Gözden kaçan bloglar!

Hani en dandik bir tv programında bile bizi 72 milyon izliyor derler ya!
Sanki diğer kanallarda yayın yokmuş gibi!
Dolayısıyla bende MB ortamında bizi 7 bin yazar okuyor diyemem!
Öyle ya herkesin başka işi mi yok?
Kimi bloglarımız gözlerden dikkatlerden kaçıyor ister istemez!
Bense işte tam bu nokta da bu kayıpların telafisi için bizlere yeni bir olanak ve şans tanınması taraftarıyım!
Yöneticilerimiz bu konuda gerekli duyarlılığı gösterirlerse tabi!
Tıpkı tarihi eski olsa da okunmamış gazete yenidir felsefesinden yola çıkarak!
 Okunmamış her blog da yenidir o halde!
Arada ne fark var sahi?
Son dakika flaş flaş haberler dışında tabi!
Yani gündem dışı, güncelliğini yitirmeyen haberleri buradan izlemek her daim mümkün!
Haksız mıyım arkadaşlar?
Hemen hepimizin çok beğendiğimiz bir yazımızla kendimizi profesyonel bir yazar olarak hissettiğimiz anlar da olmuştur mutlaka.
Ama okunma sayılarımızı gördüğümüzde hayal kırıklığına uğrarız çok zaman.
Bir süre sonra da, en arka sayfalara hapis olur değerlerimiz!
Peki çözüm nedir derseniz, cevabı gayet basit efendim.
Hani stoktan satış kampanyaları vardır ya?
Hemde rutinden daha çok müşteri çeken cinsten!
İşte Milliyet Blog ortamında da benzer formüller üretilebilir.
Bir önceki sistemde uygulanan geçen yıl bugün yayınlanan bloglar olabilir örneğin.
Hatta daha ileri gidilerek geçen ay yayınlanan bloglar bile düşünülebilir.
Ya da "gözden kaçan bloglar" başlığında sunumlar yapılabilir.
 
Yani demem o ki, çalışma koşullarımız hızla iyileştirilmelidir değerli arkadaşlar!
İyileştirme derken hani öyle sosyal haklardan falan bahsetmiyorum!
Seseka, lojman, servis, senede bir çift ayakkabı istemiyoruz!
Blog ofisimize ecza dolabı yangın tüpü falan da istemiyoruz!
Hele pankart açıp Taksim’e yürümeye hiç hakkımız yok!
Çünkü yaptığımız sadece “tık tokluğuna” çalışmaktan ibaret!
Ama yani bıktık yahu klavye tuşları arasına kaçan simit susamları temizlemekten!
Sayın editörlerimiz sesimizi duyunuz lütfen!!