Gömecek yer bulamam (Futbola kin, nefret, kıskançlık bulaştımı mide bulandırır)

Daha önce yazayım dedim, elim gitmedi, çünkü “insan” olduğumdan utandım. Oldum olası yalancı kabadayılık taslayanlardan ve tehdit edenlerden zerre kadar hoşlanmam…

Bir kere bu güzelim ülkede nedense insanların aklına beynine şunlar yerleşmiş tuhaf ve yalan yanlış şekilde; Kayserililer ticareti iyi bilirler, Kasımpaşalılar kabadayı olurlar, Trabzonlular delikanlı olurlar. Tamam, da önemli olan adam gibi adam olmak, her şeyden ötesi de “insan” olmak değil midir?

*** 

Biliyorsunuz, birkaç gün önce “Türkiye Süper Lig’in” de oynayan kulüplerin Başkanları  “Kulüpler Birliği” Başkanını seçmek için bir araya gelmişlerdi.

Öncelikle unutmadan belirtmem de yarar var, seçilen Başkan benim de çok sevdiğim ağabeyim; İlhan Cavcav’dır.

Kendisi gerçekten son derece saygı duyduğum bir insandır. Ankara da çalışırken çok desteğini gördüm, iyiliklerini asla unutamam. Türk futboluna da çok büyük katkıları olmuştur, yürekten kutlarım kendisini hayırlı uğurlu olsun…

Seçimler şöyle oldu böyle bitti diye yazmak istemiyorum zaten kaç gündür gazetelerde var,

Ancak seçimlerden önce Kayserispor’un başkanı Recep Mamur ile Trabzonspor’un Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu arasında geçen konuşma çok ilginçti…

Recep Mamur Fenerbahçe kulübünün “vekâletini” alarak gelmiş toplantıya, yasal olarak da Fenerbahçe adına oy kullanacak, üstelik kendisi de Kulüpler Birliği Başkan adayı…

Vekâlet ve Fenerbahçe’den söz açılınca Trabzonspor Başkanı Hacıosmanoğlu ayağa kalkarak; “Şikeci, ülke futbolunun itibarını yerler altına alan bir takımın vekâletini almaya utanmıyor musun? Biz ülke futboluna hizmet eden adamlar olarak buraya geliyorsak ve ülke futbolu için önemli karar alacak, başkan seçeceksek Fenerbahçe Başkanı da buraya gelecek” demiş…

Elbette akıl karı bir kelam değil bu ve bundan sonra olanlar olmuş…

***

Sen Trabzonluysan ben de Kayseriliyim, sen adamsan ben adam kere adamım falan feşmekân lafları havada uçuşmuş...

Recep Mamur, önemli olan adam olmak ben de adam gibi adamım, zaten nereli olmam da önemli değil, demiş.

Karşılıklı ama bağırarak konuşmalar atışmalar almış başını gitmiş…

El kol hareketleri ile karşılıklı atışmalar sırasında Hacıosmanoğlu; “Burada şov yapamazsın, Hacıosmanoğlu ailesine hiç kimse dil uzatamaz, sen de uzatamazsın, sen hakaret ediyorsun, dikkat et kendine; seni Türkiye’de gömecek yer bulamam, demiş…

Yanlı yansız bütün ulusal gazetelerde ve televizyonlarda var bu konuşmalar satır satır…

Daha fazla uzatmak istemiyorum, konu neresinden bakarsanız bakın “iğrenç” bir olay, bunun adına Trabzonlu olmak Kayseri olmak denemez, bunun adına “ paranın” verdiği şımarıklık denir…

Ne demek Hacıosmanoğlu ailesine kimse hakaret edemez dil uzatamaz, siz kimsiniz beyefendi, çete reisi mi, eli kanlı bıçaklı bir kabadayı mı yoksa haşa Tanrı mı?

Herkesin Ailesi önemli herkesin ailesi saygın ve kıymetlidir, bir tek sizin aileniz mi var Trabzon da veya dünya da?

