Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ocak '16

 
Kategori
Futbol
 

Göztepe İyi Başlamadı

Göztepe İyi Başlamadı
 

Fotoğraf http://www.goztepe.org.tr adresinden alınmıştır.


PTT 1. Lig’in ilk haftası ilginç bir karşılaşmayla başladı. Bir tarafta ciddi ekonomik sıkıntılar yaşayan, futbolcuların alacakları dağ gibi birikmiş, transfer yasağı yemiş, en golcü futbolcusu ilk hafta oynayacağı Göztepe’ye gitmiş, kulübesinde neredeyse tek etkili ismi Kenan olan ve bunun dışındaki futbolcularının çoğu 16, 17 yaşlarındaki Elazığspor.

Diğer yanda devre arasında beş futbolcu almış, bunların dördünü direkt on birde sahaya sürmüş, kulübesinde diğer takımların ilk on birlerinde rahatlıkla oynayabilecek futbolculara sahip, ekonomik sorunu olmayan, bir anlamda forması altın değerinde olan Göztepe.

Elbette doğal olarak kağıt üzerinde galibiyete daha yakın olan taraf Göztepe’ydi. Ama işte futbol sahada oynanıyor ve futbolcuların isimleri değil, alın terleri mücadele ediyorlar. Nitekim bu maçta da öyle oldu ve futbol adına bütün doğruları yapan ve galibiyeti kaçıran taraf ev sahibi Vartaş Elazığspor oldu.

Göztepe’deki eksikleri ya da hataları incelemeye bir numaradan başlayayım. Sezon başında kalenin sahibi olan Gökhan Değirmenci’nin hataları nedeniyle sezon ortasında kaleyi devralan ve neredeyse Göztepe kalesinin alternatifsiz sahibi olmuş Oğuzhan gönderilmiş. Yerine de kimse alınmamış ve kale yine Gökhan Değirmenci’ye emanet. Sezon başında da yazdım. Gökhan yetenekli bir kaleciydi. Fakat yıllar içerisinde kendisini hiç geliştiremediği gibi sürekli geriledi. Özellikle yan toplarda çok zayıf. Bunun dışında her an ekstrem hatalar yapmaya müsait. Yani bir anlamda Göztepe kalesinde pimi çekilmiş bir el bombası var. Ne zaman, nerede patlayacağı belli değil. Futbolcular da bunu biliyorlar ve o nedenle güvensiz oynuyorlar. Evet, Gökhan bu maçta çok kötü oynamadı. İki, üç önemli top tuttu, bir tane karşı karşıya kurtardı. Buna rağmen yine de yaptığı basit hatalarla güven vermemeye devam etti. O nedenle Göztepe yönetimi eğer şampiyon olmak istiyorsa transfer dönemi bitmeden iyi bir kaleci almalı ya da kiralamalı.

Göztepe’de gözüken bir diğer eksiklik de uyumsuzluktu. Sarı- kırmızılılar devre arasında sekiz futbolcu gönderip, beş futbolcu aldılar. Özellikle defans hattı yeniden oluştu. Böyle takımların uyum sorunu yaşamaları doğaldır. Uyum sorununu aşmak için de çok hazırlık maçı yapmanız lazım. Acaba Göztepe devre arasında kaç hazırlık maçı yaptı? Ben sadece Erciyes maçını hatırlıyorum. Bunun dışında bazı futbolcular daha yeni alındılar ve birkaç antrenmanla sahaya çıktılar. İşte bu nedenle Göztepe, bu süreci bir süre daha yaşayabilir. Temennim bu uyum sürecinin kısa sürmesi.

Öte yandan Elazığspor’dan daha yeni alınan Serdar Özbayraktar’ın eski takımına karşı sahaya sürülmesinde bence bir sakınca yok. Fakat onu iyi tanıyan arkadaşları kendisini rahatça durdurmayı başardılar. Metin Diyadin, bu nedenle ikinci yarıya Gökhan Karadeniz’in yerine Mirkan Aydın’ı alarak başladı. Sarı- kırmızılılar da ikinci yarıya iyi başladılar. Fakat Metin Diyadin, ilerleyen dakikalarda Vleminckx’i oyuna almayı hiç düşünmedi. Şu durumda Vleminckx, Göztepe’nin üçüncü santraforu durumuna düşmüş oluyor. Bence bu da büyük bir yanlış. Vleminckx bu takımda her şekilde oynar ve oynamalıdır da.

