GÖNÜL-süz Fener'e Gönüllü NEFER! 2:1

Sezona 4 maçta 4 galibiyetle başlamak güzel, son 9 resmi maçta yenilmemek de. 10 gole karşı kalemizde sadece 2 gol var. Lakin herkes ağızbirliği etmişcesine "Fener kötü oynuyor!" diyor. Kötü mü oynuyorlar, varsın oynasınlar, iyi oynayıp kazanana madalya vermediler ki vakt-i zamanında...

Herr Daum, her ne kadar tanısa da takımı, daha henüz yolun başı. Kendince kombinasyonlar yapmakla meşgul. Adamcağız ne yapsın, adil davranıp herkese şans tanımak istiyor, o şansı iyi değerlendirmemek oyuncunun yüzsüzlüğü. Sion maçı hadi neyse, yedekler çıktı, idare etti. Sonuçta tur atlamak amaçtı, oldu.

Manisaspor güçlü bir ekip değil, sürpriz bir ekip. Zor maçlarda şapkadan tavşan çıkaran bir Bakkal Amca var takımın başında. Ama istikrarsız, "önce lider, sonra gider!" Son bir kaç yılda görüldüğü üzre. Fener'den ne kopartırsak kardır mantığıyla çıkıyorlar böyle takımlar. Sonları da hüsran oluyor.

Fenerbahçe 70 dakika öldü öldü dirildi mi acaba? Şayet 6. dakikadaki Alex'in serbest vuruşu (direk gitmeyip endirek gitse) Lugano'nun sarı saçlarını okşasa ne derdiniz, ey bilmişler! Yine 18. dakikada Dos Santos'un ortası Alex'in uzanan ayağını öpse!

Aptal top, salak top o ayak öpülmez mi? Hangi topa nasip olur öyle muhteşem ayak!

Maçın yıldızı Volkan, sürprizi Alex'ti. Çünkü Daum bu maçta onu riske etmeyeceğini söylemişti. Gökhan Gönül'ün olmayışı ise kara haberdi. Yine bir kara haberle başladı maç, 4 şehit haberiyle, üstelik 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda. Galibiyet şehitlere armağan edildi, yeni Çılgın Türk Alman Hoca tarafından.

Maçın çirkini yine Emre oldu. Geçen hafta yaptı yapacağını, insan bir ders almaz mı? Bu çocuk uyarılmaz mı?

Bu kartı bayram tatilini uzatmak için aldığını düşünüyorum. Hep Noel'den önce Brezilyalılar (!) yapacak değil ya! (Erman Hoca'laştım yine.) Hem rakibi düşürüyor, hem küfrediyor, hem de hakemi elliyor.

Olacak iş mi bu ya? Tam sevmeye çalışırken Emre'yi, yeniden dönüyorum başa, bu adam Fener'deki "Truva Tayı" mı yoksa? 3 maç değil 13 maç verilsin devreyi kapatsın! Rakipler de rahat etsin, hakemler de, yorumcular da, biz de... Yorumcular yormaktan yoruldu. Oynayacaksa da ağzına siyah bir bant yapıştırılsın. Ne küfürbaz adammış.

Ben de yoruldum, bi daha ondan bahsetmeyeceğim. İyi ki kırmızı kart gördü, hakeme teşekkürler, 10 kişilik Fener daha ciddi oynadı. Zaten Alex varsa, oyun ciddi oynanıyor. İyi-kötü. Sonuca bakarım ben.

Alex koşmuyormuş. Tazı mı Alex, tavşan mı? Niye koşsun, yürürken de atıyor zaten. Atılan iki golde, çift vuruş olmadığı için sayılmayan süper golde, ayağının ucundan kaçan golde ve resimdeki kalecinin kucağına giden güzel rövaşatada hep Alex var. Gol olsaydı haftanın golü olurdu.

Bu yıl dikkat ettiniz mi, Fenerbahçe'nin golleri en güzeller arasında ilk üç sırada. Demek ki yan gelip yatmıyorlar, verilmiş emek var. Güiza, iki haftadan sonra gol sayısını üçledi, diğer golcü Semih de es geçmedi.



Kötülemek yerine biraz sabır, diyorum. İleriki günlerde daha neler göreceğiz.

****
Bu arada dün Bükreş derbisi de oynanmış. "Bizim Bükreş cimbomun Bükreş'i döver," diyordum, yanılmışım.

Cimbomun Bükreş 1:0 galip gelmiş, hem de eski cimbomlu Tamas'ın attığı golle. İyi, iyi rakibi alıştırsınlar!

Turkcell Süper Lig'in 4. haftası bir maç dışında tamamlandı, ayın sürprizi altta Sivasspor ve üstte Diyarbakırspor.

Sivas SOS veriyor, Bilica'yı geri verelim bari, "kullanamadık, alın geri" deriz. Bekir'i de tutmadı gözüm, Yasin Çakmak'ın günahı neydi, son maçlarda iyi de oynamıştı.

Sırada milli maç arasından sonra Bursa deplasmanı var, geçen yıl hep yendik, intikam ateşiyle yanıyorlardır. Yine Emre damga vurmuştu oradaki maça. Bursa'ya gitmemek için mi küfretti acaba? Belki de, kim bilebilir?

Bursaspor iyi gidiyor ve büyükleri zorluyor. Gazetelerde "Sercan Transferi" haberleri var. Benim tuttuğum bir futbolcu değil Sercan, gelmesin daha iyi, Manchester'a gitsin. Alınırsa ne ala, alınmazsa eğer Fenerbahçe'ye gol atmak için her türlü taklayı atacaktır. Geçen yıl iki gol atmıştı, ikisini de yutturmuştu hakeme. Ben böyle oyuncuları sevmiyorum işte.

Kim olursa olsun, önce dürüst olmalı.

Ağaç yaş iken eğilirmiş!

Geçmiş Bayramınız kutlu olsun!

Selamlar-saygılar!