Ailenizin saygınlığını bu şekilde mi koruyacaksınız etrafınızdakileri küçük görerek onları tehdit ederek; “Seni gömecek yer bulamam” da ne demek?

Bana göre resmen tehdittir, eğer tehdit değilse nedir bunun adı? “Bak kafamı bozma seni öldürürüm, bir yere de gömerim” diyor daha ne desin?

Ülkenin hâkim savcıları bunları dikkate almayacaklar da neyi dikkate alacaklar acaba, bayrakçıları mı?

***

Eski bir sporcu ve insan kaynakları uzmanı olarak insan üzülüyor tabi. Türk futbolunu bunlar mı idare ediyorlar, bunlara mı kalmış Türk futbolunun geleceği, diyerek…

Bir dönem “çete reisleri” yönetiyordu kulüpleri, genç sporcuları kucaklarına almışlardı,  “menajerlik” adı altında da hem kulüplerin hem de futbolcuların kanlarını emiyorlardı…

Transfer olmak için bu adamlara muhtaçtınız, menajeriniz sizin adınıza görüşüyor anlaşıyor, sizin en sonunda yani karşılıklı imza sırasında haberiniz oluyordu. Kendilerine verdiğiniz yetki nedeniyle itiraz etme hakkınız yoktu, paşa paşa anlaşılan kulübe gitmek zorundaydınız…

Menajerler adeta “tekel” olmuşlardı, bunlardan habersiz bir tek yetenekli futbolcu önemli kulüplerde yer alamıyordu.

O yüzden de ülkemizden uzun zaman yetenekli futbolcular çıkmadı, hatta birçok önemli futbolcu da futbolu bıraktılar. Kulüplerimiz bu menajerler yüzünden uzun yıllar aynı adamları transfer etmek zorunda kaldılar, o yüzden de yerli futbolculardan menajerlerin kaprislerinden bıktılar usandılar, sonunda çareyi “yabancı futbolcu” transfer etmekte buldular, öncüsü de Ankara Gençlerbirliği Başkanı Sayın İlhan Cavcav’dır…

Ve bu yüzden de sporcular da hak etmedikleri ücretlerle transfer oldular ama Türk futbolu özellikle de “Milli Takım” büyük yara aldı onların sayesinde…

***  

Şimdi düşünüyorum da bu insanlar Türk futbolunu bir yere getirmek, futbolumuzu ailece çoluk çocukla seyredilebilir duruma getirmek için ne yapmalarını ne yapabileceklerini düşünmek yerine, kendilerine rakip ya da muhalif olanları nereye “gömeceklerini” düşünüyorlarmış…

Ne ilginç değil mi Trabzonspor başkanı sadece Karadeniz de değil koskoca Türkiye de adam gömecek yer bulamazmış, oysa Karadeniz’in yarısı kendilerinin. Birini gömseler ya da gömmek isteseler eminim kimsenin “ruhu” bile duymaz…

***  

İster misiniz Fenerbahçe kulüp Başkanı Sayın Aziz Yıldırım da ortaya çıksın; Trabzonspor Başkanı Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu gömecek yer bulamam demiş, oysa ben “gömmem, gömmek için uğraşmam bile” desin. Olur mu olur, nasıl olsa hiç kimsenin eli “armut” toplamıyor bu ülkede…

Kayserili mi Niğdeli mi daha iyi ticaretten anlar, Adanalı mı yoksa Trabzonlu mu delikanlı Erzurumlu mu Kasımpaşalı kabadayı hiç anlamam ama bu sezon da hiç de adam gibi oynanacak maçlar,  adam gibi yönetilecek geçmişte tarih yazmış büyük Trabzonspor’u seyredemeyeceğiz gibi geliyor bana…

Çünkü futbola ve spora “kin nefret ve kıskançlık” bulaştı mı “mide” bulandırır, insan da cebinden tonla para ödeyerek bile bile bunu yapmaz, haberiniz olsun…

Keşke birde bazıları da futbol kulüplerinin babalarının çiftliği olmadığını bir anlasa…

İyi haftalar efendim…

Erdoğan ÖZGENÇ