Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Aralık '15

 
Kategori
Deneme
 

Gösteri

Katran karası duman, siyah tül gibi caddeyi kaplayınca birkaç kişi yolunu değiştirdi, bir kişi de eliyle ağzını burnunu  kapattı, kalabalığın arasından geçti, sonra da köşe başında bir seyyardan aldığı ayçiçeğini çitleyerek seyre daldı.
 
Yakılan araba tekerini seyreden kalabalık da alev gibi çoğalmaya başladı, çoğalınca da içten içe fokurdayıp boğazlarını yırtarcasına bağırdı, bir birinin gözüne korkusuzluğunu kamçıladı. Çevredeki meraklılar gittikçe kalabalıklaştı; “Hisseli Harikalar Kumpanyası” gibi seyirlik gösteriyi kaçırmak istemeyenler kaldırım kenarında, ya da görebileceği yüksek bir yerde yerini aldı. Ateşi, dumanı onca çığlığı, olup biteni görmek istemeyenler sadece kafasını çevirip baktı, bir şey olmamış gibi yoluna devam etti.
 
Sol yumruklarıyla havayı döven gençlerin ne dediğini pek anlamayan yaşlı bir kadın torununun omzuna dermansız dokundu, titreyen sesiyle;
 
“Zeynep kızım; ne diyorlar, kime kahrediyorlar?”
 
Sesi, sese karışıp  kayboldu. Onu torunundan başka kimse duymadı.
 
Torun, anneannesinin kulağına doğru gönülsüzce eğildi, onun duyacağı kadar;
 
“Anneanne, emperyalizme kahrediyorlar.”
 
Yaşlı kadın torununun söylediğini duydu da ne dediğini onca ses arasında anlamadı, ama yine de kafasını anlamış gibi sağa sola salladı. “Yazık değil mi bu çocuklara, neden bağırtıyorlar? Ne istiyorlarsa versinler.”
 
Torun, onun kulağına doğru eğildi, bu defa daha güçlü bağırdı.
 
“Anneanne bir şey istemiyorlar, emperyalizmi protesto ediyorlar, emperyalizmi…
 
Kadın olup biteni kendince doğruladı, az gören gözlerini olanlardan ayırmadı, “Etsinler, etsinler!” demekle yetindi kendi kendine.
 
Zift  renkli alev dumanı, lastik kokusunu çevreye yayarak büyüdü. Meraklılar, işsizler, aşsızlar çoğaldı; kalabalık hareketlendi. Onlar, boğazları yırtılırcasına bağırdı, çağırdı, ellerindeki bayrakları da hınçla salladılar. Üç dört kişi de yangından mal kaçırırcasına, seyredenlere, gelip geçenlerin eline küçücük kâğıtlar tutuşturdu.
 
Uzaktan duyulan polis sireni, bir anda ortalığın kargaşaya dönüşmesine yetti de arttı. Bağıranlar, çağıranlar, çil yavrusu gibi dağıldı. Yakındaki otobüs durağı bir anda ana baba gününe döndü. Durakta bekleyenlerin arasına tavşan korkaklığında karışanlar olduğu gibi direnenler de oldu. Çoğunluğu da taş duvarlı evlerin daracık sokaklarını kestiği köşe başlarında kayboldu. Polisler durakta bekleyen yolcuların arasına karışan birkaç kişiyi cımbızla ayıklar gibi ayıkladı, sorgusuz sualsiz ite kalka arabalara bindirdi. 
 
Toplam blog
: 6
: 45
Kayıt tarihi
: 30.05.11
 
 

1958 Sivas ili Gemerek ilçesi  Kocaoğlu köyünde doğdu. Gemerek’te ortaokul ve lise, Adana  Düziçi..