Dikkatimi çeken bir diğer konu da Giray oldu. Bir futbolcu lig arasında bu kadar mı formdan düşer? Gerçekten de Giray, maç boyunca tecrübesine yakışmayacak hatalar yaptı. Bomboş pozisyonda kendi kalesine kafa şutu çekerek kornere neden oldu. Kornerde topu ıskalaması ise gole neden oldu. Bunun dışında özellikle ikinci yarıda sinirli hareketleri sonucu gereksiz bir sarı kart gördü.

Göztepe orta saha zaafıyla da dikkat çekti. Göz Göz, Gosso’yu çok aradı. Maç boyunca oyunun kontrolü hep daha çok koşan Elazığspor’daydı. İkinci yarının başında ateş gibi parlayan Göztepe, bu bölümde bir duran toptan beraberlik golünü buldu. Fakat sonrasında oyun yine ev sahibi takımın kontrolüne girdi. Galibiyeti kaçıran da Elazığspor oldu.

Ve gelelim Metin Diyadin’e. Elazığ’da hava çok soğuktu. Fakat Metin Diyadin, havadan bile daha soğuktu. Oyuncularıyla olumlu bir diyalog kuramadığı açıkça belli oluyor. Metin Diyadin futbolcuyken Göztepe ile kanı uyuştu ve çok sevildi. Ancak teknik direktörlüğünde bu uyuşma sağlanamadı. Elazığspor maçında da bunu yaşadık. Oynanan kötü futbol ortada. Geçen sezon şampiyonlukta büyük rol oynamış olan Halil, sezon başı satılamayınca Elazığ’a kiralanmış. Elazığspor’un golünde korneri atan, yani golün pasını veren Halil. Yine aynı Halil, özellikle ikinci yarı Göztepe’nin sağ kanadını felç etti. Bir pozisyonda da orta sahadan kaptığı topla kaleciyle karşı karşıya kaldı fakat golü atamadı. İşte Göztepe’nin kendi evladı bu genci takımda istemeyen Metin Diayadin’di. Oysa Göztepe kanatları hiçbir şekilde kullanamadı. Maçın son bölümünde dahi kanatlardan sağlı sollu ortalarla gol arayan Elazığspor’du.

Yine aynı şekilde ilk yarıda orta ikilinin işlemediğini gördüğü halde ikinci yarının başında sahaya sürmesi gereken Hakan Barış’ı ancak 78.dakikada oyuna aldı. Mirkan Aydın oyuna girdikten sonra çift santrafor gibi oynamadı. Son bölümlerde kazanmak adına Vleminckx’i oyuna almayı düşünmedi bile. Açık konuşmak gerekirse Metin Diyadin, Elazığ’dan beraberlikle dönmeyi hedeflemişti ve hedefine ulaştı. Zaten sahadaki Göztepeli futbolcuların vücut dilleri de bunu gösteriyordu.

Özetle Göztepe’nin birkaç haftaya daha ihtiyacı var. Normal şartlarda bu kadronun ligi forse edip uzak ara şampiyon olması lazım. Bakalım normalde gerçekleşmesi gereken bu şampiyonluk gelecek mi? Yoksa Metin Diyadin, imkansızı başarıp Göz Göz’ü bir sene daha mı bu ligde tutacak?

tolgaersari@hotmail.com

https://twitter.com/tolgaersari

https://www.facebook.com/tolgaersari

 

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 1042
: 299
Kayıt tarihi
: 02.03.08
 
 

Yazmak benim için bir tutku, bir yaşam kaynağı. Sadece basit bir hobi olarak açıklanamaz yani. Be..