popüler parçalarını çalıyor, binlerce kişi bu popüler Hint ve dünya müzikleri eşliğinde kumda dans ediyorlar. Canı çeken içkisi içip salınırken, arzu edenler müzik ve denizin tadını birlikte çıkartabiliyor. Gece hayatının hemen hemen hiç olmadığı Goa’da bu etkinlik biz turistler açısından müthiş bir coşku oluşturuyor. Örneğin ben içtiğim vodka’nın da etkisi ile kendimi coşkun Hint müziğinin (çori çorihttp://www.youtube.com/watch?v=uRsvBUgRaMU&feature=related ) eşliğinde hızlı ama ritmik bir şekilde dans eden grubun arasında buluyorum. Saçlarıma kadar giren kumu ise denizde dans ederek temizliyorum. Arkadaşım Ozan, biranın etkisi ile karşısındaki kızla sadece Türkçe konuşmaya başlıyor. Ama ya rakı içen Suat? Suat, Türkiye’den getirdiği rakının etkisi ile ayak ucunu işaret ederek bağırıyor; “Var yaaO kız buraya gelejeyk!
Not: Rave partileri bugünlerde ancak bazı büyük otellerin kontrolünde ve özel izinle yapılabiliyor.
Rave partisi videosu için http://www.youtube.com/watch?v=ACP_Ohnlb4o

Mandovi nehir turu;
Goa'da Mandovi nehri üzerindeki köprünün ayaklarında nehir ve denizde tur yapan tekneler hazır beklemektedir. Bu tekneler akşam üzeri güneş batmaya başladığında denize açılıyorlar. Gün batımı gözlemi sırasında, teknelerde yer alan sahnelerde dans ve müzik gösterileri başlıyor. Kişi başı 10 dolar ödenen bu turlardan birine mutlaka katılmalısınız. Çok eğleneceksiniz. Burada sunulan müzik “Goa Müziği" denilen farklı bir tarz. Bu müzik Portekiz ve Akdeniz müziğinin Hint müziğiyle ilginç bir karışımı. Teknede yapılan çeşitli gösterilerin ardından DJ önce çiftleri sahneye çağırıyor. Kadın da olsanız çiftler varken sahneye tek başına çıkmanız yasak. Sunucu daha sonra sadece kadınları sahneye çağırıyor. Kız kıza dans bir onbeş dakika sürüyor. Bir sonraki sıra 12 yaşın altındaki çocuklarda. Ancak "şimdi erkekler” anonsu ile sahne tabiri caiz ise “sap” doluyor. Çılgın bollywood figürleri ile teknenin limana varışına dek erkek erkeğe dans eden Hintliler, hızlarını alamayıp sokaklarda da dans etmeye devam ediyorlar. E peki bu tekne turunda ne görün deseniz, gözümü sahneden hiç alamadım. Güneşin batışını dahi fark edemedim. Bu nedenle tekne gezisinden hiç bir şey hatırlamıyorum. Özür.
http://www.youtube.com/watch?v=-zqrJmfjhYg&feature=related

Goa’ya gidecekler için ufak notlarımız var.

1) Yukarıda Goa'nın doğasında aşk var dedik. Doğrudur. Ancak Goa'ya gidecekseniz gerçekten aşık olduğunuz kişiyle gidin. Kitap, Ipad v.s. de kurtarmaz. Aksi takdirde sizin "kaçacak deliğiniz" yani oyalanacak bir yeriniz yok.

2) Eğer eğlence ve alışveriş arıyorsanız yukarıda saydıklarımın dışında başka hiçbir şey bulamazsınız. Bir-iki otelin içindeki barlar hariç alışageldiğimiz ne bir bar, ne de bir diskotek var Goa’da.  Akşamları, sadece güzel ve ucuz deniz ürünleri tadabileceğiniz restoranlarda vakit geçirebilirsiniz. Alışveriş tutkunları için de hediyelik eşya dışında tavsiye edebileceğimiz bir şey yok. Ancak Goa; sakin bir tatil geçirmek isteyenler için en az Maldivler kadar ideal bir belde.

3) Goa'da oteliniz 5* olabilir, ama unutmayın, çevre tek yıldız. Hani Goa, öyle full hijyen takılanlara tavsiye edebileceğimiz bir tatil beldesi değil.

4) Aşıya v.s. gerek var mı? Hayır. Ama tedbiri elden bırakmamak, yani Hepatit B aşılarını tamamlamak ve Difteri+Tetanoz aşısı Goa dahil tüm egzotik yurtdışı seyahatlerinizde tavsiye edilir.

Mumbai - Bombay;
Türkiye'ye Mumbai üzerinden kısa bir şehir turu yaparak dönülmeli. 16. yüzyıl'da Portekizliler buraya "iyi körfez" anlamına gelen "Bom Bahia" ismini vermiş. Bu isim daha sonra İngilizceleştirilerek "Bombay" olmuş. 1995 yılında isim, Hint tanrıçası Mumba'dan türemiş olan "Mumbai" olarak değiştirilmiş. Mumbai Hindistan'ın en büyük ve Dünya'nın 3. büyük şehri. Nüfusu 18 milyon. Hindistan'ın ticaret, finans, ve kültür başkenti. Bollywood olarak bilinen Hint Sinema endüstrisi de burada yer almaktadır. Peki Mumbai de nereleri görmeli?; Shivaji Terminus yani tren istasyonu, Gateway of India yani şehrin sembolü kapı ve Gandhi Müzesi. Vaktiniz kalırsa da, Chor çarşısı, Mahatma Phule pazarı, Hacı Ali Camii ve Bombay müzesi görülebilir.

Mumbai'de göze çarpanlar; 
- Hindistanın aşık olduğum mini Ambasador marka arabasına fiyatı 2500 dolar olan "tata nano" rakip gelmiş. Sevemedim. 
- İstanbul'un trafiğine kötü diyen karşısında beni bulur. Hele Mumbaili soförlerin aldıkları nefes sayısı kadar korna çalmaları yok mu. Hasta ediyor beni. Arabaların çoğunun arkasında kafa bulmak amacı ile "horn please" "korna çal lütfen yazar. 
- Evsizlerin en yoğun olduğu şehir burası olmalı. parklar, bahçeler, meydanlar dolmuş, ağaçların üstüne bile düz tahtalar çakıp kendilerine konak yeri yapıyorlar
- Hindistan kiliselerinde ki Isa heykelleri Hintli görünümlü, Afrikada bir kilisede zenci Isa da görmüştüm.
- İşgücü o kadar ucuz ki, çamaşırlar çamaşırcılar tarafından yıkandığı halde bu emek elektrik parasından ucuza geliyor.

Goa’nın geçmişine bakarsak; Bir kaç Hindu hanedanının ardından 1472'de Müslümanların yönetimine giren Goa, 1510'da Portekizlilerin eline geçiyor. Fransisken ve Cizvit misyonerlerinin merkezi durumuna geliyor. 1843'te Mandovi Irmağı kıyısında Panaci adıyla yeni bir yönetim merkezi oluşturuyor. Hindistan hükümeti 1961'de zor kullanarak ele geçirdiği Goa'yı, ertesi yıl resmi olarak topraklarına katıyor. Portekiz ise, Goa'daki Hindistan egemenliğini ancak 1974'te tanıyor.

 
Toplam blog
: 305
: 4038
Kayıt tarihi
: 23.01.07
 
 

Kayseri doğumlu, 1977'den beri Sektörde (Otel, Çarşı, Yurtdışı Acente, Profesyonel Turist Rehberi..